AK Parti 26. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı

AK Parti 26. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı

Cumhurbaşkanı ve Genel Başkan Erdoğan: (2)- "Bir gerçeği çok iyi yakalamamız lazım ve bilmemiz lazım. 911 kilometre bir Suriye sınırı ve burada çok ciddi bir devlet yapılanması ön çalışmaları var, en batısından en doğusuna.

AFYONKARAHİSAR (AA) - Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bir gerçeği çok iyi yakalamamız lazım ve bilmemiz lazım. 911 kilometre bir Suriye sınırı ve burada çok ciddi bir devlet yapılanması ön çalışmaları var, en batısından en doğusuna. Bugün biz buna sessiz kalırsak ki geciktik, o zaman bu yapılanma orada ne yapacaktır, tahakkuk edecektir." dedi.

Partisinin, Afyon NG Güral Termal Otel'deki 26. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nın kapanışında yaptığı konuşmada Erdoğan, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimine değindi.

Erdoğan, "Bir millet ki hep söylüyorum, söylemeye devam edeceğim. Yani F-16'ların altına bu kadar büyük bir cesaretle yatabiliyorsa, tankların altına Sabri'ler kendini atabiliyorsa, topların karşısında durabiliyorsa, bütün o taramalıların karşısında durabiliyorsa buradaki imanın söndürülmesi mümkün değildir. Aslolan da o değil mi? Hep söylüyoruz, 'İmandır o cevher ki ilahi ne büyüktür, imansız olan paslı yürek, sinede yüktür.' Paslı yüreklerle passız olanlar o gece savaştılar ve bunun neticesini aldık." değerlendirmesinde bulundu.

Yıllarca samimi duygularını istismar ettikleri insanların nafakalarından artırarak verdikleri paralarla kurdukları sefahat düzenlerini yurt dışında sürdürenlerin akıbetinin karanlık olduğunu vurgulayan Erdoğan, Türkiye'nin FETÖ ile ilgili girişimlerinin yavaş yavaş da olsa netice vermeye başladığını bildirdi. Erdoğan, şöyle konuştu:

"Şu anda mahkumiyet kararları da onlara ulaştırılıyor, ulaştırılacak. Yurt dışındakilerin de tavrını çok daha iyi göreceğiz. Biliyoruz da şimdi uluslararası hukuk açısından da göreceğiz. Ne doğuda ne de batıda artık bu örgütün hiçbir mensubu eskisi kadar rahat değildir, olamayacaktır. Bugün olmazsa yarın ama birgün mutlaka FETÖ ihanet çetesi mensubu herkes ülkesine ve milletine yaptığı ihanetin hesabını verecek. Artık vatansız olduklarını marifet gibi anlatanların, gittikleri her yerde sığıntı gibi muamele gördüklerini fark ettiklerinde yaşayacakları pişmanlığın bir faydası olmayacak. Muteber alimlerimizi yaptıkları çalışmalar, ortaya koydukları görüşler, FETÖ'nün sadece devletimiz için değil aynı zamanda dinimiz içinde de paralel yapı kurduğunu gösteriyor.

Açık konuşmak, adını doğru koymak lazım. FETÖ, başladığı yer neresi olursa olsun, geldiği nokta itibarıyla fasık, sapkın, ehli sünnet akaidine mugayir bir harekete dönüşmüştür. Bunun için de FETÖ, tarihteki her fasık hareket gibi dinimizle ve milletimizle ilgili karanlık düşünceleri olan kimselerin doğal müttefiki, kullanılmaya elverişli aracı haline gelmiştir. İslamın ana çizgisinden yani sıratı müstakimden sapan her yapıya kollarını, kucaklarını, imkanları sonuna kadar açan Batı'nın bunları niçin böylesine sıkı bir şekilde sahiplendiğini artık daha iyi anlıyoruz."

- "Yargı bu, kararını vermiş, mesele bitmiştir"

Erdoğan, son 2 asırda birçok bölgede ortaya çıkan farklı hiziplerin, hatta her ne kadar mücadele ediyor gibi gözükseler de DEAŞ ve El Kaide türü yapıların fikri nüvesini oluşturan hareketlerin gerisinde hep Batı'nın elinin gölgesinin olduğunu ifade edererek, "PKK nereye sığınıyor? Batı'ya. DEAŞ nerede? Batı'da. Batı'dan gelip Türkiye üzerinden Suriye'ye de girmek istediler. Yakaladıklarımızı zaten gönderdik. Peki Feto nerede? O da Batı'da. Şu anda Batı'da Ali'siz Alevilik var mı? Var. Onları da kendi içinde ayrıca parçamalaya gayret ediyorlar. Bununla da kalmıyorlar çok ciddi parasal destekler vermek suretiyle de bunların güçlenmesine, oradaki faaliyetlerini sürdürmesine de destek veriyorlar." diye konuştu.

FETÖ'nün de Avrupa'nın değişik ülkelerinde çok ciddi destekler almak suretiyle yapılandığını dile getiren Erdoğan, "Kendilerine sorduklarımızda aldığımız cevap şu, 'İltica ettiler.' Ne demek iltica ettiler? Bunlar hain, bunlar katil, bunlar kesinlikle şu anda terörist. Bizim mahkemelerimizin bunlar hakkında verdiği kararlar var. Bizden tabii birilerini istemeye kalkıyorlar. Kusura bakmayın. Bizden istediklerinizi alabilmeniz için önce istediklerimizi de bize verin. Senden istediğim zaman 'yargı' diyorsun. Bizden istediğiniz zaman kusura bakmayın, bizde de yargı. Yargı bu, kararını vermiş, mesele bitmiştir." ifadelerini kullandı.

- "Ezanın gücü, silahın gücüne galebe çalmıştır"

Genel Başkan Erdoğan, AK Parti olarak tüm bu fitne ve terör odaklarına karşı Türkiye'nin ve milletin beka müdafaasıyla birlikte sahih İslam anlayışını yüceltmenin mücadelesini de verdiklerini belirtti. Milletin bağımsızlık ve gelecek mücadelesiyle sahih İslam geleneğini temsilinin bin yılı aşkın süredir içiçe geçtiğini vurgulayan Erdoğan, "İşte bu sebeple 15 Temmuz gecesi, salanın gücü, ezanın gücü, silahın gücüne galebe çalmıştır. Rabbimden kıyamete kadar da milletimizi bu yoldan ayırmamasını diliyorum." şeklinde konuştu.

Türkiye'nin başında dolanan kara bulutların hiçbirinin diğerinden bağımsız olmadığının altını çizen Erdoğan, şunları söyledi:

"Her kim Gezi olaylarıyla ihanetin ilgisinin olmadığını söylerse bilin ki ya cahildir ya da kendisi de aynı ihanetin içindedir. Her kim bölücü terör örgütünün eylemleriyle DEAŞ'ın ülkemize yönelik saldırılarının alakasının bulunmadığını iddia ediyorsa bilin ki ya dünyadan bihaberdir veya o da aynı dünyanın bir parçasıdır. Her kim ülkemize yönelik ekonomik tecrit operasyonlarıyla Avrupa Birliğinin sözlerini yutma pahasına takındığı tavrın aynı eller tarafından kotarılmadığını öne sürüyorsa bilin ki ya hiçbir şeyden anlamıyordur ya da her şeyi biliyordur."

Suriye ve Irak'taki gelişmelerin de Türkiye'den bağımsız olmadığına işaret eden Erdoğan, Kuzey Afrika, Akdeniz ve Karadeniz'deki gelişmelerin de Türkiye ile ilgisinin bulunduğunu söyledi.

- "Biz Suriye'ye gitmediğimizde Suriye bize geliyor"

Balkanlar ve Kafkaslar'ı hem coğrafi hem insani ilişkiler hem de stratejik olarak "canımızdan bir parça" olarak tanımlayan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Biz bu şekilde sayınca birileri hemen karşımıza dikilip, 'Siz daha Türkiye'nin iç meselelerini çözemiyorsunuz, niçin bu kadar geniş bir coğrafyayla ilgileniyorsunuz?' diyorlar. Halbuki çok derin akrabalık ve dostluk ilişkilerimizin bulunduğu bu coğrafyalardaki gelişmelerin hiçbiri bizim içişlerimizden, milli güvenliğimizden, bugünümüzden ve geleceğimizden ayrı düşünülemez. Bizim kimsenin içişlerine karıştığımız yok. Biz sadece kendi içişlerimizi güvence altına almaya çalışıyoruz. Biliyoruz ki Suriye'de kaos olursa biz burada nasıl huzur içinde yaşayacağız. Zulümden kaçan 3 milyonun üzerindeki Suriyeli kardeşimiz ülkemizde barınmıyor mu? Biz Suriye'deki gelişmelere sırtımızı dönsek bile krizin sonuçlarından kaçabilir miyiz? İşte biz Suriye'ye gitmediğimizde Suriye bize geliyor.

Kendimizi aldatmayalım, bir gerçeği çok iyi yakalamamız lazım ve bilmemiz lazım. 911 kilometre bir Suriye sınırı ve burada çok ciddi devlet yapılanması ön çalışmaları var. En batısından en doğusuna. Bugün biz buna sessiz kalırsak ki geciktik, o zaman bu yapılanma orada ne yapacaktır? Tahakkuk edecektir. İşte Cerablus'tan müdahaleyi yaptık ki Sayın Obama döneminde kendileriyle defaatle bunları konuştuk, maalesef hep oyalama, oyalama, adım atılamadı. Artık bu dönemde daha bekleyemeyiz dedik ve Cerablus'a girdik. Hani hep söyledim ya artık kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz dedik ve Cerablus'a girme olayı işte bu adımın ta kendisidir."

(Sürecek)

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.