Yüksek yargıda neler oluyor.

Evet...Anayasa paketi ve özellikle HSYK ile ilgili düzenlemelerle ilgili Yüksek Yargı mensuplarından lehte ve ya aleyhte pekçok fikirler, söylemler işitmiştik. Adalet Bakanının Yargıda oluşturulan "Kast sistemi" ile ilgili sözleri de oldukça ilgi uyandırmış bu konuda da basında yazılıp çizilmişti.

Gelinen süreçte TSK'dan sonra Yargı Mensuplarına ait olduğu belirtilen ve internete düşen ses kayıtları oldukça ses getireceğe benziyor.

Bu konuda ASDER Genel Başkan Yardımcısı Sayın Gürcan Onat tarafından kaleme alınan değerlendirmeyi değerli Habername okuyucuları ile paylaşmak istedim.

Ahmet TÜRKAN - HABERNAME

***

Dün akşam medyaya düşen yeni bir ses kaydıyla kimyamız altüst oldu. Olacak şey mi? Yüksek Yargı mensubu iki şahsın konuşmaları hukuku tarumar ediyor…
Şahsen ben bu ses kaydının gerçek olmamasını temenni ediyorum. Savcıların derhal harekete geçip bu ses kaydındaki konuşmaların gerçek olmadığını kanıtlamalarını ve hakikati ortaya çıkartmalarını bekliyorum. Türk adaletindeki hiçbir şerefli yargı mensubunun bu konuşmaları yapabilmiş olabileceğine inanmıyorum. Bu bant sahtedir.
Eğer bant sahte değil de gerçekse… Yani o konuşmalar doğruysa… Yani adam; “Ersan’a da şunu söyledim; Bunu yaparsan Yargıtay Başkanısın. Yapmazsan beni hiç ilgilendirmez. Üç tane adaysınız Abdurrahman Yalçınkaya, Kadir Özbek ve sen. Üçünüzün hangisinin öne geçeceğine bağlı. Kadir’e de söyledim. O da etkili bir şeyler yaptı. Bunu yapan geçer. Burada bir araba adam var. 40 defa yemek teklifi yapıyorlar bana. Herkesin bir projesi var.” Demişse… “Şu anda Abdurrahman Bey bir dava daha açabilir. Ama önünü kesiyorlar. Anayasa değişikliğiyle ikisi kalıyor. (Fatih Arkan: Açılırsa seçimi çok etkileyecek.) Ama seçim sonunda da yetkisi kalkıyor. Hiç bir şey yapamayacak. O da müthiş korkak. Hepimizi içeri atacaklar diyor. Neyi atıyorlar ya… Dedim Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısını içeriye atarlarsa bu ülkede ihtilal zaten yapılır. Neyi atıyorlar içeri… (Fatih Arkan: Bu noktada içeri girmekten çıkmaktan korkuyorsan bir takım görevlere talip olma. Bırak başkası yapsın.) Demişlerse… Aman yarabbi… Gel de kafayı yeme. Yüksek Yargı!
Aklı yeten birileri çıkıp bunları izah etmeli. Neler oluyor Yüksek Yargıda? Kim bu adamlar? Ne yapmaya çalışıyor? Neyin peşindeler? Biz kime güveneceğiz?
Haydi, TSK içerisinde yuvalanan darbecileri anladık. Kalıtımsal bazı genetik bozukluklar izah edilebiliyor. Ama Adalet Mekanizması dumura uğrarsa ne olur memleketin hali?
Darbeciler yakayı ele verince bağımsız Türk Mahkemeleri yargılamalarını yapacak diye içimiz rahat. Peki, Adalet Mekanizması içerisinde yapılanma olmuşsa? Durum feci! Hem de çok feci. Acilen tedbir almak gerekiyor…
Türk Milleti adına karar verme makamında bulunan Hamdi Yaver Aktan, Fatih Arkan ve Ersan Ülker medyaya düşen ve yukarıda açıkça yazılmış olan ses kaydındaki konuşmaların kendinize ait olmadığını, yalan olduğunu, komplo olduğunu adına kararlarınızı verdiğiniz Türk Milletine net bir şekilde açıklayın. Bekliyoruz…
Eğer yukarıda yazılanlar doğruysa, Sayın Deniz Baykal’ın evli bir milletvekili hanımla zina görüntülerinin yayınlanmasının ardından yaptığı gibi şerefli davranarak, haysiyetinizle istifa edin!
Adalet Mülkün temelidir. Milletin adalete güvenini sarsmaya hakkınız yok! Adalet çökerse o ülkede anarşi doğar. Ait olduğunuz Türk Milleti adına adaleti koruyup gözetmek önce Adalet Mekanizması içinde görevli savcı ve yargıçlarımıza düşmektedir. Bu nedenle çürük elmaları temizlemek ve dolayısıyla Yüksek yargımızın üzerindeki şüphe bulutlarını dağıtmak da burada bulunan şerefli hâkim ve savcılarımıza düşmektedir.
Bekliyoruz…                                                           19 Mayıs 2010
                                                                             Gürcan ONAT