Mustafa ÜNAL'ın yazısı...

Seçimlere 40 günden az süre kaldı. Liderler meydanlarda. Ülke hızla seçim havasına giriyor. Parti bayrakları sadece adayların seçim bürolarının önünde...

Doğru bir karar alındı. Eskiden her yer bayraklarla kaplanırdı. En işlek caddelerden en ücra köşelere kadar, Türkiye 'en çok hangi parti bayrak asacak' yarışına sahne olurdu.

12 Haziran için geri sayım başlayınca kamuoyuna açıklanan anketler de arttı. Sadece anket firmalarının değil, sokaktaki insanın zihninde de üç sorunun cevabı merak konusu. Ben de bu üç soruya son günlerde çok fazla muhatap oluyorum. AK Parti yüzde 50'yi bulur mu? En çok merak edilen sorulardan biri bu...

AK Parti için başarı çıtası neredeyse yüzde 50 oldu. Ne anketlerde ne de sokakta birinciliğini sorgulayana hiç rastlamadım. Seçimlere böylesine favori giren bir parti hatırlamıyorum. Oysa iktidar yıpratır. AK Parti iki dönemi geride bıraktı, üçüncü dönemin eşiğinde. Sadece Demokrat Parti 1950-1960 arasında üst üste üç seçim kazanabildi. Oy oranları giderek geriledi. AP ve ANAP iki dönem seçimlerde başarılı olabildi.

Yüzde 50, AK Parti için psikolojik çıta... Anayasayı tek başına değiştirecek çoğunluğa sahip olup olamayacağı da merak konusu elbette. 12 Haziran akşamı sadece oy oranına değil, 367 milletvekili çıkarıp çıkaramayacağına da bakılacak.

AK Parti yüzde 50'yi bulabilir mi? Medyaya yansıyan iki anketin sonucunu paylaşmak isterim... Bunlardan biri GENAR. 60 ilde yaptığını duyurduğu kamuoyu araştırmasında AK Parti'nin oy oranı; yüzde 48,7... Pazar günü Habertürk gazetesi Konsensus'a yaptırdığı anket sonuçlarını yayımladı.

Rakamlar şaşırtıcı şekilde birbirine çok yakın. Habertürk'ün araştırmasında AK Parti'nin oy oranı; yüzde 48,9... Bu iki anket AK Parti için yüzde 50 oyun hiç de zor olmadığını gösteriyor.

Cevabı aranan ikinci soru; CHP'nin yüzde 30'u bulup bulamayacağı... CHP için kritik eşik yüzde 30. Bu rakam Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığı açısından hayati derecede önemli. Bir oy fazla almak için merkez sağa açılması ve her türlü politik vaadin altında iktidar hesabından ziyade yüzde 30 hedefi var. Malum, CHP'nin eski lideri Deniz Baykal giderken partiyi yüzde 30'larda bıraktığını açıkladı.

Hem Baykal'ın açıklaması hem de iktidar umudunun diri tutulması için yüzde 30'lar CHP için kritik eşik. Yüzde 30'ların altındaki oy oranları 13 Haziran sabahı CHP'de karmaşa demek. Aslında normal şartlarda solun potansiyeli yüzde 30'larda... Pastadan pay alacak başka parti de yok. DSP çok zayıf kaldı. Meydan bütünüyle Kemal Kılıçdaroğlu'nun.

CHP yüzde 30'a ulaşabilir mi? Zor değil, ancak dağınık ve savruk görüntü içinde. İç problemleri tam geride bırakılmış değil, bir nebze dondurdu. GENAR'ın anketinde CHP'nin oy oranı; yüzde 25,2... Habertürk'ün yayımladığı kamuoyu yoklamasında ise yüzde 25,8... İki farklı anketin benzer sonuç elde etmesi ilginç.

Üçüncü soruyu tahmin edersiniz... MHP'nin barajı aşıp aşamayacağı... MHP'nin potansiyeli yüzde 10'un çok üzerinde. Ancak MHP konjonktürel dalgalanmalardan en çok etkilenen parti. Onun için çok sert düşüş ve ani çıkışlar yaşadı. 1999'da yüzde 20'lere yaklaştı, bir sonraki seçimde barajın altında kaldı. Diğer partilere göre MHP için öngörüde bulunmak daha zor.

Milletvekili listesi tabanda heyecan oluşturamadığı gibi sonrasında bazı talihsizlikler yaşadı. Yerel seçimlerin iki tane yıldız ismi vardı. Biri CHP'den Kemal Kılıçdaroğlu diğeri ise MHP'den Mansur Yavaş... Kılıçdaroğlu, Baykal'ın çekilmesinden sonra tek aday olarak CHP'nin başına geçti. Mansur Yavaş nerede? Milletvekili listelerinde adı yok.

MHP, yüzde 10 barajını aşabilecek mi? GENAR'ın anketinde 11,9... Habertürk'ün araştırmasında ise yüzde 10,9... Barajın hemen üstünde. Tehlikenin çok uzağında değil.

Hiç şüphesiz üç soruya en doğru cevabı 12 Haziran günü sandık verecek...

Zaman.com.tr