Albay Çiçek hâlâ imza atıyor!

Albay Çiçek hâlâ imza atıyor!

Çiçek, “Hepsi palavra, hepsi yalan. Benim için soruşturma bitmiştir” cevabını verirken, hukukçular, durumun hiç de öyle olmadığını söylediler.

Adli Tıp Üst Kurulu, kamuoyunda hükümete ve millete yönelik kirli eylem planı olarak bilinen belgedeki ıslak imzayla ilgili tartışmayı bitirdi. Ancak Albay Dursun Çiçek, hâlâ görevinin başında.

 

ASLAN DEĞİRMENCİ’nin haberi

 

5 Şubat 2010'da toplanan Adli Tıp’ın, belgedeki imzanın Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek'e ait olduğu sonucuna varması, ıslak imzayla ilgili tartışmayı bitirirken, bundan sonra nasıl bir yargı süreci işleyeceği merak edilmeye başlandı.

HUKUKÇULAR: “BAŞBUĞ GEREĞİNİ YAPMALIDIR”

Daha önce gazetecilerin sorularına Çiçek, “Hepsi palavra, hepsi yalan. Benim için soruşturma bitmiştir” cevabını verirken, hukukçular, durumun hiç de öyle olmadığını söylediler. Cumhuriyet eski Başsavcısı Reşat Petek, “Adli Tıp Merkezi son karar mercidir. Mahkeme gerek görürse son sözü söyler ve Çiçek’i tutuklayabilir. Söz konusu belgede imzası bulunanların tamamı hakkında da kamu davası açılmalıdır” derken, Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un, “Belge ve imza gerçek çıkarsa ‘gereğini yaparız’ sözünü hatırlatan eski Askerî Hâkim Faik Tarımcıoğlu da, “Adli Tıp Kurumu en üst otoritedir. Daha üst merci yoktur. Sayın Başbuğ, belge doğru çıkarsa ‘gereğini yaparız’ demişti. O zaman Başbuğ, Çiçek’i ya emekliye ayırır, ya da açığa alır. Söylenen sözün gereği budur” dedi.

“YAPILMASI GEREKEN TUTUKLAMAKTIR”

Eski Cumhuriyet Savcısı Gültekin Avcı ise, CMK 100. maddeye göre tutuklamayı gerektiren hususların üst seviyede oluştuğuna dikkat çekerek, “Eldeki deliller ve Adli Tıp Kurulu’nun son tespiti hukuki olarak Albay Dursun Çiçek’in tutuklanması için yeterlidir. Normal şartlarda yapılması gereken de budur. Batı Çalışma Grubu’nun bugüne yansıması olan bu çalışma da imzası bulunanlar cezalandırılmalıdır” diye konuştu.

“KONU DRAMATİZE EDİLEMEZ”

“Malum medyanın konuyu artık dramatize etmesine olanak kalmamıştır” diyen Avcı, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Çiçek açısından ‘soruşturma bitmiştir’ ancak hukukçular açısından da ‘kuşku’ bitmiştir. Hukuk gereğini elbet yerine getirecektir; ancak öncelikli adım İlker Başbuğ’dan gelmelidir. Hukuksuzluk ortaya çıkmıştır. Yargılamanın sonucunu beklemeye gerek yok. Başbuğ, TSK personel kanunu dikkate alarak en azından Çiçek’i açığa almalıdır. Bu idari bir tedbirdir.”

 

VAKİT-

Etiketler :