Bakan Friedrich, "Der Spiegel" dergisine yaptığı açıklamada, "İslamiyet konusunun açıkça tartışılması gerektiğini, vatandaşların çoğunun da bu konunun tartışılmasını istediğini" savundu.

Almanya'da yaşayan Müslüman göçmenleri eleştiren Almanya Merkez Bankasının eski yönetim kurulu ve Sosyal Demokrat Parti (SPD) üyesi olan Thilo Sarrazin'in ortamı radikalleştirdiğini, ancak aynı zamanda bu konunun tartışılması gerektiğine dikkati çektiğini belirten Friedrich, birçok göçmenin topluma başarılı bir şekilde uyum sağladığını, ancak ülkede hala gettolaşma ve uyum sorunları olduğunu kaydetti.

SPD Genel Başkanı Sigmar Gabriel ise, ZDF televizyonuna yaptığı açıklamada, politikacıların toplumdaki gelişmeler ile ilgili olarak sorumluluk taşıdığını ve toplumda günümüzde İslam ve yabancı düşmanlığının da hakim olduğunu söyledi.

Sarrazin gibi insanların bu tür gelişmeleri körüklediğini ifade eden Gabriel, Sarrazin'in Norveç'li aşırı sağcı katil Anders Behring Breivik ile hiç bir ilgisi olmadığını, ancak günümüzde Avrupa ülkelerindeki parlamentolarda, yüzde 20'ye kadar varan oranlarda aşırı sağcının bulunmasının kabul edilemeyeceğini kaydetti.

Gabriel, halkın büyük bölümünü oluşturan orta kesimi bir arada tutan konuların azaldığını da savunarak, asıl ilgilenilmesi gereken konunun bu olduğunu söyledi.