Ankara'da baş döndüren trafik

Ankara'da baş döndüren trafik

Çok değil bundan sadece birkaç yıl önce "eksen kaydı", "Türkiye yalnızlaştı", "artık kimse telefonlara çıkmaz" deniliyordu, bugün dünya liderleri Ankara'yı su yolu yaptı

Türkiye, toparlanmaya başladığında önce "eksen kayması" dendi ardından da bölgede ve dünyada yalnızlaştığı, artık hiçbir dünya liderinin telefonlara çıkmayacağı öne sürüldü. İşte o günlerde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın dış politika başdanışmanı olan İbrahim Kalın, "Türkiye Ortadoğu'da yalnız kaldı’ iddiası doğru değil ama eğer bu bir eleştiri ise o zaman söylemek gerekir. Bu, değerli bir yalnızlıktır." demişti. Bugün ise Ankara'da baş döndüren bir trafik yaşanıyor. Papa Francisco'nun ardından Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putinİngiltere Başbakanı David Cameron, Avrupa Birliği (AB) Dışişleri ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ve son olarak İtalya Başbakanı Matteo RenziTürkiye'deydi. Bu durumun Avrupa Birliği'nin gözünden kaçması beklenmezdi, öyle de oldu...

 

Baş döndüren trafiği Deutsche Welle sayfalarına taşıdı. Ankara, İngiltere Başbakanı David Cameron’ın bu hafta başında gerçekleştirdiği Türkiye ziyaretinin hemen ardından İtalya Başbakanı Matteo Renzi’yi ağırladı. Cameron kadar Renzi’nin de ana gündeminde Suriye’deki iç savaş ve yansımaları vardı. Renzi, mülteci krizinde Türkiye’ye büyük yardımlar yapılması gerektiğine vurgu yaparken, Avrupa’nın Türkiye ile işbirliğinin önemine dikkat çekti. Avrupa-Türkiye işbirliğinin güçlenmesinin de en önemli yolu Türkiye’nin AB ailesi içinde ‘vazgeçilmez bir üye’ olarak görülmesiydi. 13 Ocak’ta bir AB zirvesi yapılacağını ve bu zirvede AB’nin Türkiye’yi de içine alarak genişlemesinin konuşulmasının gerektiğini anlatan Renzi, İtalya olarak Türkiye’ye desteklerinin tam olduğunu dile getirdi. Ankara’da benzer sözleri İngiltere Başbakanı David Cameron da söylemişti. AB’nin Türkiye’ye ihtiyacı olduğunu bölgesindeki gelişmelerin, krizlerin açıkça ortaya koyduğunu anlatmıştı.

ERDOĞAN VE DAVUTOĞLU AVRUPA'YA GİDİYOR

Bu hafta sadece iki Avrupabaşbakanı değil AB Komisyonu’nun üç üst düzey yetkilisini de ağırladı Ankara. AB Bakanı Volkan Bozkır tüm bu ziyaretlerin Türkiye-AB ilişkilerinin 2015’te daha ileri bir noktaya gideceğine işaret ettiğini dile getirdi. Tarafların, Türkiye’nin AB üyelik sürecinin hızlı ve verimli işletilmesi konusunda hemfikir olduğunu belirten Bozkır, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Erdoğan’ın 2015’te Avrupa’ya kritik ziyaretler yapacağını söyledi. Nisan’da Brüksel ve Strasbourg’u ziyaret edecek Erdoğan, Avrupa Parlamentosu’nda konuşma yapacak. Bozkır, Davutoğlu’nun da Ocak’ta Avrupa’da kritik temaslarının olacağına vurgu yaparken, Türkiye’nin AB aile fotoğraflarında yer almayı hedeflediğine dikkat çekti. Türkiye, uzun süredir AB fotoğraflarında da yer almıyordu.

'AB İLE AÇILIM OLABİLİR'

Peki 2015 Türkiye için bir “AB açılım yılı” olabilir mi? Ekonomi ve Dış Politikalar Merkezi Başkanı Sinan Ülgen Deutsche Wele’ye, tarafların yeni bir ‘çalışma prensibi ve takvimi’ belirlemek için Ankara’da kritik temaslarda bulunduğunu hatırlatırken, “Her iki tarafta da bir durgunluk, bir yorgunluk var ve bundan şikayetçiler. Yeniden bir açılım yapma isteklerini de açıkça beyan ettiler. Eğer Türkiye enerjisini AB ile ilişkilerde pozitif ilerlemeye yoğunlaştırabilirse açılımı başarabilir” diyor.

Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık'ın tüm konsantrasyonunu seçimler ve ‘paralel yapıyla mücadele’ye yönelttiği belirtilen yazıda Sinan Ülgen'in şu sözlerine yer veriliyor: "Paralel yapı ile mücadele’nin Türkiye içinde yarattığı iç sıkıntıların çoğu zaman ‘iç politik konular’ olarak görüldüğünü ancak bunların başta AB ile ilişkiler olmak üzere tüm ‘dış politik’ konulara da yansıyor. Türkiye ne kadar kendi iç sıkıntılarını aşabilirse, 2015’i o kadar iyi değerlendirebilir”.

'AVRUPA'NIN BİR PARÇASIYIZ'

Yazının son bölümünde Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Renzi ile görüşmesi sonrasında yaptığı açıklama okurlara aktarıldı. Davutoğlu, “Şartlar ne kadar değişirse değişsin Türkiye’nin AB üyeliği stratejik bir konudur. Türkiye, Avrupa’nın değişmez bir parçasıdır. Siyasal, ekonomik ve kültürel olarak Avrupa’nın bir parçasıyız. Bir gün Akdeniz medeniyetinin iki büyük temsilcisi olarak AB’de birlikte olacağız” demişti.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.