AŞK VE İNTİKAM

AŞK VE İNTİKAM

Sonsuz bir aşk, nasıl sonsuz bir nefrete, intikam duygusuna dönüşür? Bütün gece bunu düşündüm. Cevabını bulamadım.

Favziya Salama/ Elşarkulevsat/20-02-2014

Sonsuz bir aşk, nasıl sonsuz bir nefrete, intikam duygusuna dönüşür? Bütün gece bunu düşündüm. Cevabını bulamadım.

Küçük bir haber gördüm gazetede.

Haberde diyor ki: “Böbrek hastası kocasının hayatını kurtarmak için böbreğini veren kadın kocasının hayatını kurtardı. İki sevgili hayat gemisiyle yola devam edecekken rüzgar tersine esti.”

Peki nasıl esmiş?

Rüzgar başka bir kadın getirmiş. Bakışmalar, gülüşmeler, selamlaşmalar, konuşmalar, buluşmaların ardından adam yeni sevgilisi olmadan yaşamanın mümkün olamayacağı kararına varmış.

Hayat bana başkası hakkında, onun yerinde olmadan, onun gibi düşünmeden ve onun gibi nefes alıp vermeden asla karar vermemem gerektiğini öğretti. Kendimi onun yerine koyuyorum da, sanırım başka hiç bir acı ihanet hissi kadar tahrip edici olamaz.

Kadın, boşanma davası açmış kocasına. Boşanmışlar. Sonra bir dava daha açmış; böbreğin iade edilmesi davası.

Bunun bir şaka olduğunu düşünebilirsiniz.

Ama değil, gerçek.

Hangi hakim “Yarın karnını, çıkarın böbreği, yerine plastikten bir kutu bağlayıp üzerini bantlayın. Teşekkür edip böreği sahibine iade edin” der? Bunu o mağdure de biliyor.

Belli ki kocasına, yapamadığı fedakarlığı hatırlatmak istemiş.

Ağzı “Bana yar olmayan sana da olmasın” derken aslında sitemi var.

Çok şaşırdım.

Sevgi saikiyle fedakarlık yapan biri intikam almak isteyen birine dönüşmüş.

Aklımı kurcalayansa ona olanın bana olması halinde benim ne yapacağım idi?

Kültürel ya da sosyal sınıfı ne olursa olsun ihanet karşısında her kadın aynı tepkiyi verir mi?

Kendini böyle birinin yerine koyan erkek ona “aklı kıt, dini kıt” der mi?

Daha da önemlisi “ihanet” normal bir şey mi?

Toplumun koruyucu şemsiyesi altına sığınan erkek, sevgi ve merhamet sınırının ötesine geçip istediği yerde otlayabilir mi? Korunmuşluk mudur erkeği ihanete sürükleyen?

Buna cevap vermek anlamsız.

Seneler önce Kuveyt’te kumasının düğününde kurulan çadırları ateşe veren bir kadın hatırlıyorum. Çıkan yangında ölenler olmuştu.

Amerika’da kocası tarafından aldatılan kadın, eline makas alır, kocasına ait takım elbiseleri parçalara ayırır. Lüks arabasına yağlı boya akıtır. Evin mahzenindeki en gözde şişe şişe şarapları komşulara dağıtır, en fazla.

Bana göre merhamet, adaletin üstündedir. Ancak merhamet de, vicdanları ve kalpleri harekete geçirmelidir.  

Tercüme: Veysel Bulut 

 

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.