TİM’de Kılıçdaroğlu-Erdoğan düellosu

TİM’de Kılıçdaroğlu-Erdoğan düellosu

Başbakan Erdoğan ile CHP lideri Kılıçdaroğlu, TİM’de işadamlarının karşısına çıktı. Kılıçdaroğlu’nun zor anlar yaşadığı toplantıda önemli gelişmeler yaşandı.

12 Haziran Genel Seçimleri’nin ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ilk kez Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda bir araya geldi.

Aslında toplantıyı çok daha önemli kılan, Hatip Dicle’nin milletvekilliğinin düşürülmesinin, CHP’den milletvekili seçilen Mehmet Haberal ve Mustafa Balbay ile MHP’den milletvekili seçilen Engin Alan’ın mahkemece tutukluluk hallerinin devam etmesine yönelik alınan kararın büyük bir gerginliğe neden olmasıydı.

BDP destekli bağımsızlar Meclis’i boykot edeceklerin açıkladılar. Hatta daha da ileri giderek CHP’nin de aynı tavrı almasını istediler.

CHP ise “Haberal ve Balbay’ın Meclis’e girmesi için bütün seçenekleri kullanacağız” derken, net bir tavır ortaya koymamıştı.
Ortaya atılan ve en çok konuşulan yöntem ise Meclis’e girmek ama komisyonlara üye vermeyerek çalışmaları tıkama seçeneği idi.

İşte iki lider tam da böyle bir gerginlik ortamında seçimden sonra ilk kez bir araya geldiler.

Bu kez ayağa kalktı

Genel Kurul'un yapıldığı salona önce Kemal Kılıçdaroğlu, ardından da Başbakan Erdoğan girdi. Başbakan Erdoğan'ı oturduğu yerden kalkarak karşılayan Kılıçdaroğlu, Erdoğan ile el sıkıştı.

Toplantının açış konuşmasını TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi yaptı. Büyükekşi, 2023 yılı için belirledikleri 500 milyar dolarlık ihracat hedefine vurgu yaptığı konuşmasında, iktidar ve muhalefeti, tüm toplumu kucaklayacak sivil bir anayasa konusunda işbirliği yapmaya davet etmesi, salondan büyük alkış aldı.

TİM Başkanı Büyükekşi’nin ardından kürsüye gelen Başbakan Erdoğan uzun süre alkışlandı.

2023 500 milyar dolarlık ihracat hedefinden, ekonomik kalkınmaya tüm hedeflerin yeni sivil bir anayasadan geçtiğine vurgu yapan Erdoğan’ın, 12 Haziran seçimlerinin sonuçlarına yönelik değerlendirmesi Kılıçdaroğlu’nu çok kızdırdı.

Merak edilen yorum

Toplantıda kulaklar, Erdoğan’ın Dicle, Haberal, Balbay ve Alan’ın durumlarına yönelik söyleyecekleri için açılmıştı. Erdoğan, “Yasalara yönelik eleştirilerimiz var. Gelin değiştirelim” derken, “Eleştirilerimizin olması, bunlara uymayacağımız, bunları yok sayacağımız, bunları çiğneyeceğimiz anlamına da gelmiyor” diye ekledi.

Sendroma yanıt

Erdoğan üzerine basa basa, “Biz neden halkın yüzde 50’si bize oy vermedi diye araştırıyoruz, soruşturuyoruz. Bu konuda bilimsel araştırmalar yapıyoruz. Bugün sandık sonuçlarını 1946 ya da 1950 refleksiyle okumak acı vericidir. Türkiye bu kadar değişmişken, bu kadar ilerlemişken, demokratik standartlar bu hedeflere ulaşmışken, hala milleti suçlamanın, milletin zihniyle, beyniyle, tercihleriyle uğraşmanın, millete birtakım sendromlar yakıştırmak talihsizliktir” demesi, Kılıçdaroğlu’nu hayli kızdırdı.

Erdoğan, yeni anayasanın da geniş bir katılımla yapılması konusunda ısrarlı olduklarını bildirdi. Erdoğan, “Bu Anayasanın geniş tabanlı bir uzlaşmayla yapılacağı konusunda açık taahhüdümüz var. Buradan, bütün muhalefet partilerine, sivil toplum kuruluşlarına, medyaya, konuyla ilgili herkese sesleniyorum; gelin, bütün önyargıları bir kenara bırakalım, ön şartları bir kenara bırakalım, geçmişteki olumsuzlukların ürünü refleksleri bir kenara bırakalım. Özgürce konuşalım, tartışalım, tekliflerimizi ortaya koyalım. Birbirimizin önünü kesmek değil, birbirimizi tamamlamak için çalışarak, mümkün olan en geniş uzlaşmanın ürünü bir yeni Anayasa metni hazırlayalım” dedi. Erdoğan’ın bu sözleri salonda uzun süre alkışlandı.

Kılıçdaroğlu’nun zor anları

Bana, Kılıçdaroğlu’nun en zor kaldığı toplantı hangisi diye sorsalar, hiç tereddütsüz bu toplantı derim. Zira bu durum Kılıçdaroğlu’nun konuşmasına da yansıdı.

Başbakan’ın konuşması bittiğinde, sunucunun bir açılış nedeniyle Başbakan’ın toplantıdan ayrılacağını belirtmesi, Kılıçradoğlu’na indirilen ikinci darbe oldu.

Konuşmak için kürsüye geldiğinde kızgınlığı Kılıçdaroğlu’nun hem yüzüne, hem de sözlerine yansıdı. Konuşmasında kendisini dinlemediği için Başbakan Erdoğan’ı eleştirerek başlayan Kılıçdaroğlu, doyurucu bir konuşma yapamadı.

Şaşırtan Yunanistan örneği

Konuşmasında sürekli Başbakan’ı eleştiren ve Türkiye’nin bugün kalkınma ve kişi başına gelirde, İspanya, İtalya, Portekiz ve Yunanistan gibi ülkelerle karşılaştırılması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, nedense saydığı tüm bu ülkelerin bugün krizle boğuştuğunun farkında değildi.

Kılıçdaroğlu’nun konuşması özetle kurgusu olmayan eklektik ve ağırlıklı olarak Başbakan Erdoğan’ı eleştirmeye yönelikti. Zaten konuşması boyunca sadece 9 kez alkışlanan Kılıçdaroğlu, en fazla alkışı ise ihracatçının 2023 hedefine ulaşmasına yönelik tüm yasal önlemleri alma konusunda verdiği sözün ardından aldı.

Özetle, Erdoğan’ın konuşması balkon konuşmasının da bir adım ötesindeydi. Hem gündeme yönelik sorunlar konusunda düşüncelerini açıkladı, hem de muhalefet dahil Doğu’dan Batı’ya, Kuzey’den Güney’e tüm ülkeyi kucaklayacak sivil bir anayasa için güvence verdi.

Kılıçdaroğlu’nun konuşması ise sanki seçim yapılmamış da, önümüzdeki günlerde yapılacakmış havasındaydı. Derinliği olmayan, sığ, yüzeysel, daha çok eleştirel ve doğru dürüst kurgusu olmayan bir konuşmaydı.

Eğer Kılıçdaroğlu, danışmanlarını değiştirmez ve bu tür konuşmalara devam ederse, sanırım CHP yüzde 26’lık oy oranına bir daha ulaşamaz.

ROTAHABER 

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum