"Kemal Kılıçdaroğlu diye biri yoktur. Sanaldır. Hayalidir, yapaydır. Siyaset mühendisleri tarafından üretilmiş, bir vitrin süsünden ibarettir. CHP'nin yeni genel başkanı vitrinin arkasındakiler tarafından, çeteler, statükocular, CHP'nin akıl hocaları tarafından yönlendirilen bir figürden, projeden ibarettir"

Başbakan Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun getirdiği "yolsuzluk" dosyalarına espirili bir dille yanıt verdi:

"AK Parti'yi kurduk, hakkımda 58 dosya hazırladılar. Kılıçdaroğlu gibi değil ha kendilerince bir şeyler getirdiler. Kılıçdaroğlu'nun parası yok galiba, kırtasiden dosya alalım sana. İmzasız şeylerle gelme. Önüne bir tane ön kapak yazı, gönderiyor. Hayatı bu adamın böyle geçti"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Kayseri Mitingi'nde seçmenlere seslendi. CHP ve MHP'ye yüklenen Erdoğan'ın konuşmasının önemli satırbaşları şöyle:

TÜRKİYE AYAĞA KALKTI

3 Kasım'dan önce uluslararası platformlarda ezik, itilmiş, boynu bükük bir Türkiye vardı. Gündemin arkasına takılıp giden, sorunları geçiştiren bir Türkiye vardı. Bir ortadoğu, Balkan, Kıbrıs politikası olmayan, Avrupa vizyonu olmayan Türkiye vardı. Ama bugün gündem belirleyen bir Türkiye var. Artık köşeye itilen bir Türkiye yok. Ortadoğu'da, Kafkasya'da imdat bekleyenlerin umudu olan bir Türkiye var. Afrika'nın her zerresine ulaşan G 20'de Küresel ekonomiye, BM'de küresel barışa yön veren bir Türkiye var. Bugün Flistin'in yanında mertçe yer alan bir Türkiye var.

"SEN NE İŞE YARARSIN"

Kılıçdaroğlu İsrail'e diyor ki, biz olsaydık, Mavi marmara'ya izin vermez, onları göndermezdik diyor. Gazze'ye insani yardım gidecek, göndermezdik diyor. Sen ne işe yararsın. Bu nedenle sandıkların AK Parti diye patlaması lazım.

BATI ARTIKLARI...

Bunlar her zaman batının karşısında el pençe divan durdular. Gittiler İsrail'e utanmadan sıkılmadan bizi şikayet ettiler. Senin şikayet kapın İsrail mi? Varsa şikayetin gel milletime yap. Ama bunlar iktidarların batı tarafından belirlendiği günlerin arta kalanları. Zannediyorlar ki hala aynı devran dönüyor. Artık bu ülkede birileri iktidar belirlemiyor. Çetelerin oyunu geride kaldı. Bu ülkede artık millet iktidarını belirliyor.

KILIÇDAROĞLU'NA KIRTASİYE PARASI

Partiyi kurduk hakkımda 58 dosya hazırladılar. Kılıçdaroğlu gibi değil ha kendilerince birşeyler getirdiler. Kılıçdaroğlu'nun parası yok. Kırtasiden dosya alalım sana. İmzasız şeylerle gelme. Önüne bir tane ön kapak yazı, gönderiyor. Hayatı bu adamın, böyle geçti. Benim buradaki belediye başkanımla ilgili attığı adımlarda, adam benim milletvekilime kirasını ödememiş. Bu adamı liste başı yapıyor. Bunu milletvekili yapmakla onu karşılıksız çeklerden kurtaracak. Varsa elinde ciddi bir şey, yargıda hallet. Hadi benim dokunulmazlığım var, belediye başkanımın dokunulmazlığı mı var. O sadece Kayseri'de eserleriyle konuşuyor. Sen neyle konuşuyorsun. Senin milletvekilini ev sahiplerinden tut, alacaklılarına kadar herkes tanıyor. Benim milletvekilim biliyor, kiracısıydı kirasını ödememiş.

İTTİFAKLA VURDU

Bunlar Türkiye'yi yeniden 3 kasım öncesine döndürmenin peşindeler. Doğuda CHP, BDP ile ittifak ediyor. Orta anadolu'da batıda, CHP, BDP, MHp üçlü ittifakı var. Yanlarında da kim var terör örgütü. Beraber yapıyorlar. Şu anda tek karşılarındaki hedef Ak Parti. Şu ana kadar yüzün üzerinde seçim büromuzu yaktılar, taşladılar, ateşe verdiler. Bitmedi, terör örgütü ilçe başkanımın oğlunu kaçırdı. 

KADIN ÖRGÜTLERİNE SESLENDİ

Baykal milletvekili adayı oldu. Diğer hanım niye aday yapılmadı. Onu da aday yapsaydınız. Baykal'ı yaptınız. Gene suçlu yakalandı galiba. Suçlu hanım oldu, öteki suçsuz oldu kendine göre. Ben kadın derneklerini göreve davet ediyorum. İleri geri konuşun kadın dernekleri vardı ya, şimdi niye konuşmuyorsunuz. Çünkü kim konuşursa CHP'nin niyeti açıkça ortaya çıkacak, perde düşecek.

BAHÇELİ'YE TÜRK BAYRAĞI SORUSU

AK Parti'ye kaplan kesilen Bahçeli, CHP karşısında sus pus. Benim ardımdan Kıılçdaroğlu gitti. Ben gidince dükkanlar terör örgütü tarafndan kapatıldı. Hakkari de aldığı oy 157, ama 2 bin 500 kişi var. Herkesin elinde CHP bayrağı var ama Türk bayrağı yok.  Hakkari'deki mitinge katılanlar partinin mensubuysa ellerine Türk bayrağını niçin veremedin. Yüreğin yetmedi mi? Çünkü oradaki dinleyenler senin partilin değil BDP'liydi. Onlar Türk bayrağını eline almaz. Belediyelerde bile sıkıntısını yaşayan adamlar, bu BDP zihniyeti ile koalisyona girersen iyot gibi ortaya çıkarsın. Orada yerel özerklikten bahsetttin. Vereceğiz dedin. Ardahan'a gitti, ben söylemedim dedi. Yarım saat içinde anında dönebiliyor. Yürüyen yalan demiştim, baktım ki daha hızlanımş koşan dedim, baktım ki daha da hızlanmış uçan yalan dedim. İnanın uçuyor. bunda "U" dönüşleri var, ona da yetişemedin "S" yapmaya başladı.

HER YERİ KAHRAMAN OLSA NE YAZAR

Başbakan Erdoğan, MHP'nin adayı Korgeneral Engin Alan'a ve Alan'ı aday gösteren MHP lideri Bahçeli'ye de yüklendi:

"Ergenekon sanğı var MHP'nin. Şimdu buna şöyle kahraman bir general diyor. Senin kahraman diye söylediğin bu kişi, devlet hiyerarşisi içinde saygı nedir, bunu bilen birisi değil. Geldi bir vakfın başına getirdiler bunu. Haberim yoktu. Sivil olunca da karşımızda daha farklı bir görüntüye büründü. Bunun her yeri kahraman olsa ne yazar. Neye karşı kahramanlık yapmış bunlar."