Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, memurlarla hükümet arasındaki toplu sözleşme görüşmelerine ilişkin olarak, ''İyi bir pazarlık sonucunda, memurları memnun edecek bir zam oranını yakında duyarız diye düşünüyorum'' dedi.

Arınç, Atatürk Spor Salonu'nda yapılan AK Parti Manisa İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 10 seneden bu yana istikrarlı bir yönetime ve ekonomiye sahip olduğunu belirtti.

Ekonomik istikrar ile siyasi istikrarın doğrudan ilişkili olduğunu, dünyadaki ekonomik krizin birçok ülkeyi zor duruma düşürürken, Türkiye'nin bundan etkinlenmediğini ifade eden Arınç, Yunanistan'da sendikalar yüzde 20 maaş indirimine imza atarken, memurların maaşları dondurulurken, Türkiye'de memurların, işçilerin pazarlık masasına oturduğuna işaret etti.

Arınç, hükümet ile memur sendikaları arasında zam görüşmelerinin sürdüğünü, iki tarafın da tekliflerini yaptığını belirterek, şunları kaydetti:

''Bu ülkede pazarlık masasına oturan memurlarımız, işçilerimiz var, onları seviyoruz, onları üzmek istemeyiz. Pazarlık masasına oturabilen veya dolaylı olarak etkilenen emekliler, çiftçiler ve esnafımız var. Her kesim masaya oturduğunda, 'bana şunu ver' diye oturuyor. O, onun hakkıdır, hükümetin görevi elindeki imkanları adaletli olarak dağıtmaktır. Biz bunu yapma konusunda çok başarılıyız. İyi bir pazarlık sonucunda, memurları memnun edecek bir zam oranını yakında duyarız diye düşünüyorum.

En iyi pazarlığı yapacaksınız, uyuşamazsak komisyona gidecek. Komisyon her şeye bakacak. Unutmayın ki, her sene biz memura enflasyon farkını ödüyoruz. Bu sene için 2,5 milyar liradır bu. 1 milyon 900 bin emekliye de intibaktan dolayı önümüzdeki yıl 3 milyar lira ödeyeceğiz. Allah'a hamdolsun havuzumuza doluyor para. Allah bereket veriyor, havuzdan birilerinin cebine gitmiyor, 75 milyona gidiyor.''

-''Bizi götürenler, Manisa'ya huzursuzluk ve kavga getirdiler''-

Manisa'da 2009 yerel seçimleri öncesinde AK Parti'ye karşı tüm partilerin güçlerini birleştirdiğini ve Manisa merkezde seçimi kaybettiklerini dile getiren Arınç, siyasette kaybetmenin de olduğunu, bunun için halka kızmadıklarını, sorumluluğu kendilerinde aradıklarını söyledi.

Bu seçim döneminde yaptığı bir konuşmada, ''Manisa'ya huzursuzluk ve kavga gelmemesi umudunu'' dile getirdiğini hatırlatan Arınç, şöyle konuştu:

''Görüyorum ve üzülüyorum ki, Manisa'ya huzursuzluk ve kavga gelmiştir. Bu bazen belediye binasını basmakla, bazen kendi yandaşlarını dükkanında tokatlamakla gerçekleşiyor. Bu Manisa'ya yakışmaz, Manisa huzur kentidir, dürüst, namuslu, çalışkan insanların şehridir. Bizi götürenler Manisa'ya hizmet, dostluk, arkadaşlık getiremediler. Manisa'da ne belediye ne belediyenin partisi ne o partinin taraftarları kendi içinde barışık değil ki, Manisa'ya huzur gelsin.''

Arınç, belediye başkanlığı seçimlerini kazanan MHP mensuplarının, daha sonra yapılan genel seçimler sonrasında kendisi için ''bu adam Manisa'da çok başarısız oldu, mahalli seçimleri kaybetti, referandumda da hayır oyları üç, beş fazla çıktı, onun için aldılar Bursa'ya gönderdiler' dediklerini, bu sözlerden büyük üzüntü duyduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:

''Bu terbiyesizlik, bu söylenecek bir şey değil. Ama bunu yapanlar, bunu konuşanlar oldu. O zaman bulundukları noktada da değil hiçbirisi, tepe taklak oldular, gittiler.

Ben siyasetçiyim, görev insanıyım, bana Bursa'yı değil Diyarbakır'ı gösterseler hiç tereddüt etmez vazifemi yapmak üzere giderim. Hamdolsun 19 yaşında başladım bu işe, 35 yıldır içerisindeyim. Manisa'da yüzde 3,5 oy alırken de yüzde 7 aldığımızda da siyasetteydim.

Dediler ki, 'biz burada birinci parti olacağız, en çok milletvekilini biz çıkaracağız'. Bursa'ya da tüyo vermişler, orada da arkadaşları var. MHP'yi kastediyorum. Dediler ki, 'Bursa'da da tepetaklak olacak'. Bunlar yürek yaralayan şeyler. Bakın Allah ne lütfetti; Manisa'da yüzde 47 oy aldık, 5 milletvekili çıktı. Oyu 100 binden fazla artırdık, bu muhteşem bir başarıdır. Bursa ne yaptı, AK Parti'nin oyları 300 bin arttı, 11 milletvekili çıkardı.

Bizler hayırlı, bereketli insanlarız. Nereye gidersek gidelim, söylediğimiz söz, hak olduktan sonra, yaptığımız iş doğru olduktan sonra, millete hizmetten başka aklımızdan bir şey geçmediği sürece, emin olun ki, Türkiye'de yüzde 50'ler 60 da olacaktır. Tüm Türkiye olarak, AK Parti'nin üç dönem iktidarını değil, düzgün gidersek, parçalanmazsak, içimizdeki fitneler uyanmazsa, birbirimizle kardeş olduğumuzu hiç unutmazsak, 10 dönem iktidarını göreceğiz inşallah.''

Arınç, iktidar için gerçek anlamda bir rakiplerinin olmadığını ifade ederek, ''Biz gidersek kim gelecek, kim gelebilecek? 'Ben varım, ben iktidar olacağım' diyen genel başkan duyuyor musunuz? Yüzde 10'u geçince sevinçten gözyaşı dökenler, yüzde 25'e, 'bu da fena değil' diye şükredenler var. Biz, yüzde 50'lerin üzerini konuşuyoruz'' dedi.

Türkiye'nin 2014 yılından itibaren yeni bir seçim sürecine gireceğini ve yeni genel seçim dönemi için AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi'nin yerinin şimdiden garanti olduğunu ancak kendisine emeklilik yolunun göründüğünü dile getiren Arınç, bundan sonraki süreçte de sık sık Manisalılarla görüşeceklerini söyledi.

Arınç, bu sırada, salondaki bir katılımcı, ''Sizi Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görmek istiyoruz'' deyince, ''Beni karıştırma, unumu eledim, eleğimi astım. Bana başka işler düşüyor. Aman yüksek sesle konuşma, ne olur'' diye konuştu.

-''Muhafazakar olmak demek, gerici olmak değildir''-

Başbakan Yardımcısı Arınç, AK Parti'nin millet tarafından sevilmesinin arkasında, muhafazakar demokrat kimliğe sahip olmasının etkili olduğunu söyledi.

Parti olarak, kendilerini ''sağ'' ya da ''sol'' olarak tanımlamadıklarını, bunun yerine, milletin ortak değerlerine, inanç, ahlak, aile değerlerine, kültür, sanat ve folkloruna sahip çıkan bir anlayış içinde olduklarını dile getiren Arınç, muhafazakar olmanın gerici olmak anlamına gelmediğini, muhafazakarlığın, ''değerlere bağlı kalmak, ayrımcılık yapmamak, herkesin inancına saygı göstermek'' demek olduğunu ifade etti.

Arınç, AK Parti'nin demokrat bir parti olduğunu ve Türk, Kürt, Alevi, Sünni gibi ihtilafları bir kenara bırakıp, ''biz kardeşiz'' dediğini anlatarak, kimsenin hangi kıyafeti giyeceğine karar vermediklerini, başını açık tutana da örtene de aynı saygıyı gösterdiklerini kaydetti.

AK Parti iktidarı döneminde ''eğitim, sağlık'' gibi konularda Manisa ve ilçelerine yapılan yatırımlar hakkında bilgi veren Arınç, Türkiye'de bazı zihniyetlerin ise hizmetleri engellemek istediğini söyledi.

Arınç, Güneydoğu Anadolu'daki yatırımları engellemek için şantiyelere, iş makinelerine, işçilere saldırıldığını dile getirerek, şöyle konuştu:

''Devlete düşmanlığın esas olduğu bir partinin, bir örgütün, bir terör örgütünün propagandasında, devlete ait hiçbir şeyi kabul etmiyorlar. İş makinelerini yakıyorlar. Baraj temelini atmaya giden dört bakanımızın geçeceği yola 25 kiloluk dinamit yerleştirildiler. Helikopterle gittiler de talih onlara izin vermedi. Böylesi bir sıkıntının yaşandığı Türkiye'de, 'sizin hizmetiniz olmasın, millet sizden soğusun' diye çabalayanlar var. Ama hizmete devam edeceğiz, durmak yok, yola devam. Daha çok hastane, okul, üniversite, fakülte, baraj ve gölet... Yaptıklarımızın daha fazlasını yapacağız.''