Güneydoğu'da TSK bünyesinde yıllarca tercümanlık yapan Yıldırım Beğler'in itiraflarından sonra harekete geçen Şırnak Barosu'nun çabası sonuç verdi.

Başvuruyu değerlendiren Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, iddialarla ilgili soruşturma başlattı.

Başsavcılık, Silopi Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan Yıldırım Beğler'in iddiaları doğrultusunda Hezil Çayı ve Ateşalan diye anılan yerlerin kazılmasını istedi.

Genelkurmay'ın 16 yıllık Güneydoğu tercümanı Yıldırım Beğler, Cihan Haber Ajansı'na verdiği röportajda, 1996 yılında Silopili işadamları Halil Birlik ve Mehmet Bilgiç'in Özel Kuvvetler Komutanlığı tarafından alıkonularak öldürüldüğünü ve Ateşalan mevkiine gömüldüğünü iddia etmişti.

Bunun üzerine Şırnak Barosu, 28 Aralık tarihinde söz konusu yerin kazılması için Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvuruda bulunmuştu.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, bir dönem bölgede tercümanlık yaptığı ileri sürülen Yıldırım Beğler'in basında yer alan ve 1990'lı yıllarda Silopi'de bazı kişilerin öldürülmesiyle ilgili iddiaları üzerine soruşturma başlattı.

Başsavcılık, soruşturma kapsamında Silopi Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazı yazarak, Beğler'in "Hezil Çayı'na yaklaşık 100 kişi ayağına taş veya ağır bir şey bağlanarak atıldı" iddiaları doğrultusunda adı geçen bölgede kazı yapılmasını istedi. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Şırnak Barosu ile Birlik ve Bilgiç ailelerin başvurusunu da soruşturma dosyasına ekledi.

Silopi Cumhuriyet Başsavcılığı'nın gelecek günlerde kayıp başvurusu yapan ailelerin nezaretinde Hezil Çayı ve Ateşalan adlı mevkide kazı yapması bekleniyor.