Darbe girişiminin ekonomiye zararı: 60 milyar lira

Darbe girişiminin ekonomiye zararı: 60 milyar lira

Milletin iradesiyle engellenen kanlı darbe girişimi, Türkiye ekonomisini yüzde 2 civarında kayba uğrattı.

Cevdet Yılmaz, AK Parti Genel Merkezi'nde ekonomi muhabirleriyle bir araya geldi.

DARBE GİRİŞİMİ OLMASAYDI BÜYÜME DEVAM EDECEKTİ

AK Parti Ekonomi İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz"Darbe girişiminin ekonomiye doğrudan ve dolaylı birçok etkisi olduğu için bu işin faturasının net olarak çıkartılması çok kolay değil. Geçen yılın ilk altı ayında yüzde 5'e yakın bir büyüme görüyoruz. Darbe girişimi olmasaydı bu büyüme ikinci altı ayda da devam edecekti ve yüzden 5'e yakın büyümeyle Türkiye ekonomisi 2016'yı kapatabilecekti. Yani darbe girişimi nedeniyle büyümemizde yüzde 2 civarında kayıp hesaplayabiliriz. Bunun karşılığı yaklaşık 17 milyar dolar veya 60 milyar lira gibi bir rakam." dedi.

Darbe girişiminin ekonomiye zararı: 60 milyar lira

"DARBE GİRİŞİMİ BAŞARILI OLSAYDI EKONOMİYİ ÇÖKERTECEKTİ"

Dünya ekonomisindeki olumsuzlukların yanında FETÖ'nün darbe girişiminin de Türkiye ekonomisini etkilediğine dikkat çeken Yılmaz, "15 Temmuz sadece millete, ülkeye ve demokrasiye yönelik bir darbe girişimi değil, ekonomimize yönelik de bir darbe girişimidir. Darbe girişimi başarılı olsaydı ekonomimizi çökertecekti. Ülkeyi dış müdahaleye açmayı amaçlayan bu girişim, ekonomiye de darbe vuracaktı." dedi.

Darbe girişiminin ekonomiye zararı: 60 milyar lira

"ÜÇÜNCÜ ÇEYREKTE YÜKSEK BÜYÜME ORANI GÖRECEĞİZ"

Avrupa Birliği (AB) ekonomisinde yaşanan canlılığın, Türkiye ekonomisini olumlu etkilediğini belirten Yılmaz, özellikle AB ülkelerine yapılan ihracatın ekonomiyi güçlendirdiğini söyledi. Türkiye'nin, bu yılın ilk çeyreğinde önemli bir büyüme seviyesine ulaştığını kaydeden Yılmaz, şöyle devam etti:

"İkinci çeyrek büyümesine ilişkin veriler yayınlanmadı. 11 Eylül'de yanlış hatırlamıyorsam TÜİK ikinci çeyrekle ilgili rakamları yayınlayacak onu bekliyoruz. İhracat, sanayi ve istihdam, elektrik tüketimi gibi öncü göstergeler baktığımızda ikinci çeyrekte de büyümenin yüksek seyredeceğini görüyoruz. Bu yılın üçüncü çeyreğinde ise muhtemelen yılın en yüksek büyüme oranını göreceğiz. Çünkü baz etkisi de devreye girecek. Dolayısıyla hem öncü göstergeler hem de baz etkisi dikkate alındığında 2017'nin üçüncü çeyreği muhtemelen en yüksek büyümeyi elde ettiğimiz dönem olacak. Dördüncü çeyrekte de yine yüksek büyümeyle Orta Vadeli Planda ortaya koyduğumuz 4,4'lük büyümenin üzerinde bir büyüme gerçekleştireceğimizi şimdiden söyleyebiliriz. Tabi dünyadaki ve Türkiye'deki mevcut koşullar altında."

"YIL SONUNDA İŞSİZLİK VE ENFLASYON ORANI RAKAMLARI TEK HANELİ OLACAK"

Türkiye'nin ekonomik göstergelerin olumlu yönde olduğunu dile getiren Yılmaz, yıl sonunda hem işsizlik hem de enflasyon oranın tek haneli rakamlarda olacağını vurguladı. Enflasyon oranın düşürülmesini hem ekonomik hem de sosyal açıdan önemli gördüklerini belirten Yılmaz, AK Parti'nin fiyat istikrarını sağlamada başarılı olduğunu söyledi.

Türkiye ekonomisinin uygulanan başarılı ekonomi politikaları sayesinde artık başka bir aşamaya geçtiğini anlatan Yılmaz, "15 yılda ekonomide büyük adımlar atıldı ama bunları yeterli görmüyoruz. 'Halep oradaysa arşın burada' diye bir söz var. Türkiye'nin yeni bir atılıma ihtiyacı var. Amacımız Türkiye'yi yüksek gelire sahip ülkeler ligine çıkartmak. Bunun için her alanda daha nitelikli politikalar yürütmeliyiz. Artık makro politikaların yanında mikro politikaları hayat geçirmeliyiz." diye konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.