Erdoğan memleketinden seslendi

Erdoğan memleketinden seslendi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan memleketi Rize'de il başkanlığında konuşuyor. Erdoğan'ın hedefinde İsrail eleştirilerine karşı gelen çevreler var.. Erdoğan, "bizi başka iktidarlara benzetmeyin" dedi ve uyardı...

Erdoğan, partisinin Rize İsmail Kahraman Kültür Merkezi'nde düzenlenen İl Danışma Meclisi Toplantısında yaptığı konuşmada, milletten çok kutsal bir emanet devraldıklarını ifade ederek, ''Televizyonları izliyorum, zaman zaman insanın çıldırası geliyor. Bakıyorsunuz bir tanesi çıkıyor diyor ki 'Sayın Başbakan olay oldu, ardından Grup Toplantısında güzel bir konuşma yaptı ama ondan sonra bu olaya değinmesine gerek yok.' Yahu insaf. Dünyanın çenesi duruyor mu? Dünya bu olaylar karşında sessiz kalacak, onlar susmayacak, biz haklı olduğumuz bir olayda haksızlığa mahkum edilmeye doğru gidiyoruz. Yanınızda monşerlerle çıkıyorsunuz, konuşuyorsunuz. Monşerler adeta bize diplomasi dersi vermeye kalkıyor, siz onlara karşı bir şey diyemiyorsunuz, bize 'sus' diyorsunuz. Nasıl susarız?'' diye konuştu.

Haksızlık karşısında susmanın kendi şiarlarından olmadığını söyleyen Başbakan Erdoğan, Mehmet Akif Ersoy'un ''Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem/Gelenin keyfi için geçmişe asla sövemem/Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim/Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim/ Adam aldırma da geç git diyemem aldırırım/Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım/Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu'' dizelerini okudu.

Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:

YÜREĞİMİZ KAN AĞLIYOR
''Biz onlar gibi rahat değiliz. Bizim yüreğimiz kan ağlıyor ama onların böyle bir derdi yok. Onlar rahatlar. Onlar 'dünya kazan biz kepçe' mantığıyla değil, onlar rahat koltuklarında otursunlar, rahat malum yerlerinde otursunlar. Bir gece bir yerde, bir başka gece bir başka yerde, farklı şekilde, o biçim hayatlarını sürdürsünler ondan sonra gelsinler dünyayı konuşsunlar. Bizim öyle bir yaşamımız yok. Biz bu konuda farklıyız. Biz dertliyiz dertli. Mevlana'nın diliyle 'dertli olmayan deva olmaz', bunu böyle biliniz.  Bu millet bize, hizmet üretmemiz, Türkiye'yi büyütmemiz, Türkiye'nin refahını çoğaltmamız, Türkiye'nin istikrarını, kardeşliğini pekiştirmemiz için ama emaneti yükledi. Ama bu millet aynı zamanda bize bu ülkenin uluslararası çıkarlarını, itibarını, şerefini muhafaza etmemiz, ona sahip çıkmamız, onu gözümüz gibi korumamız için de emaneti teslim etti.

BAŞKA İKTİDARLARA BENZEMEZ
'Türkiye'nin ekseni kayıyor, Türkiye batıdan kopuyor, Türkiye yön değiştiriyor'... Akıllarınca bizi tehdit ediyor, bizi hakkı savunmaktan, doğruyu söylemekten vazgeçireceklerini zannediyorlar. Buradan İsrail destekli uluslararası basına da yurt içindeki taşeronlara da açık açık sesleniyorum; Türkiye başka ülkelere benzemez. AK Parti iktidarı başka iktidarlara benzemez. Neyle tehdit ederseniz edin dik duracağız, dikleşmeyeceğiz ama onurumuzla kimseyi oynatmayacağız. Bunu böyle bilin.''

Türkiye'nin, bu toprakların ve bu medeniyetin köksüz olmadığını vurgulayan Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

MİLLETİN BAŞINI EĞDİRMEDİK
''O kara propagandalarınız Türkiye'ye sökmez. Bizim, nasıl samimi bir şekilde barış için mücadele ettiğimizi herkes biliyor. Bizim bölgesel istikrar, küresel refah için nasıl samimi şekilde ter döktüğümüzü herkes biliyor. Benim aziz milletim Türkiye'nin mazlumların sesi olmasından, Türkiye'nin hakkı, hukuku savunmasından, barış çağrılarını dünyanın her köşesine ulaştırmasından dolayı bugün artık ülkesiyle daha güçlü bir şekilde gurur duyuyor.

Burada, baba ocağında bir kez daha altını çizerek ifade ediyorum; bu milletin başını öne eğdirmedik, bundan sonra da asla ve asla eğdirmeyeceğiz. Bu ülkeye, bu ülkenin tarihine, medeniyetine, şehitlerimize, aziz milletimize mahcup olmadık, bundan sonra da mahcup olmayacağız. Şunu lütfen unutmayınız; dış politika Türkiye'nin ekonomisiyle doğrudan ilgilidir. Demokratikleşme, Anayasa değişikliği Türkiye'nin ekonomisiyle soframızdaki ekmekle doğrudan ilgilidir. Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi, kardeşliğimiz için, birlik ve bütünlüğümüz için olduğu kadar cebimizdeki parayla doğrudan ilgilidir.

Bu ilgiyi kuramayanlar, bu denklemi çözemeyenler, statükoyu devam ettirip, sorunları çözümsüz bırakmak, Türkiye'yi yoksulluğa mahkum etmek istiyorlar. Biz eğer aktif bir dış politika yürütmeseydik, komşularla 'sıfır problem' anlayışını geliştirmeseydik, küresel barış için mesajlarımızı gür bir sesle haykırmasaydık ihracat 36 milyar dolardan 132 milyar dolara çıkar mıydı? Eğer dünyanın her ülkesine ulaşmasaydık turizm gelirlerimiz 8,5 milyar dolardan 22 milyar dolara çıkar mıydı?''

RULO YAPIP AYM'YE GÖTÜRECEKLER
İmkanları olsa 11 bin 400 kilometre bölünmüş yolu rulo yapacaklar koltuklarının altına alıp Anayasa Mahkemesine götürecekler. İmkanları olsa 430 bin TOKİ konutunun altına teker takıp onu da Anayasa Mahkemesine taşıyacaklar. Eğer mümkün olsa karar çıkartıp 143 bin dersliğin, 70 yeni üniversitenin kapısına da kilit vuracaklar. Çünkü bunların Türkiye'ye hizmet diye bir derdi yok.''

Haber 7

Etiketler :