Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim , son günlerde yaşanan olayların ardından adeta isyan ederek, "Sıkıldım, artık huzurlu bir ortam istiyorum." dedi.

 

Sarı-kırmızılı takımın deplasmanda Kasımpaşa'ya 2-1 mağlup olduğu karşılaşma sonrasında düzenlenen toplantıya katılan tecrübeli hoca, "Oyuna iyi başladığımız söylenebilir golü de bulduk. O ana kadar gayet oyunu götüren domine eden takımdık. İkinci golü ararken Emre golü atabilsek oyunu koparacaktık. Fakat o topun dönüşünde golü yedik. O golden sonra rakibin üstümüze baskı yaptığı söylenemez. İkinci yarı için aynı şeyleri söylemeyeceğim. İyi oynamadık. Pozisyon bulamadık oyunu domine edemedik. Üç puanı kaybeden Galatasaray oldu. İkinci yarıya iyi başlamak isterdik ama olmadı. Bunların üstesinden gelecektir." dedi.

 

Öte yandan Sarı-kırmızılı camiada son haftalarda yaşanan gelişmelerin ardından Fatih Terim'den çok konuşulacak açıklamalar geldi. 

 

Soru almayacağını belirten Terim, elindeki kağıdı okuyarak şunları söyledi:

 

 "Son günlerde yaşanan haberlere ve olaylara ilişkin birkaç söylemek istiyorum. Ben genel olarak sessiz kaldım. Bildiğiniz gibi sessizlik de her zaman iyi bir yanıt, anlamlı tavır olmuştur. Çok önemli bir konu ve her kelimenin dikkatli seçilmesi gerekiyor. Sessiz gelerek gündemden kopmadan olayları ve insanları izleyerek yazılanları ve söylenenleri takip ederek geçirdiğim bu süre zarfında her şeyi daha iyi anlama ve süzgeçten geçirme fırsatım oldu. İzlemek insana çok şey öğretiyormuş. Ben sanıyordum ki başarısızlık durumlarında futbol camiaları kulüpler karışır. Oysa son bir buçuk iki senedir yaşanan ve yaşatılan sürekli başarıya alınan puanlara ve kupalara, ilk 16 sıralamalarına rağmen rağmen bir camia durduk yerde içerinden çözülebiliyor ve karışabiliyormuş. Bir sorumlu ve suçlu aradığından bedel ödetmek istediğimden ya da cezalandıracağımızdan değil. Geçmişin muhasebesine bu saatten sonra yapacak değilim. Ama ben geleceğe bakarken bir adıma karşılık on adım atayım derken önüme çıkarılan ve uğraşmak zorunda bırakıldığım şeylerden artık çok sıkıldım ve yoruldum. 

 

Buradan herkese ama herkese sesleniyorum. Bir Galatasaraylı olarak, Galatasaray sevdalısı olarak ve aşağı olarak bu kulübe 40 yıl hizmet etmiş sadece hocası değil, divan kurulu üyesi olarak Galatasaray'ın bir elamanı olarak tekrar ediyorum.. Galatasaray'ın bir elamanı olarak rahat ve huzurlu çalışacağım. Kişilerle ve olaylarla değil sahayla oyunla futbolcuyla ilgileneceğim. Bir zahmet konsantrasyonumuzun saha dışı olaylarla bölünmediği bir ortam rica ediyorum. Sanıyorum bunu hem ben hem oyuncularım hem gerçek Galatasaraylılar istiyor ve diliyor. Hepimiz insanız hepimiz hata yapabiliriz. Ancak ve ancak hata yapmak insanlara mahsustur. Hatayı tekrar etmek hatalardan beslenmek ve hatta hataların tadını çıkarmak ise kimlere mahsustur siz karar verin. 

 

Bir zahmet insanlara daha fazla zarar vermeden kulüp menfaatlerine ve kulübümüzün geleceğini Galatasaray markasının değerini Avrupa'daki itibarını zedelemeden ağız tadıyla işimize bakalım. İnanın bence herkes işini yapsa daha çok huzurlu oluruz. Sizlerden ricam bana başkan şunu dedi, beriki bunu dedi, sen ne diyorsun gibi sorularla gelmeyin yeterince malzeme olduk. Daha fazla olmayalım. Hatta bir müddet hepimiz mümkünse susalım. Dinlenelim, düşünelim, değerlendirelim. İşimiz maçlarımız inşallah başarılarımız konuşulsun sadece. Çok rica ediyorum. Burada tek tek yaşananlara söylenenlere cevap vermeyeceğim. Bilinki sustuğum için rahat değilim. Değilim ancak düşünmek zorunda olduğum bir takım, bu takımın başarısı söz konusu. Daha fazla fazla buna mani olacak kişilere ve olaylara müsaade etmeyeceğim. Unutmamız gereken önemli bir gerçek var ne teknik direktör ne oyuncular ne yöneticiler, ne başkan, ne de transfer edilen veya edilmesi düşünülen futbolcular Galatasaray'dan büyük değildir. Olamaz da aslolan Galatasaray'dır."