Gandi'den Fethullah Gülen mesajı

Gandi'den Fethullah Gülen mesajı

Kemal Kılıçdaroğlu, Manisa ve İzmir'de partililere seslendi referandumda "hayır" oyu istedi.

 

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir'de Fethullah Gülen'e referandum mesajı gönderdi. Kılıçdaroğlu, "hayır" bildirisi dağıtanların saldırıya uğradığını iddia ederek, "12 Eylül'de 'hayır' oyu vererek tokat atın, okyanus ötesinden de duyulsun." diye konuştu.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun bugünkü miting durakları Manisa ve İzmir'di. İzmir'de coşkulu bir kalabalığa hitap eden Kemal Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

"Recep Bey diyor ki 'Bu anayasa değişikliğini muhalefet lideri meydanlara çıkıp anlatmıyor' diyor. Şimdi kendisine söyledim, defalarca söyledim. Şimdi Gündoğdu Meydanı'ndan sesleniyorum, yüreğin varsa, anayasada haklıysan, yüreğin varsa, adam gibi adamsan, çıkarsın televizyonda karşıma, ne olduğunu ben sana göstermiş olurum. Recep Bey, onun istediği televizyon kanalında, onun istediği gazetecilerle benim karşıma çıkmayı gösterir mi? Ben de biliyorum gösteremez yüreğini. Çünkü karşıma çıkması için bir haklı olması lazım, iki mangal yürek

 

Kılıçdaroğlu, YSK'nın belirlediği kurallar çerçevesinde TRT'de konuşma yaptı, referandumda neden hayır denilmesi gerektiğini 12 maddede özetledi. Kılıçdaroğlu, konuşmasının son bölümünü yargıya ayırdı ve yapılan düzenlemeyle hakim ve savcıların hükümetin memurları haline geleceği uyarısında bulundu:

"12 Eylül günü referanduma evet dersek, tüm hakim ve savcıları iktidarın memurları haline getireceğiz. Yargının siyasallaşmaması için hayır diyoruz. Elimizdeki sınırlı özgürlüğün kıymetini onu kaybetmeden önce bilmek zorundayız. Özgürlüğümüzü kaybedersek onu yeniden kazanmamız çok güç olur. Siyasi görüşlerimizi bir tarafa bırakalım, çocuklarımızın geleceğine sahip çıkalım. Bitaraf olanın bertaraf olma tehlikesi var ise herkesin bir kez daha düşünmesi gerekir. Gelin bu pakete hayır diyelim, daha demokratik bir Türkiye istediğimizi herkese gösterelim."

lazım. Recep Bey'de ikisi de yok.

GÜLEN'E "OKYANUS ÖTESİ" DİYE SESLENDİ

Bugün İstanbul Bahçelievler'de 3 tane genç bayan CHP'li, 'Hayır' bildirisi dağıtıyorlar, AKP'lilerin saldırısına uğruyorlar. Biz güçlendikçe, AKP'nin altından zemin kaydıkça, bunlar şiddetlenecek. Baskılar artacak, baskıyı her alanda yapacaklar. Bakınız Türkiye'de ticaret sanayi odası başkanlarına soruyorlar, diyorlar ki 'Referandumda evet mi, hayır mi diyeceksiniz?' Bir kısmı 'evet' ama çoğu 'hayır' sözünü ağzına almıyor. AKP iktidarında 'hayır' demek suç. 'Hayır' diyene baskı kuruyorlar. İşçilere, memurlara, sade vatandaşa... Ama meraklanmayın 12 Eylül geliyor. İlk tokadı siz atacaksınız. İlk tokadı atın, okyanus ötesinden de duyulsun bu tokat.''

AB'Yİ KINIYORUM

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun Manisa mitinginde söylediklerinden satır başları ise şöyle:

''Biliyorsunuz Recep Bey böyle sıcaklarda miting yaptığı zaman makineler getiriyor, soğuk hava püskürten, gül suyu püskürten. Ama bizim öyle olanaklarımız yok. Size insan Kemal'in yüreğindeki serinliği getirdim ben.

Yedin, yedin doymadın, hala mı doymadın? Recep Bey ne diyordu, 'Ben cumhurbaşkanı atarım, meclis başkanı atarım, vali, kaymakam atarım, emniyet müdürlerini atarım, defterdarları atarım ama hakim atayamıyorum' diyor. Şimdi 'Bana yetki verin' diyor, 'Ben yargıçları da tayin edeceğim' diyor. Buna izin verecek misiniz? Siz izin vermiyorsunuz, bu ülkenin dürüst insanları izin vermiyor. Gönlü demokrasiden yana olanlar izin vermiyor, ama kulakları duymayan AB yetkilileri, 'Ne iyi yapıyorsun' diyor, onları da kınıyoruz buradan.

"BİZ SENİ ASACAĞIZ MI' DİYORUZ?"

Nereye kaçarsa kaçsın, isterse ana babasının memleketine kaçsın, getireceğim hesap soracağım. Beyefendi diyor ki 'Efendim biz Menderes'in kefenini giydik.' Bakın şimdi istismara bakın. Biz 'seni
asacağız' mı diyoruz?
Kefen mefen ayaklarına yatmasın. Mağdur edebiyatı yapmasın. Sen kul hakkı yedin, sana bunun hesabını soracağız.
Demokrasinin olduğu yerde vatandaşın cep telefonu dinlenir mi? Dertlerinizi telefonla anlatın ki Recep Bey'in kulakları büyüktür oradan dinler. Bu Hükümet telekulak hükümetidir unutmayın. Herkesin telefonlarını dinliyorlar. Dinledikten sonra da çıkıp millete anlatıyorlar.

"TELEVİZYONDA KARŞIMA ÇIK"

Defalarca söyledim. Manisa'dan Recep Bey'e sesleniyorum. Kendine güveniyorsan, adam gibi adamsan, yaptığın işin doğru olduğuna inanıyorsan, senin istediğin TV kanalında senin istediğin gazetecilerle, yürekliysen çık karşıma hesaplaşalım.

Bazı sanatçı arkadaşlarımız diyorlar ki, '12 Eylül ürünüydü, biz o nedenle evet diyoruz'. O da 12 Eylül, bu da 12 Eylül, ne fark eder? Sen getiriyorsun. 12 Eylül paşalarından sözde hesap soracakmış. Hesap sorabilirler mi? Hesap soramazlar. Hesap sorsalar, kendilerine muhtıra veren adam var. Çağırsınlar, hesap sorsunlar. Üstün hizmet madalyası verdiler. Altına kurşun geçirmez araba aldılar. Neymiş, hesap soracaklarmış. 'Sen bana muhtıra ver, ben de sana üstün hizmet madalyası vereyim. Darbeyle milleti kandırırız.' Ama artık yok."

Etiketler :