Esad merakla beklenen ulusa sesleniş konuşmasında, sınırdaki Suriyeli askerlerin zulmüne rağmen Türkiye'ye sığınan mültecilere, "Geri dönün, intikam almayacağız" dedi.

Vahşetten askerlerini değil, 'silahlı çeteleri' sorumlu tuttu. Daha önce de verdiği ancak yerine getirmediği reformları sıralarken, yeni bir anayasa ve ağustosta seçim sözü verdi. Esad'ın ülkesindeki şiddete rağmen konuşması sırasında gülmesi ise dikkat çekti.

Mart ayından bu yana muhalif gösterileri kanlı bir şekilde bastıran Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, 3. halka sesleniş konuşmasında "ülkesinde her şey yolundaymış" gibi davrandı. Dünya, 1200 kişinin öldüğü, 10 binden fazla kişinin ülkeden kaçtığı ve 10 bin kişinin gözaltına alındığı bir sırada Esad'ın nasıl bir konuşma yapacağına kilitlendi. Ancak yine beklenen olmadı. 2 ay önceki konuşmasında olduğu gibi yine göstermelik reform vaatlerini sıradı. Esad, önceki reform sözlerini de yerine getirilmemişti.

AKAN 'KAN'DAN YENİ BİR SURİYE
Sınırdaki Suriyeli askerlerin geri dönmek isteyen vatandaşlara ateş açtığı bilgileri gelirken, Esad ise Türkiye'ye giden Suriyelilere dönmeleri çağrısında bulunarak, "Kasabasından göç eden herkesi geri dönmeye çağırıyorum. Bir kentin sakinleri yoksa orası ölü kent sayılır. Devlet Cisr Eş Şuğur'dan göç eden herkese yardım elini uzatacak. Kimi çevreler devletin onlardan intikam alacağını söylüyor, bu doğru değil" dedi. Suriye lideri "Geçmişte dökülen bütün kanlar ve açılan bütün yaralardan yepyeni ve parlak ve Suriye doğacak" diye konuştu.

ONA GÖRE SUÇLULAR "MİKROPLAR"
Esad ayrıca, muhalif gösterileri silahlı çetelere, "mikrop" dediği sabotajcılara mal etti. Adalet Bakanlığından son affın genişletilmesi için çalışmasını isteyeceğini söyleyen Esad, Cisr el-Şuğur'daki silahlı kişilerin gelişmiş silahlar ve iletişim imkanlarını kullanarak bir katliam yaptıklarını da ileri sürdü. Esad, olaylara ilişkin önemli noktalardan birini Selefi grupların oluşturduğunu öne sürdü. Esad, "Barışçıl gösterileri maske olarak kullananlar var" ifadesini kullandı.

TEMEL SORUN 'PSİKOLOJİK'
Siyasi partiler kanunu ile ilgili komisyonun çalışmalarını tamamlayacağını; parlamento seçimlerinin Ağustos'ta yapılacağını, reform paketinin ise Eylül ayında tamamlanacağını söyleyen Esad, bir ay içinde anayasa reform çalışmaları ve tavsiyelerle ilgili komitelerin oluşturulacağını da kaydetti. Suriye'yi bekleyen en büyük tehlikenin ekonominin zayıflaması ya da çökmesi olduğunu savunan Esad, temel sorunun "psikolojik" olduğunu öne sürdü. Esad, yolsuzlukla ilgili mekanizmaların belirlendiğini, ulusal diyalog komitesi oluşturulduğunu, Kürtlere kimlik verilmesini öngören kanun çerçevesinde 36 bin kişinin başvuruda bulunduğunu bildirdi.

Halkı kan ağlarken güldü
Şam Üniversitesi'nde canlı yayımlanan konuşmasında Esad'ın zaman zaman kahkahalara varan gülüşü ve kendinden emin bir görüntü sergilemesi dikkat çekti. O halka seslenirken, Türkiye'ye sığınan 10 bini aşkın Suriyeli ise hayatta kalma mücadelesi veriyordu. Suriye'de ise Esad'ın konuşmasından memnun olmayan halk sokaklara döküldü. İrbin kentinde 300 protestocu, "Katillerle diyalog yok" sloganları attı. Muhalifler, Esad'ın konuşmasından sonra, rejim değişikliğini içermeyen her türlü diyaloğu "yararsız" diye niteleyerek, "devrimin" sürdürülmesi çağrısı yaptı.

Mahir'e toz kondurmadı
Sözlerinin başında, uzun süredir konuşma yapmamasının çeşitli dedikodulara neden olduğunu söyleyen Beşşar Esad, "Ben ve ailemle ilgili bütün dedikodular gerçek dışıdır" dedi. "Suriye'nin zor günlerden geçtiğini" anlatan Esad, "Güvenlik ve istikrarımızdan büyük bir bedel ödedik. Halkın protesto gösterilerinin yanısıra silahlı grupların öldürme ve anarşik olayları da oldu. Bu olaylar sırasında vatandaşlardan, polisten ve güvenlik güçlerinden birçok şehit verdik. Bizim tek seçeneğimiz geleceğe bakmaktır. Geleceği olaylar değil biz şekillendireceğiz" diye konuştu. Esad'ın 'toz kondurmadığı' kardeşi Mahir Esad'a bağlı birliklerin, başta Cisr el-Şuğur olmak üzere Türkiye sınırındaki operasyonları yürüttüğü belirtiliyor. 'Hayalet kent'e dönen Cisr el-Şuğur dümdüz edilirken, "muhaberat"ın Türkiye sınırına ilerleyişi ise hızla devam ediyor. Son olarak sınırdaki 4 kasabanın daha ele geçirildiği belirtiliyor.