İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği’nin (İDSB) organize ettiği “Uluslar arası Yaşayan Filistin Sempozyumu” İstanbul’da başladı. Dün başlayan ve bugün devam edecek olan sempozyuma İDSB’ye bağlı 40 ülkeden 150’den fazla sivil toplum kuruluşunun temsilcisinin yanı sıra, birçok ülkeden yazar, parlamenter, gazeteci ve insan hakları aktivisti katıldı.

KATILIMCILARDAN BAZILARININ İSİMLERİ ŞÖYLE
İstanbul Grand Cevahir Otel’de dün başlayan ve bugün sona erecek olan sempozyuma  katılan bazı katılımcıların isimleri şöyle: Prof. Dr. Muhammed Şarkavi (Suudi Arabistan), Prof. Dr. Samir Kantakcı (Norveç), Doç. Dr. Ferhan Mücahit Çak (Katar), Doç. Dr. Berdal Aral (Türkiye), Ahmed Azzam Abdurrahman (Malezya), Prof. Dr. Hale Hassani (Cezayir), Prof. Dr. Cemile Şanti (Filistin), Mahmud Halid el Hanefi (Lübnan), Rashaad Yaqoob (İngiltere), Muhammed Naim Akbik (Suriye), Tevfik Cebbarin (Kudüs), Ahmet Varol (Türkiye), Mustafa Özcan (Türkiye), Hüsnü Mahalli (Türkiye), Ali Ebu Nimah (ABD), Dr. Enver Ebu Taha (Suriye), Prof. Dr. Ali Gatit (Mısır), Hasan Mahmud Ebu Heniyye (Ürdün), Dr. Azzam Tamimi (İngiltere), Aytunç Altındal (Türkiye), Hassan Abu Nimah (Ürdün), Dr. Gulam Nabi Fai (ABD), Abdulmecit Ağbariye (Kudüs), Prof. Dr. M. Lütfullah Karaman (Türkiye), Prof. Dr. Ş. Tufan Buzpınar (Türkiye), Ahmed Cebbarin (Kudüs), Prof. Dr. Ahmet Ağırakça (Türkiye), Raid Salah (48 Toprakları İslami Hareket Lideri), Muhammed Nezzal (HAMAS Temsilcisi), Haris ed Dari (Irak Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri)

KUR’AN-I KERİM TİLAVETİYLE BAŞLADI
Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan sempozyumun açılış konuşmalarında Filistin’de süren işgal ve soykırımın bir an önce durdurulması için İslam dünyasının harekete geçmesi istendi. Sempozyumun açılış konuşmasını yapan İDSB Genel Sekreteri Necmi Sadıkoğlu, son yüzyılın en büyük sorununun Filistin meselesi olduğunu belirterek, Filistin’in sadece Filistinlilerin ve Arapların değil, tüm Müslümanların davası olduğuna vurgu yaptı.

İSLAM’IN DİRİLİŞ YILLARI…
Filistin davasının İslam dünyası ve Ortadoğu için hayati bir öneme sahip olduğunu kaydeden Sadıkoğlu, “Bizler, Gazze halkının kahramanca mücadelesini ve İsrail işgal devletinin terörünü yeniden masaya yatırmamız lazım. Hür ve bağımsız bir Filistin kuruluncaya adar, Filistinli mülteciler evlerine dönünceye kadar bu tür çalışmalarımız devam edecektir. Önümüzdeki yıllar İslam dünyasının diriliş yılları olacaktır” dedi.
Sadıkoğlu şöyle konuştu: İsrail’in uluslar arası hukuku ve insan haklarını umursamadan uyguladığı güç politikası karşısında sessiz kalan, onu durdurabilecek imkana sahip olmalarına rağmen İsrail’in yaptıklarına bir şekilde göz yuman ya da İsrail’e destek veren uluslar arası istemin aktörlerine karşı yapmamız gereken bazı şeyler var. İslam dünyası olarak yapmamız gereken en önemli şey, en az İsrail ve ona arka çıkan ülkeler kadar güçlü olabilmektir” dedi.

FİLİSTİN KONUSUNDA SUSMAK HARAMDIR…
Sempozyumda bir konuşma yapan 48 Toprakları İslam Hareketi lideri Raid Salah, Müslümanların tarihi bir sürecin eşiğinde olduğunu belirterek, “Bu tarihi süreçte Kudüs kalacak mı kalmayacak mı, İsrail başarılı olacak mı olmayacak mı?, Filistinliler aç bırakılacak mı bırakılmayacak mı?, Filistinliler topraklarından kovulacak mı kovulmayacak mı? İşte bunlar konuşulması gereken önümüzdeki zor konulardır. Bu sorular karşısında susmak, kaçmak en büyük günahtır, haramdır. Ben sizinle bir daha karşılaşabilir miyim bilmiyorum. Bu önümüzdeki aylar tarihi olaylara gebedir. Bugün öyle bir karşı karşıya olduğumuz İsrail hükümeti, nükleer bombalarla, saldırılarla dünyayı tehdit ediyor” dedi.

SULTAN ABDÜLHAMİT ÜMMET İÇİN SİYONİSTLERİ HUZURUNDAN KOVDU
“İsrail Filistin davasının unutulacağını zannediyorsa, büyük bir ahmaklık yapıyordur” diyen Salah, Sultan Abdülhamit’in Siyonistlere verdiği mesajı anlattı. Salah, “Siyonistler Sultan Abdülhamit’ten toprak talep ettiğinde o, bu topraklar atalarımın kanıyla alında ve benim değil ümmetin topraklarıdır diyerek, Siyonist Theodor Herlz’i kovmuştur huzurundan. Ama Sultan Abdülhamit Herlz’i kovarken, bunu kendi adına değil, ümmet adına kovmuştur. Sultan Abdülhamit tahttan indirileceğini bildiği halde bu toprakları vermemiştir. Bugün aynı şekilde İslam ülkelerinin liderleri de Sultan Abdülhamit gibi davranmadığı sürece bu davayı kazanamayacaklardır” şeklinde konuştu.

“SİYONİSTLER 1 MİLYON 200 BİN TABUT HAZIRLASIN”
Filistin davası için artık iyi laflar konuşmak yerine harekete geçilmesi gerektiğine vurgu yapan Salah, “Her kim Ahiret gününe inanıyorsa, doğruyu söylesin. Gün gönül alma sırası değil. Filistin bugün ateş altında. Filistin sorununun çözülmesi için 5 milyondan fazla olan Filistinli’nin tekrar topraklarına dönmesi gerekir. Bugün 48 topraklarında 1 milyon 200 bin Filistinli yaşıyor. Siyonistler onları da göçe zorluyor ama şunu bilsinler ki, bunun için 1 milyon 200 tabut hazırlamaları gerekir. Bizim ancak tabutumuz oradan çıkar. Şimdi de Siyonizm’e bağlılık yemini etmeyenleri hapse koyacaklar. Allah’a yemin ederim ki, asla böyle bir şey yapmam. Biz hapisten korkmuyoruz. Biz sadece Allah’tan korkuyoruz. Siyonist proje Türkiye’den bitirilecektir” diyen Salah, “Mescid-i Aksa’da yeniden ezanlar okunacak. Bilal-i Habeş’in okuduğu o ezan yeniden okunacak. Siyonist proje hiçbir şekilde başarılı olamayacaktır” şeklinde konuştu.

HAMAS TEMSİLCİSİ: BİZLER SİZLER İÇİN DİRENİYORUZ
Sempozyuma katılan Filistin’in en büyük gruplarından HAMAS temsilcisi Muhammed Nezzal, İsrail’in Filistin direnişini kıramadığını ve bunun en açık örneğinin de 2006 ve 2009’daki Gazze’ye yapılan saldırılarda görüldüğünü belirterek, “Bizler bugün bir duruş sergilemek durumundayız.  Yahudiler Siyonist devleti Yahudi devleti olarak adlandırıp, Yahudi olmayan herkesi topraklarımızdan atmak istiyor. Ama bizler hem sizin adınıza hem de kendi adımıza topraklarımızı koruyoruz. Sultan Abdülhamit’in başlattığı İslami hareketlere ihtiyaç var bugün ve bugünkü konferans da Filistin için hayırlara vesile olacaktır” dedi.

YARAR: MÜSLÜMANLAR ÖZ ELEŞTİRİDE BULUNMALI
Sempozyumda konuşan MÜSİAD eski Başkanı ve Filistin Dayanışma Platformu Başkanı Erol Yarar, İslam dünyasının kendi gücünün farkında olmadığını belirterek, Müslümanların kendilerine öz eleştiride bulunması gerektiğini söyledi. Dünyada 1,5 milyar Müslüman olmasına rağmen, 18 milyon nüfuslu Yahudi ile baş edememesinin sebebinin Müslümanların kendi kaynak ve imkanlarını kullanamamasından kaynaklandığını belirten Yarar, Mescid-i Nebevi’de şahit olduğu bir olayı anlattı. Yarar, “Kaldığım otelde satılan ürünlere baktım hepsi İsrail’i destekleyen firmalar. Bizler önce içimizdeki bu işgali temizlemeliyiz” dedi.

FİLİSTİN BÜYÜKELÇİSİ:  TÜRKİYE, FİLİSTİN İÇİN BÜYÜK BİR FIRSATTIR
Filistin Büyükelçisi Nebil Maruf konuşmasında, 1948’den beri devam eden işgale rağmen direnişin devam ettiğini kaydederek, “Bu savaş İsrail’in gücü ya da Filistin’in güçsüzlüğü ile ilgili değil. Uluslar arası güçler Filistin’in zafere ulaşmasının önündeki en büyük engeldir. Biz barışı da denedik ama karşılığında sadece utanç ve ümitsizlik gördük. Batı Şeria’da hala devam Yahudi yerleşkeleri var. Filistin’in onuruna kavuşması için Filistinlilerin geri dönmesi lazım. Ulusal ittifakımızı sağlamak için Filistinli grupların ulusal birliktelik sağlaması lazım. Filistin halkı için yaptıklarından dolayı Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür etmek istiyorum. Türkiye, Filistin davası için büyük bir fırsattır” şeklinde konuştu.

ED DARİ: OSMANLI GİBİ OSMANLI’NIN TORUNLARI DA FİLİSTİN İÇİN MÜCADELE EDİYOR
Sempozyumda konuşan Irak Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Şeyh Haris ed Dari de, Filistin’İ şanlı Osmanlı’nın savunduğunu ve bugün aynı şekilde Osmanlı’nın torunları olan Türklerin de aynı davayı yürüttüklerini kaydederek, “Filistin davası hiçbir zaman akıllarımızdan çıkmayacaktır. Siyonistler Mescid-i Aksa için komplolar yürütüyor. Ama bu onların sonu olacaktır. Siyonistlerin vahşeti Müslümanların nefretini kazanıyor. İsrailliler bugün Kudüs’ün altını kazıyorlar ama şunu bilsinler ki kendi mezarlarını kazıdıklarının farkında değiller” dedi.

ASLAN: HAMAS KABUL EDİLMEDİKÇE SORUN ÇÖZÜLMEZ
TBMM Filistin Dostluk Grubu Başkanı Zeyit Aslan da Gazze’de yaşanan vahşete ABD ve Avrupa’nın sessiz kaldığını hatırlatarak, “İsrail’in devlet terörünü orantısız güç olarak lanse etseler de orada bir soykırım yaşanmıştır. Filistinli gruplar birlikte hareket etmeli bu soykırıma karşı. Bunun için de son seçimlerde birinci parti olan HAMAS kabul edilmedikçe, Filistin sorununa da katkı sağlanamaz” şeklinde konuştu.

AWAWDE: DÜNYA BARIŞI FİLİSTİN’E BAĞLI
İslam Konferansı Teşkilatı Filistin Masası Şefi Shaher Awawde ise Müslümanların ilk kıblelerini savunma mecburiyetinde olduğunu ifade ederek, Kudüs’ün tarihte karşılaşmış olduğu en büyük tehditle karşı karşıya olduğunu söyledi. Awawde, “İsrail’in saldırıları tehlikeli bir boyut kazanmıştır. Irkçı yüzünü gösteren İsrail, Kudüs’te Arap ve İslam kültürünü yok etmeye çalışıyor. Filistin davası zor bir virajdan geçiyor. İslam dünyası büyük imkanlara; stratejik imkanlara sahip ama bunlara fiiliyata geçiremiyor. Dünyada barış isteniyorsa, önce Filistin davası çözülmeli” şeklinde konuştu.