Eşi ve iki çocuğuyla birlikte oturdukları evin enkaz haline gelmesine rağmen küçük sıyrıklarla depremi atlatan Akar, "Enkazdan ailemle sağ salim çıkmam üzerine o an karar verdim. Bundan sonraki hayatımı dertli insanlara adamaya söz verdim." dedi.

En sıkıntılı insanların kanser hastaları olduğunu gören Akar, 2000 yılında birkaç arkadaşıyla lösemili çocuklar ve ailelerine destek için Sakarya Lösemili Çocuklar Derneği kurdu. Daha sonra hizmet alanını genişleterek kanserli hastalara destek olmak için derneği Kanser Hastaları Derneği şekline dönüştürdü. Nihal Akar, bugün derneğe üye 450'ye yakın lösemi ve kanser hastasına destek olmaya çalışıyor. Akar, şöyle dedi:

"Depremden önce ev hanımıydım. Ara sıra okul derneklerinde görev yapardım. Öyle sıradan bir hayatım vardı, ancak depremden sonra tamamen değişti" diyen Akar, o gün bu gündür hiç durmadan kanser hastalarının sıkıntılarına ortak olmaya çalışıyor.

Derneğe kayıtlı hastaların neredeyse tamamının sosyal güvenceden yoksun olması sebebiyle çok sayıda hastayı dernek imkanları ve girişimleri ile tedavi ettiren Akar, zaman zaman kanser hastalarının evine giderek moral ziyaretinde de bulunuyor.

Nihal Akar, hayatın anlamını ve şükrünü depremden sonra anladığını belirterek, "Çok sevdiğim bir arkadaşımı depremde kaybettim. Depremden önceki hayatımla, şimdiki hayatım bambaşka. Kanser hastaları hem maddi, hem manen ve hem de bedenen çok zorlu, uzun ve sıkıntılı bir süreç yaşıyor. Onların acılarına ortak olmak, tedavilerinde yardımcı olmak ve onlarla birlikte olmak her şeye değer. Hayatın gerçek anlamını öğrendim. Onlarla birlikte olmaktan huzur duyuyorum." ifadelerini kullandı.

Cihan