Arapça yayımlanan Kuds ül Arabi gazetesi Wikileaks'i susturmak adına Julien Assange'yi konu ile ilgisi olmayan bir suçtan tutuklayıp susturmayı hedefleyen Amerika'nın bu işi bu kadar kolay temizleyemeyeceğini yazdı. İşte o haber

WikiLeaks’in kurucusu Julian Assange’ın Interpol’ün talebi üzerine Britanya polisince tutuklanması, demokratik değerlerin emniyet sübabı ve hatta en belirgin ayağı olarak görülen basın ve ifade özgürlüğüne ağır bir darbe vurdu. Amerikan Dışişleri’nin belgelerini yayımlayarak dünyayı sarsan Assange, İsveç’te bir mahkeme tarafından iki kadına tecavüz etmekle suçlanıyor. Kendisi bu iddiayı yalanlıyor.

Komplo yanlısı değiliz

Kefaletle serbest kalması talebini reddeden ve İsveç’e teslim edilmesinin yollarını araştıran Britanya mahkemesinin yaklaşımı da bu tutuklamanın ardında siyasi sebepler olduğunu dillendiren yaygın bakış açısını doğruladı.
Biz komplo teorisi yanlısı değiliz ve Britanya yargısının bağımsızlığından kesinlikle şüphe etmiyoruz, ancak tecavüz suçlamasının Amerikan Dışişleri Bakanlığı’nın çok sayıda müttefikle ilişkilerini ifşa eden bu cesur gazeteciyi cezalandırma amaçlı bir uydurma olmasını da uzak bir ihtimal olarak görmüyoruz.
Britanya’daki medya kuruluşlarının istenen kefaletin ödenmesi için birkaç saatte milyonlarca sterlin toplayarak sergilediği büyük sevgi, demokratik toplumların gerçeği savunan güçlü medya araçlarına muhtaç olduğunu teyit etti.
Assange’ı İsveç’te tecavüzle suçlayanlar, bu kovuşturmanın WikiLeaks’le ve belgelerin yayımlanmasıyla ilgisi olmadığını ifade ediyor. Fakat bu savunma ancak saf insanları ikna eder, zira sırlarını ifşa ettiği ABD ve birçok başka ülkede maruz kaldığı yoğun kampanyaların gölgesinde, Assange ve sitesi arasında bir ayrım yapmak zor. Zira ABD yönetimi Amerikan büyükelçilerinin yazışmalarını içeren yaklaşık 250 bin belgeyi yayımlamasının ardından Assange’ı birçok kez kovuşturmakla tehdit etmişti.

Casusluk iddiası ciddi

Bu belgeler ABD’yi büyük sıkıntıya soktu. Özellikle de ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ın, Amerikan istihbaratından BM Genel Sekreteri, ileri gelen BM yetkilileri ve diğer ülkelerin BM daimi temsilcileriyle ilgili casusluk yapılmasını istediğini ortaya çıkaran belge...
Süper devletten gelen tehditlerin, İsviçre’deki hesabının kapatılmasının ve kendisinin yalanladığı tecavüz suçlamasıyla kovuşturulmasının gölgesinde, Assange’ın kellesinin istendiği kesin. Aynı şekilde, cesareti ve mesleki duruş açısından medyada sağlam bir yer bulan WikiLeaks’in de kellesi isteniyor.

Tarihi bir an

WikiLeaks’in kurucusunun tutuklandığına dair haberin yayılması nın ardından birçok Arap ülkesinin de zevkten dört köşe olduğu şüphesiz. Özellikle de bu hükümetlerin ABD’yi, İran’ı vurmaya teşvik ettiği su yüzüne çıkmışken... Fakat bu sevinç uzun süremeyebilir. Zira güvenilir bir yerde duran ve her an yayımlanabilecek olan binlerce belge daha var. Bunların bazıları dünyanın dört bir yanındaki Amerikan uşaklarının isimlerini ve Amerikan savaşlarıyla hegemonyasına sundukları hizmetleri içeriyor.
Assange’ın tutuklanmasını kınadığımız gibi, WikiLeaks’in kapatılması ve doğru bilgilerin okuyucuya ulaştırılmasını önleme amaçlı komploları da kınıyoruz. Bugünden sonra tarihte, WikiLeaks öncesi ve sonrası olarak iki dönemi hatırlayacağız. WikiLeaks öncesi dünyada ikiyüzlü, saptırıcı, gerçekleri engelleyen ve çifte standarda dayalı yöntemler vardı. WikiLeaks sonrasındaysa karanlık ve kapalı odaların aydınlatılması, komploların ifşa edilmesi ve ifade özgürlüğünün teyit edilmesi var. Onlar elçiyi ve mesajı öldürmek istiyor...