Kürt aydın Musa Anter’i katleden tetikçi Hamit Yıldırım 20 yıl sonra gözaltına alındı. JİTEM itirafçısı Abdülkadir Aygan’ın anlatımlarından ve Hamit Yıldırım’ı eski fotoğraflarından teşhis etmesi üzerine Musa Anter cinayeti dosyasını raftan indirdi.

ATİLA ALTUNTAŞ/STOCKHOLM

Yıldırım ile birlikte cinayeti ortak olan ve bizzat azmettiren yetkililerden de hesap sorulması gerektiğini ifade eden  JİTEM itirafçısı Abdülkadir Aygan, Cinayet günü Jandarma Genel Komutanlığı-İstihbarat Başkanlığı’nda görev Ali Ozansoy, JİTEM Gruplar komutanı Binbaşı Cem Ersever, Abdullah Öcalan’ın eski kuryesi Neval Boz, PKK itirafçısı-Sivil memur Mustafa Deniz, Yeşil lakaplı Mahmut Yıldırım ve PKK eski grup sorumlularından Cemil Işık’ın (HOGİR) bir araya gelemsinin tesadüf olmadığını belirtti. Cem Ersever’in hayatı boyunca Yeşil’den nefret ettiğini kaydeden Aygan, cinayet günü ikisinin aynı eylemde bir araya gelmesini, Ersever’in komutanlarından aldığı emir olduğunu iddia etti.

Cinayet’ten önce Musa Anter’le bir görüşme ayarlayan PKK eski grup sorumlularından Cemil Işık (HOGİR) olaydan sonra Yeşil’in koruması altında kaldığını söyleyen Aygan, Cemil Işık’ın, ev kirası ve masrafları o dönem Mehmet Ağar’ın bilgisi dahilinde DYP’li Elazığ İl yöneticileri tarafından karşılandığını iddia etti.

Bir süre sonra Hogir kod isimli Cemil Işık’ın yurtdışına kaçırıldığını ifade eden Aygan, ‘’Musa Anter’in kanı üzerinden propaganda yapan, rant sağlayan PKK; Hogir’i sağ ele geçirip sorgulayabileceği halde, bunu yapmadı. Öldürerek susturdu’’şeklinde konuştu.

Musa Anter’i öldüren ve Orhan Miroğlu’nu ağır yaralayan katilin ‘’Şırnaklı Hamit ‘’adıyla bilinen Hamit Yıldırım(Şırnak-Kumçatı’lı)’ın yaşadığının bilinmesine rağmen dokunulmadığını belirten Aygan, 2010 yılında İsveç makamları aracılığıyla teşhis etmem için gönderilen fotoğraflar niçin bilinçli olarak seçildi? 80-90 kiloluk adamların, kör ve topalların fotoğrafını bana teşhis için göndermişlerdi. Hamit’in cinayet dönemindeki gerçek fotoğrafıbilerek gönderilmedi’’ diye konuştu.

AYGAN CİNAYET GÜNÜ NELER OLDUĞUNU ANLATTI

JİTEM itirafçısı Abdülkadir Aygan 20 yıl önce meydana gelen Kürt aydın Musa Anter suikastını tüm detayları ile anlattı:

''20 Eylül 1992 günü Ankara’dan JİTEM Gruplar komutanıBinbaşı Cem Ersever, A.Öcalan’ın eski kuryesi Neval Boz, PKK itirafçısı-Sivil memur Mustafa Deniz bir araba ile Diyarbakır’a geldiler. Ayrıca Yeşil lakaplıMahmut Yıldırım, Hogir ve Şırnaklı Hamit’ de Land Rower ile Saraykapıda bulunan JİTEM Grup Komutanlığına geldiler.

Cem Ersever ve Neval Boz ‘’Adıyaman’daki Nemrut dağı çevresindeki terörist grupların telsiz konuşmalarını tespit etmek için’’ Diyarbakır’dan ayrılacaklarını söyleyip gittiler. (fakat,gerçekten Diyarbakır’ı terk ettiler mi bilmiyorum)

Mesai bitimine doğru, komutanımız olan(Grup komutanına vekalet eden Tim komutanı )Savaş Gevrekçi bana ve Ali Ozansoy’a(aslında ilk başlarda Ali Ozansoy bizimle birlikte JİTEM de memur olarak çalışıyordu. Fakat sonradan J.Asayiş K.lığı emrine verilmişti. Musa Anter cinayeti günü onu da bizim yanımıza gönderdiler) ‘’mesaiden sonra eve gitmeyin Yeşil ile işiniz var’’ .Bana hitaben de ;’’sen Hogir’in yanında olacaksın, polis filan Hogir’i almaya çalışırsa müdahale edecek ve bana haber vereceksin’’ diye de talimat verdi. Ali Ozansoy ise, JİTEM Diyarbakır Timindeki ana telsizin başında bekleyecekti. Yeşil ile telsiz irtibatıkuracaktı.

Akşama doğru Yeşil ve Hogir, Şırnaklı Hamit’i Musa Anter’in kaldığı otele gönderdiler.

İlk gidişinde Hamit Musa Anter ile temas kuramamış ve onu otelden çıkaramamıştı.

Sonra telefonla otel ile temas kurdular ve Şırnaklı Hamit’i otele gönderdiler.Musa Anter’i otelden aldıktan sonra Silvan yolundaki eski peşmerge evlerinin karşısındaki araziye getirmesi için Hamit’e talimat verdiler.

Şırnaklı Hamit JİTEM den Musa Anter’i almak üzere otele gidince, Yeşil, bizi(Ben-Aziz Turan, Hogir-Cemil Işık ve Mustafa Deniz’i Land Rowere alarak Silvan yoluna sürdü.

Seyrantepe ve peşmerge evlerini geçince sağ taraftaki boş arazide beni ve Hogiri arabadan indirdi. Orada beklememizi söyledi. Kendisi ve Mustafa Deniz ise biraz ilerdeki tepelikte bekleyeceklerdi.

Bende , JİTEM’in verdiği zimmetli Astra tabanca vardı.Hogir de ise bir kaleşnikof(AK-47) vardı. Yol kenarındaki arazide otların arkasına kendimizi gizleyerek beklemeye başladık. Aradan yarım saat, 45 dakika geçmesine rağmen Şırnaklı Hamit ve Musa Anter gelmeyince huzursuz olmaya başladık. Polis devriyeleriyle sorun yaşamamak için, tepede bekleyen Yeşil ve Mustafa Deniz’in yanına gittik. Onlar da durumdan kuşkulanmışlardı. Yeşilde telsiz vardı ve polis kanalını dinlemeye almıştı.Aradan on-onbeş dakika geçince seyrantepe semtinde siren sesleri ve tepe ışıklıaraçların hareketini gördük-duyduk. Polis telsizinden de ‘’bir kişi x oldu’’anonsunu duyunca, bu işte bir terslik olduğunu anladık ve Land Rower’e (aracıYeşil kullanıyordu)binerek Saraykapı’daki JİTEM karargahına gittik. Ana telsiz başındaki Ali Ozansoy bize’’galiba Hamit, Musa’yı vurmuş’’ diye söyledi. Beklemeye başladık. Aradan yarım saat veya 40 dakika geçtikten sonra ŞırnaklıHamit yanımıza geldi. Yeşil ve Hogir, Şırnaklı Hamit’e ne olduğunu sorunca Hamit;’’Önce yanlışlıkla Ergani yoluna taksiyle gittik, yanlış gittiğimizi anlayınca geri döndük,yolda huzursuzdandılar. Yanında yeğeni de vardı. Yanınıza getiremeyeceğimi anlayınca taksiden indirip sokak arasına götürdüm ve öldürdüm.’’ Diye cevap verdi. Yeşil cinayette kurulan tabancayı sorunca’,Hamit’’ kaçarken sokaktaki bir çöp tenekesine attım’’ dedi.

Hogir, Yeşil ve cinayeti işleyen Şırnaklı Hamit arasında geçen bu konuşmalardan sonra ben ve Ali Ozansoy evimize gittik. Diğerlerinin nereye gittiklerini biliyorum.''. ''''