Eylemciler, kentin merkezindeki Hyde Park'tan ABD'nin Londra Büyükelçiliğine doğru yürüyüşe geçmek için sabah erken saatlerde toplandı.

Filistin Dayanışma Kampanyası, Savaşı Durdur Koalisyonu ve El Aksa'nın Dostları gibi sivil toplum örgütlerinin çağrısıyla toplanan on binlerce kişi, polisin aldığı yoğun güvenlik önlemleri altında yerel saatle 12.30'da yürüyüşe geçti.

"Şimdi ateşkes", "Nehirden denize Filistin özgür olacak" ve "Özgür Filistin" sloganları atan eylemciler, Başbakan Rishi Sunak'ın "Gazze eylemlerinin marjinal grupların eline geçtiği" yönündeki açıklamalarına da tepki gösterdi.

Eylem için Manchester'dan gelen Chris Roberts, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kamuoyunun yürüyüşleri desteklediğini belirtti.

Roberts, yürüyüşleri "Nefret yürüyüşü" olarak niteleyen eski İçişleri Bakanı Suella Braverman'ın görevden ayrılmasında da halkın baskısının etkili olduğunu söyledi.

Halkın devam eden baskısının hükümetin pozisyonunu küçük de olsa değiştirdiğini vurgulayan Roberts, "Protestolar olmasaydı bir adım bile değişmezdi." dedi.

"Bu yürüyüş bir nefret yürüyüşü değil"

Soy ismini vermek istemeyen Fay isimli eylemci ise ateşkes ve iki devletli çözüm sağlanana kadar yürüyüşlerin sürmesi gerektiğini savundu.

İngiliz hükümetinin Filistinlilerin haklarını görmezden gelmesinin şok edici olduğunu kaydeden Fay, Başbakan Rishi Sunak'ın "Filistin'e destek eylemlerinin marjinal grupların eline geçtiği" iddiasını reddetti.

Fay, "Burada kimse militan değil. Eylemcilerin antisemitik olduğunu söylüyor. Ben antisemitik değilim. Holokost'u kabul ediyorum. Bu yürüyüş bir nefret yürüyüşü değil. Burada Yahudiler var. Bütün mesele, Filistin halkının uğradığı İsrail baskısı." ifadesini kullandı.

Eylemci Tony Thonecren de birçok yürüyüşe katıldığının altını çizerek, "Yürüyüşler daha da güçlü hale geliyor. Hükümet ve muhalefet partileri yürüyüşleri engellemek için gürültü koparıyorlar. Bunu yapıyorlar çünkü yürüyüşler çok anlamlı hale geliyor." dedi.

Thonecren, İngiltere yönetiminin, görüş ayrılıklarını her zaman yok etmek istediğini kaydederek, "Eski İçişleri Bakanı bu yürüyüşlerin nefret yürüyüşü olduğunu söyledi. Benim burada gördüğüm ise bu yürüyüşler sevgi, dayanışma ve insanlıktan doğdu." diye konuştu.

Londra Polisi 11 farklı etkinlik için teyakkuzda

Öte yandan Londra Metropolitan Polisi, kentte bugün gerçekleştirilecek 11 farklı etkinlik için yoğun güvenlik önlemi aldığını açıkladı.

Açıklamada, ekimden beri düzenlenen Filistin'le dayanışma eylemlerinin 32,3 milyon sterline (Yaklaşık 1,3 milyar lira) mal olduğu ifade edilirken, 35 binin üzerinde polisin vardiyasında değişiklik yapıldığı kaydedildi.

Polis, bugün çevre illerden destek alındığını ve bu kapsamda 5 bin 200 polisin izinlerinin de iptal edildiğini duyurdu.

Bosna Hersek'te protestolar

Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna'da da toplanan yüzlerce kişi, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını protesto etti.

Bosna Hersekliler, başkent Saraybosna'da bulunan Başçarşı'daki sebil çeşmesi önünde ellerinde Filistin bayraklarıyla toplandı.

Başçarşı'dan başlayarak Ferhadiye Caddesi istikametine doğru yürüyen göstericiler, "soykırımı durdurun" ve "Filistin'e özgürlük" yazılı pankartlar taşıdı.

"İsrail terörizmi durdurulsun" şeklinde slogan da atan göstericiler, İsrail'e destek veren ABD'ye de tepki gösterdi.

Organizatörlerden Safija Tadefi, gazetecilere yaptığı açıklamada şunları ifade etti:

"Filistin'e yapılan baskıya karşı sesimizi yükseltiyoruz. Filistin halkının yanındayız, Gazze halkına karşı devam eden soykırımı, eğitim, sağlık kurumlarının vurulmasını, sağlık çalışanlarının öldürülmesini kınadığımızı göstermek için buradayız. Bosna Hersek halkı, Filistin halkının yanındadır."