Masonluk ayağa düştü

Masonluk ayağa düştü

Gazeteci Yazar Gökçen Göksal’dan Masonluk üzerine çarpıcı değerlendirmeler geldi. “Masonluk hiç bu kadar ayağa düşmemişti” İşte O Makale:

“Dul Kadının Oğulları” ve Masonluk

Uzun bir aradan sonra yeniden yayın masasındayım. "On Air" ışığı bir kez daha yanıyor. 2007 yılında Marmara FM Genel Yayın Yönetmeni Esra Elönü, Marmara FM'de program yapmam için telkinde bulunmuş, işlerimin yoğunluğu nedeniyle bu teklifi geri çevirmek zorunda kalmıştım. Ne yalan söyleyeyim hayli üzülmüştüm.

Kısa bir süre önce Sayın Elönü'den benzer bir teklif aldım. Elönü, Türkiye'de ve dünyada yaşanan sıcak gelişmeleri masaya yatırarak, Türkiye'deki algısal boşluğu bir nebze olsun doldurmamızı istiyordu. Hiç tereddüt etmeden evet dedim. İyi ki de demişim. Yaklaşık bir aydır Marmara FM'de, çok güzel bir ekiple Salı günleri saat 20.00'de "Dünya Haritası" programını yapıyoruz. Canlı telefon bağlantılarıyla stüdyomuza konuk olan misafirlerimiz, gündemde öne çıkan konuları bizler için değerlendiriyorlar. ABD'den Afganistan'dan dünyanın her yerine canlı bağlantı yapıyoruz. Konun uzmanlarına soruyor, soru işaretlerini aydınlatmaya çalışıyoruz.

İşte bu soru işaretlerinden birini aydınlatmak için programımıza katılan konuklarımızdan biri de TBMM'deki Masonik işaretleri gündeme getiren Gazeteci-Yazar Mustafa Yılmaz'dı. Hiç istisnasız Masonluk Türkiye'de en ilgi çeken konuların başında geliyor. Bundan dolayı Masonluk hakkında, yalan yanlış, yerli yersiz yazılmış çok sayıda kitap var. Bunların büyük bir kısmı bilgi kirliliği oluşturmaktan başka bir işe yaramıyor. Yazılan kitapların çoğu da içerden değil dışardan kimselerin yazdıkları eserler. Kulaktan dolma, çok fazla gerçeği yansıtmayan spekülatif şeyler. Mustafa Yılmaz 'Dul Kadının Oğulları' kitabında alışılmışın dışına çıkmış. Ya da ben o izlenimi edindim. Bunları da kendisiyle paylaştım.

'Dul Kadının Oğulları'nda benim dikkatimi çeken en önemli husus taraflı olmaması. Mustafa Yılmaz konuya elinden geldiği kadar objektif yaklaşmaya çalışmış. Tabi bir de muhataplarıyla görüşerek yazmış kitabını. Yılmaz, Masonluk konusunda verdiği bilgilerin birçoğu ekseriyetle kabul gören doneler. Kendisinin bizzat Loca'ya gidip Mason üyelerle görüşmesi de kitaba ayrı bir hava katmış. Bir diğer önemli nokta ise Yılmaz'ın kitabı yazarken akademik bir dili tercih etmemesi. Bu tercih, kitabı sürükleyici bir hale getirmiş.

Dan Brown tadında bir kitap çıkmış ortaya. Kitap sadece Masonları işlemiyor aynı zamanda gizli tarikatlar, komplo teorileri, gnostik oluşumları da mercek altına alıyor. Kitabın her sayfasını çevirirken ayrı bir heyecan duydum ve şaşırdım. Mevcut konulara ilişkin araştırmalar yapan biri olarak Yılmaz'ın paylaştığı bilgiler hayli ilginç. Yılmaz, tarihe bir ayna tutmuş ve aynasından yansıyanları yazmış.

Bütün bunları Yılmaz'ı konuk ettiğim programda da kendisine de söyledim. Programda kendisi çok ilginç bir şey söyledi. Kitabın farklı dillere çevrilmek istendiğini belirten Yılmaz, özellikle Farsça'ya çevrilmek istendiğinin altını çizdi.

Bir diğer önemli husus da kitabı okuyanların sembol avcılığına başlamış olması. Duyarlı kişilerin, etraflarında bulunan ve bir anlam veremedikleri, görsel öğeleri kendisiyle paylaştıklarını belirten Yılmaz, kitabın diğer baskılarında, bu öğelerin de bulunacağını söyledi. Yılmaz'a kitaba eleştiri olup olmadığını sordum. Böyle bir durumun söz konusu olmadığını söyledi.

"Dul kadının oğulları"yla Masonların Türkiye'de öcü olarak algılanmasının da bir anlamıyla önüne geçiyor Yılmaz. Neden mi? Şifreler çözüldükçe Masonların ne olup ne olmadıkları da gün yüzüne çıkıyor. Anadolu'da doğan, bu topraklarda yaşayan, bizimle aynı havayı teneffüs eden insanlar. Ankaralı, Trabzonlu, Manisalı, Mardinli insanlar.

Bir de kitapta Yılmaz'ı bu serüvene gark eden ve kitabın omurgasını teşkil eden "Münzevi" olgusu var ki başlı başına bir konu.

Kitabı okuduktan sonra edindiğim izlenimlerden biri de kitapta yer alan bilgilerin birçoğunun localara kayıt yaptıran yeni üyeler tarafından da bilinmediğiydi. Emin olun Mustafa Yılmaz'ın kitabını okuyan Masonların birçoğu, "Allah Allah" diyerek şaşıracaklar. Bunu nereden mi biliyorum.... Masonluk hiç bu kadar ayağa düşmemişti de ondan...

GÖKÇEN GÖKSAL

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :