Paralı asker şehit olur mu?

Paralı asker şehit olur mu?

"Paralı asker şehit olur mu?" polemiği başladı

Erdoğan'ın "Özel birliktelikler, bölgeye şehit olacağını bilerek gidecek" sözleri, "Paralı asker şehit olur mu?" polemiği başlattı

TERÖRLE mücadele kapsamında sınır bölgelerinde profesyonel askerlerin görev yapmasına karar verildi. Özel hudut birlikleri adı verilen askerler özel eğitimli olacak ve yüksek ücret karşılığında bölgede 4 ila 6 yıl arasında görev yapacak.

“Neden profesyonel birlik” tartışmasını doğuran bu kararın gerekçesini Başbakan Erdoğan CHP Lideri Kılıçdaroğlu ile buluşmasında şöyle anlattı: “Gencecik askerler şehit olunca memlekette infial yaşanıyor. Paralı askerler ise ölümle karşılaşacağını bilerek görev yapacak...

Gencecik çocuklarımız şehit oluyor, cenazelerinde infial yaşanıyor. Ama profesyonel, bu mesleği bilinçli olarak seçmiş, bir anlamda paralı asker olacak gençler ne yaptıklarını bilen askerler olacak.” Peki bu mesleği bilinçli olarak seçmiş ve dolayısıyla şehit olmayı göze alarak para karşılığında bölgede görev yapacak olan askerler bu mücadele esnasında hayatlarını kaybederlerse dinen şehit olacaklar mı?

Şehit sadece vatanı korumak amacı ile başka hiçbir menfaati olmadan hayatını kaybedenlere mi denir?

Profesyonel askerliği şehitlik kavramı üzerinden tartışmaya açtık ve çok farklı yanıtlar aldık. “Elbette şehit olacaklar, vatan için savaşacaklar” diyenlerle “Dinen şehit kabul edilmezler” diyenler karşı karşıya bugünün polemiğinde...

GÜLİN YILDIRIMKAYA'nın haberi -Haberturk


‘Paralı asker şehit olmaz ancak ‘terör mağduru’ olur

Paralı askerlere kültürel anlamda şehit denilebilir fakat dini anlamda şehit denilemeyeceği kanaatindeyim. Şehitlik bir Kuran kavramı saf Allah yolunda öldürülene denir

İlahiyatçı Yazar İHSAN ELİAÇIK:

PARALI askerlere kültürel anlamda şehit denilebilir ama dini anlamda şehit denilemeyeceği kanaatindeyim. Çünkü kimin şehit olup olamayacağına biz karar veremeyiz. Şehitlik dini bir makam, safi bir Kuran kavramıdır. Saf Allah yolunda öldürülmüşse kişi, evet o şehittir. Ama insanlar kültürel anlamda ölen kişilerine bir paye vermek için şehitlik mertebesini kullanırlar. Türk halkı eskiden beri yüce gayeler için ölen kişilere şehit dediği için paralı askerlik yapıp ölen kişilere kültürel anlamda şehit denebilir. Kültürel anlamda şehit olanla, dini anlamda şehit olanı da birbirinden ayırmak zor, çünkü Türkiye’nin kültürü çok fazla miktarda dinden besleniyor. Fakat bana sorulursa, ben o tür kavramlar kullanmak yerine terör mağduru, savaş maktulü gibi kelimeler kullanılması gerektiğini düşünüyorum. Devletin yapması gereken de bence budur, çünkü o biraz da laikliğe de dokunuyor ve buna birileri itiraz edebilir.

‘Laik devlet personeline dini kavramlar kullanabilir mi?’ diyebilirler.

Sosyolog / Zaman Gazetesi Yazarı ALİ BULAÇ:

‘Paralı askerin işi insan öldürmek; şehitmi değilmi tartışılır’ DİNİ açıdan baktığımız zaman şahadet, herhangi bir dünyevi menfaat beklemek sizin, insanın Allah’ın kelimesini yüceltmek, toprağını korumak, vatanını korumak, canını ve malını korumak üzere savaşta hayatını kaybetmesidir. Fakat paralı bir asker bu işi profesyonel olarak yapıyor demektir ve onun işi insan öldürmekten ibarettir. Askerin işi vatanını korumak ve müdafaa etmektir, paralı askerin işi ise insan öldürmektir. Bu konuda birtakım soru işaretleri doğabilir. Bu biraz da Fransızların lejyoner asker tipini andırıyor. Doğrusu ben bu konuda emin değilim, paralı askerlerin şehit sayılıp sayılamayacağı üzerinde biraz daha düşünülmesi gerekir.

Marmara Üni. İlahiyat Fak. Din Eğitimi Anabilim Dalı Bşk. Prof. Dr. BAYRAKTAR BAYRAKLI:

‘Kuran’da menfaat beklemeden savaşana şehit denir’

KURAN-I Kerim’e göre; Allah yolunda mücadele veren, savaşan kimseler şehittir. Allah yolunda ne demek? Bir insan, hiçbir menfaat beklemeden vatanı, bayrağı, milleti, namusu, dini için savaşıyorsa şehit odur. Dolayısı ile Kuran-ı Kerim’in şehit anlayışı budur. Bunların hepsi beraber fisebilillah dediğimiz, “Allah yolunda” denen kavramın içini dolduruyor. İşte bunun uğruna mücadele eden, savaşan insan ölürse şehit olur.

***

‘Zorunlu askerle paralı asker arasında fark yok, ikisi de şehittir’

‘Askerin paralı olması sadece dünyevi hayatının statüsü ile ilgili bir düzenlemedir ama şehitlik ahiret hayatıyla ilgili. Vatanını savunmak için hayatını feda etmiş bir kişi para alsa da almasa da kesinlikle şehittir’

İstanbul Müftüsü Prof. Dr.MUSTAFA ÇAĞRICI:

ÖZEL ordu kapsamındaki askerler de eğer görev başında öldürülmüşlerse kesinlikle şehit olurlar. Bu insanların elbette yaşamlarını sürdürebilmeleri için paraya ihtiyaçları var ve bunu devlet temin ediyor ama sonuçta vatanlarını savunmak için o görevi yapacaklar. İyi niyetle, vatan sevgisi için, halkımızın kutsal değerlerinin savunulması için hayatını ortaya koyan herkes ölmesi halinde şehittir, yaralanması halinde gazidir. Bu konuda tereddüde yer yoktur. Şehitlik ve gazilik mertebesi noktasında, mecburi askerlik yapan bir kişi ile paralı askerlik yapan bir kişi arasında hiçbir fark yoktur. Paralı askerlik, dünyevi hayatımızın statüsü ile ilgili bir düzenlemedir ama şehitlik ya da gazilik ahiret hayatı ile ilgilidir. Orada Allah kişilerin gönül dünyalarına göre hükmünü verecektir. Kendi vatanını savunmak üzere hayatını feda etmiş bir insan kesinlikle şehittir.

İlahiyatçı Prof. Dr. BEYZA BİLGİN:


‘Subaylar da paralı asker, komutanlar da... Elbette şehit kabul edilirler’

Profesyonel asker, hayatını bu işten kazanan ama bu işe baş koymuş bir kimsedir. Görev başında olan insanlar da asker olmasalar bile şehit sayılıyorlar biliyorsunuz. O şekilde düşününce profesyonel ordudaki askerler de şehit olabilirler diye düşünüyorum. Çünkü bizim subaylarımız da paralı askerlik yapıyor, yalnız erlerimiz değil. Onların komutanları da şehit oluyor. Profesyonel askerlerin durumunu da buna benzetebiliriz. Bu askerler paralı askerlerdir, bir çeşit memurdur. Vatanı için hizmet eden bu askerlerin de şehit olması bu anlamda kabul edilebilir, paralı askerler de şehit olabilir.

Eski Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Prof. Dr. SAİM YEPREM:

‘Subaylarımız da maaş alıyor ama ‘şehit’ oluyorlar’

Şehitlik kavramının Kuran-ı Kerim’deki tarifi “Allah yolunda mallarını, canlarını verenler”dir. Burada Allah yolunda savaşırken öldürülenler tabir ediliyor. “Para karşılığında savaşan”, “gönüllü olarak savaşan” diye bir ayrım yok. O göreve talip olmaları başlı başına bir fedakârlıktır. Karşılığında maaş olsa da olmasa da çarpışmak suretiyle işin sonunda ölüm var. O yönden baktığımızda kişinin maaşlı olup olmaması arasında fark yok. Subaylarımız da maaş alıyorlar ve öldüklerinde şehit olarak kabul ediliyorlar. Yani sadece Mehmetçik olarak düşünmeyelim.

***

HABERTÜRK Gazetesi Yazarı NİHAL BENGİSU KARACA:

‘Şehit olmak insanın niyetiyle alakalı kim şehit, kim değil, asla bilemeyiz’

BİR tarafta zorunlu olarak askere çağrılmış ve onda sekizi tezkere bekleyen, onda ikisi de “İki tanesini bulup gebertsem de içim soğusa” diyen zorunlu askerler var. Bir tarafta ise şimdi geçim derdi gibi nedenlerle, asker olursam başımı sokacak bir lojmanım olur diye düşünen kişilerden ordu kurma fikri var. Bu kişiler arasında anlamlı (vatanseverlik, yurdun savunulması) nedenlerle bir mücadelenin içinde yer almak isteyenler olabilir, uzun bir eğitim ve faaliyet döneminin içinde yer alacak bu kişilerin ücret de alması kadar normal bir durum olamaz. Fakat yoksulluktan ve çaresizlikten bu işe tevessül etmiş olanlar için askerliği meslek seçmenin temel nedeni yine zorunluluk olacaktır. Şehit olmak ise insanın niyetiyle alakalı bir durumdur. Allah rızasını gözetmek, başkalarının güvenliğini temin, zayıfların korunması ve bunun Allah’a karşı bir borç olarak algılanması ile ilgilidir, bu niyet ise serbest ve özgür irade gerektirir. Dinde, çaresi bulunmamış hastalık vb. gibi nedenlerden ölenlerin de şehit olacağı söyleniyor, bence burada kastedilen çekilen acıların günahlara kefareti olacağı, o kişilerin ahiret hayatına “şehitler gibi” pirüpak intikal etmesidir.

İKİSİ AYRI KONU

Bir esaretten, sıkıntıdan dolayı ölenin öte dünyada şehitler gibi muamele görmesi ayrı şey, niyetini ancak Allah’ın bilebileceği bir kişinin eline silah alıp bir sürü adamı vurması ve bir gün de kendisinin vurulması sonucu ölmesi ve onun şehit olması ayrı şey. Bu ikincisinin şehit olup olmadığını ancak Allah bilir, çünkü kalbindeki niyeti bilen sadece O’dur. Bilemeyeceğimiz şeylerin akıl ve rasyonalite üzerinden biçimlenen laik devlette hem de asker tarafından yıllarca payanda olarak kullanılması ve şimdi yine mülahaza konusu olması ise şizofreniktir. Kimileri dinin sadece ölülerle ilgili bir mevzu olmasını istiyor.

YOK ÖYLE ŞEY!


Yaşayanlara çok gördüğü dinsel huzur vesilelerini ölülere bol keseden dağıtıyor. Hayır! Namaz kıldılar diye liseli çocukları teşhir ediyorsanız, terörle mücadelede heba olan hayatlara da “Şehit oldular, o ne yüce makamdır” diyemezsiniz. Yok öyle şey!

Etiketler :