İki gündür gerçekleştirilen görüşmeler ve yaşanan hareketlilik nedeniyle "yeni bir siyasi parti mi kuruluyor?" sorularının sorulduğu Saadet Partisi'nde "ayrılık" herkesin aklındaki en son seçenek. Prof. Necmettin Erbakan'ın hukukçu kurmaylarından Mustafa Kamalak, "Numan Kurtulmuş, bizim genel başkanımızdır. Kendisine selam ve saygılarımı sunuyorum, ayrılması bizim için çok üzücü olur" dedi.

CANLI YAYINDA SICAK MESAJLAR

NTV'de canlı yayına katılan Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş'un ekibinden Genel Başkan Yardımcısı Mücahit Yanılmaz ve Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın hukukçu kurmaylarından Anayasa Hukukçusu Mustafa Kamalak, sıcak mesajları ile dikkat çekti.

"YENİ PARTİ" DEĞERLENDİRMESİ YANLIŞ

"Gelişmelere yeni bir parti olarak bakmak yanlış olur" diyen Genel Başkan Yardımcısı Mücahit Yanılmaz, "İstişarelerimiz oldu, belediye başkanlarımızla istişare yaptık. Yarın yine Ankara'da parti kurucularımızla istişarelerimiz devam edecek ve Başkanlık Divanı toplantısı yapacağız. Bu yöndeki istekleri burada değerlendiriyoruz. Önümüzdeki hafta içinde genel başkanımız bir basın toplantısı ile duyuracak" değerlendirmesinde bulundu.

NE OLURSA OLSUN TAM DESTEK

Yanılmaz, "yeni bir oluşum" iddiaları ile ilgili olarak da "Biz istişarelerimizi yaparken, bu yönde bir şey söylemedik. Partililerimiz kendi görüşlerini söylediler. Bu değerlendirilecek. HEM GİK, hem il başkanları, hem de belediye başkanları toplantısında kendi fikirlerini söyledikten sonra, sonucu şöyle kapatmışlardı: Biz bu noktadan sonra Sayın Kurtulmuş'un Başkanlık divanı ile birlikte vereceği bütün kararların yanındayız. Ben inanıyorum ki karar ne olursa olsun Türkiye siyaseti yeni bir ivme kazanacak" diye konuştu.

KAMALAK BÜYÜK HATAYI DÜZELTTİ

"Saadet Partisi kayyuma devredilmemiştir. Numan Kurtulmuş halen Genel Başkan'dır. Partinin Başkanlık Divanı görev başındadır. Dolayısıyla Saadet Partisi kayyumda demek yanlış olur" diyerek önemli bir düzeltme yapan Anayasa hukukçusu Mustafa Kamalak da, ilk olarak Sabih Kanadoğlu ile görüşüldüğü iddialarını cevapladı...

"KANADOĞLU İLE GÖRÜŞÜLDÜ" İDDİASI

Kamalak; "Sabih Kanadoğlu ile görüşüldüğü iddiaları doğru değildir. Görüşülse ne olur. Sabih Bey, bu devletin bir hukukçusudur. Fikirlerini tasvip edersiniz, etmezsiniz. Beğenirsiniz beğenmezsiniz. Sonuçta Türkiye'nin bir hukukçusudur. Bunu dillendirmenin kime ne faydası olur bunu bilemiyoruz. İftar baskınları, şu, bu gerekçe değil" dedi.

FATİH ERBAKAN'IN SÖZLERİ

Yaşanan olaylardan duyduğu üzüntüyü, Netice itibari ile aile içi ihtilaf iken, kavgaya dönüştü. Parti'yi kongreye götürmemek sorumluluk teşkil etmiyor mu? 11 Temmuz'dan önce partimizin durumu, şu anki durumundan daha iyiydi. Kongre istenilen sonucu vermediğine göre ortada bir yanlış var demektir" sözleri ile değerlendiren Kamalak, Fatih Erbakan'ın, "Numan Kurtulmuş'un Milli Görüş tabanında bir karşılığı yok" şeklindeki sözlerini de şu şekilde değerlendirdi: "Parti tabanında yeri var yok onu bilmem. Ama genel başkanımızdır. Gidene yolun açık olsun diyemeyiz. Yaşlı gözlerbe bakarız, dönmesi için dua ederiz. Her bir arkadaşımız bizim için baş tacıdır. Hele hele bu davaya gönül vermiş bir arkadaşımıza şahsen güle güle git yolun açık olsun demem. Başarılı olmasını her şeye rağmen dilerim. Biz böyle olmamalıydı derim."

CANLI YAYINDA "ÇOK ÜZÜCÜ OLUR" MESAJI

Kamalak, sözlerini "Numan Bey, dün olduğu gibi bugün de bizim genel başkanımızdır, kendisine selam ve saygılarımı sunuyorum. Ayrılması bizim için çok üzücü olur" şeklinde tamamladı.

MİLLİ GÖRÜŞ SİSTEMATİĞİNDEN TAVİZ YOK

Konu ile ilgili son sözleri sorulan Yanılmaz da şu mesajları verdi: Elbette Milli Görüş camiası geniş ve büyük bir camiadır. Milli Nizam Partisi'nden bugüne kadar hizmet eden kimsenin dışarıda kalmasına gönlümüz razı olmaz. Ama bir parti disiplini içinde, genel başkanı var, yönetimi var, il başkanları var, bu teşkilatların talimatları dinlemesi lazım. İki yıllık süre içerisinde sistematiğinden asla taviz vermeden yaptığı çalışmalarla bir taban bulmuştur. İnanıyoruz ki bu temel prensiplerini iktidara getiracektir. Biz bunun mücadelesini veriyoruz ve bunun gereğini yerine getirmekten vazgeçmeyeceğiz."