Ahmet Türkan

Çizer Faik Bey ile kısa ancak aykırı bir görüşme yaptık.

Bu yazımda Karikatür sanatçısı Sayın Faik Özdemir’i tanıtmak ve karikatür sanatı ile ilgili bilgiler almak üzere kendisi ile bir görüşme yaptık.  Bir çizerle sohbet etmek ve aynı çizgi üzerinde buluşmak sanırım biraz zor olsa gerek. Amacımız uzun boylu sıkıcı bir sohbet ile okuyucularımızı ve sizi sıkmak değil. Kısa ve öz olacak. Röportaj sonrası sohbetimize devam edeceğiz. Bir çizerin kendini tanıtmak istemesi gibi olacak ümidi ile sorularımızı sormaya başlıyoruz.

• Sayın Faik Bey bize kendinizden söz eder misiniz.

Çok zor bir soru, cevap vermekte zorlanıyorum. Her insan gibi hayatın engellerini aşarak, düzlüklerinde koşarak bugüne geldik.Yaş 52, boy 1.70, kısaca etten ve kemikteniz işte. Kilo mu dediniz 90 kg. Acizane elimize boş bir kağıt ve yazan bir kalem geçtiğinde duygu ve düşüncelerimi çizgilerle ifade etmeye çalışıyorum..

1978-1983 yılları arası Milli Gazete ve Yenidevir’de daha sonra çeşitli dergi ve gazetelerde günlük ve bant karikatür çizdim. Basınla ilgim süreli yayın-radyo programcılığı gibi konularda devam etti. Şimdi ise nadasta bekleyen toprak gibi bekliyoruz. Evli ve 3 çocuk babasıyım. Kamu Kuruluşunda memuriyetimiz devam ediyor. Yayınlanmış bir karikatür albümüm var.

• Bu sanata nasıl gönül verdiniz. Karikatür sanatının incelikleri nelerdir.

İnsanlar duygu ve düşüncelerini çeşitli yollarla ifade ederler. Çizgi  sanatı da bunlardan biri. Hobi olarak, daha doğrusu sözün bittiği yerde imdadıma yetişen bir can simidi olarak başladım. Karikatürün çeviriye ihtiyaç duymayan tüm insanların  anlayacağı   müzik gibi, futbol gibi ortak bir lisanı vardır. Sahifeler dolusu bir yazı konusunu bir çizgiyle ifade edebilirsiniz. Bence en önemli inceliği budur. Diğer bir incelik, aynı karikatüre bakan çeşitli insanlar her biri ayrı yorum yapıyor.

• Habername’yi nasıl buluyorsunuz.

Ahmet Bey kaybetmedik ki bulalım!..yeni tanıdım,sıcak, samimi daha da önemlisi gayretli arkadaşların oluşturduğu bir ortam , ’kervan yolda dizilir’ ümidim odur ki, her geçen gün daha iyi olacak.

• Karikatür sanatına gönül vermiş gençlere neler tavsiye edersiniz.

Devam etsinler, bir sanat olsun diye değil, kendilerini ifade etmeyi ön planda tutsunlar. Sonrası kendiliğinden oluşur. Çizgi de son yok, beğenmediklerini bir daha bir daha çizsinler.

• Çizmek mi zor yazmak mı zor diye klasik bir soru sorsam..

Yazar’a sorsanız  ‘çizmek zor diyecek, bana göre tabii ki yazmak, ama genel düşüncem , ‘en kolayı yemek yemek, o da çiğnemeden yutulmuyor’ derim.

• Bu kısa fakat hoş sohbet için kendim ve Habername adına çok teşekkür ederim. Bu arada ziyaretimizin anısına bir fotoğraf alalım.

Selam sevgi ve dua ile sağlıcakla kalınız. Ben de teşekkür ederim.

Fotoğraftakiler Sağdan sola Ahmet Türkan, Kemal Bozkurt, Recep Koçak, Cezmi Koç, Mustafa Yıldız, Mesut Doğan ve Faik Özdemir