Adnan Zeki BIYIK

Adnan Zeki BIYIK

HZ MUHAMMED’E ŞİKÂYET

Şah-ı Risâlet, kemal-ı ahlak, mefhar-ı mevcûdât Hazretleri’nin Makam-ı âlîlerine

Ey Allah’ın kutlu elçisi! Biliyorum ki el öptürmeyi sevmezsiniz, ama ne hikmettir sizin varisiniz olduğunu söyleyenler bugün eli geçtik etek de öptürüyor. Bu dünyada eli öpülecek biri varsa O da sizsiniz, bir de annem ve babam…Ümmetiniz olmakla kendimizi bahtiyar addediğimizi biz Türklerde büyüklerin elini öpmek bir saygı göstergesidir Ya Resulallah! Bu sebeple size arzedeceğim bu şikayet mektubuma mübarek ellerinizden öperek başlamak istiyorum. Yüksek ruhaniyetinizi salavat-ı şerifelerle selamlıyorum.

Kutlu Doğumunuz sebebiyle birçok anma programlarının gerçekleştirileceği şu günlerde ; başta ülkemiz olmak üzere tüm dünyadaki ümmetiniz hakkında maalesef size üzücü haberler vereceğim Ya Resûlallah!

*Ümmetiniz umumi anlamda ahlak sorunu yaşıyor, birçok değerleri ayağa düşürdüler.

*Korkunç bir şekilde dünyevileştiler, her şeyİ maddeye bağladılar.

*Alkol tüketiminde gayr-ı Müslimlerle yarışacak konuma geldiler. Uyuşturucu, ümmetinin minik masumlarına kadar indi ve hızla da yaygınlaşıyor. Alkol üretimi hatta yıllarca devlet eliyle sağlandı.

*Fuhuş tüm dünyada çok yayıldı, ümmetinizde de bu günahı çok irtikâb etme temayülü arttı, Allah’dan çok çekinmeyenler fütursuzca bu işi yapıyor, azıcık vicdanı kalmış olanlar da uyduruk nikah (imam nikahı) kıyarak metreslerine 5-6 garsoniyer evler açarak bu ahlaksızlığı yapıyor. Ya Resûlallah daha da kötüsü bizim ülkemizde bu kanunen suç değil…Günah kısmını da uyduruk nikahlarla çözen çözmüş!!!!! Zavallı eşlerini dini kullanarak boynuzluyorlar.

*Yuvaları çökerten kumar illeti artarak devam ediyor, milli piyango, loto vesair adlarla devlet eliyle ümmetine kumar oynatılıyor Ya Resûlallah!...Parası çok olup özel oynayanların sayısı da oldukça fazla.. Örneğin Suudiler, kumar oynamak üzere Bahreyn’e  Bizimkiler de Kıbrıs’a gidiyorlar Ya Resûlallah!

*Ümmetiniz, eskiden olduğu gibi helal lokma konusunda çok dikkatli değil…Haram lokma ile beslenen insanlardan iyi nesil gelmeyeceğini bildirmenize rağmen ümmetiniz “Haram helal ver Allahım, Çoluk çocuk yer Allahım” modunda  Ya Resûlallah!

*Televizyon denilen bir icat yapıldı, bu araç vesilesiyle birçok ahlaksızlık, ve haramlar normal gösteriliyor, hatta teşvik ediliyor. Ülkemizde RTÜK diye bir müessese var, bunları sadece seyrediyor Ya Resûlallah!

*Yine bu yukarıda adı geçen televizyon denen makinalarda birçok lüzumsuz ve haddini bilmez profesör ünvanlı veya hiçbir ünvanı olmayan ama kendisine hoca denilen şahıslar sizden bahsederken oldukça nezaketsiz ve de terbiye ötesi bir şekilde “Muhammed şöyle dedi”  “Peygamber böyle dedi”,

Diyerek sizi itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Bu aynı şahıslar on paralık adamlara sayın diye hitap ederken veya eşine “Biricik aşkım, sevgilim, ruh-u derûnum” diye saygı ve sevgi gösterisinde bulunurken size Hazreti Muhammed demeyi şirk saymaya kalktılar. Biz Hazreti kelimesinden de geçtik sizden bahsederken Aziz Peygamberimiz bile demeyi  kendilerine zül saydılar, Yetmedi sizi Yüce Allah “Sen yüksek bir ahlak üzeresin” diye takdis ve taziz etmesine rağmen size büyük bir günahı isnad  ettiler, Size “ Peygamber’in bile kıblesi şaştı” diyerek saygısızlık yaptılar. Sizi katliamcı gösterip kaikatürünüzü yaptılar. Size gönülden bağlı birkaç Ebuzer meşrepli ümmetiniz “Peygamberimizden, Kuran’dan bahsederken edepli olun” ikazını yapan yiğit, mümin birkaç Müslümanı n da üslubunu sert üslup olarak değerlendirip taciz ettiler cezalandırdılar Ya Resûlallah!

*Vaktiyle Taif’de sizi taşlayanlar müşrik idi, siz onlara beddua etmediniz. Halbuki Cebrail size saygısızlık yapan, sizi muazzep eden Taif kentini haritadan silecekti. Bu şehri ve halkını helak etme konusunda  Allah’dan talimat almıştı. Siz bunu istemediniz. Onlar müşrikti size taş attı hakaret etti. Günümüzde size saygısızlık yapanlar müşrik değil Ya Resulallah! Maalesef kendi ümmetiniz…

*Bid’at diye size ve ashabınıza ait birçok binayı ve eşyalarınızı yok eden ikiyüzlü zalimler iklimi mülayim her Akdeniz ülkesine bir şato inşa etmeyi, saraylarında altundan tuvaletler yapmayı dine aykırı bulmadılar, bidat da saymadılar Ya Resûlallah!

*Doğduğum şehir dediğiniz mübarek şehriniz ve Kutsal Kâbe, zorbaların taş yığınlarıyla işgal edilmiş vaziyette Ey Allah’ın kutlu elçisi…

*Yıktığın putperestliğin bugünkü temsilcisi Çin-Japonya-Kore, mallarıyla tüm Arabistan’ı ekonomik anlamda ele geçirmiş vaziyette Ya Resulallah!...Oradaki ahfadınız  tavuktan başka hiçbirşey üretmiyor. Durum bizim ülkemizde de çok farklı değil Ya Resulallah. Ama bizim ülkemiz biraz daha gelişme açısından iyi diyebilirim.

*Genel anlamda tüm dünyada sizin “Herc  çoğalmadıkça Kıyamet kopmaz” dediğiniz herc yani cinayetler arttı, intiharlar fazlalaştı. Bu hususta maalesef İslam âlemi sınıfta kalmıştır Ya Resulallah! Çünkü ümmetiniz birbirini boğazlıyor. Düşmanın ekmeğine yağ-bal sürüyor. Kardeşlik ruhu ve sevgi ümmetinizin kalplerini uzun zaman önce terk etti.

*Rüşvet, haraç, hırsızlıklar, gıybet, dedikodu, iftira gibi kamuyu çökerten büyük günahları işlemek çok normalleşti. İnsanlar hoşlanmadığı insana çok kolaya iftira atar oldu. Kanunlar, kurallar zenginlerin pervasızca deldiği  normlara dönüştü Ya Resûlallah!

*Adâlet ayağa düşürüldü, “Camiyi yık, adaleti yıkma ilkesi “ Müslümanların hayatlarından çıkarıldı. Bunu yerine bizim asistan, bizim oğlan, bizim eleman kutsaldır ve dokunulmazdır ilkesi getirildi ki Sizin beyanınızla uzun vadede o toplumları çökececeğini beyan buyurmuştunuz Ya Resûlallah! Ama  ne yazık ki tüm İslam Aleminde de ülkemizde de durum böyle.

*Birtakım emperyalist güçlerin desiseleriyle ümmetinin arasında mezhepsel çatışmalar çıkararak Müslümanlar bölünmeye parçalanmaya çalışılıyor. Bu tezgâh Arap ümmetlerinde yapıldı, hatasıyla sevabıyla ufak ufak İslam'ın son kalesi olan Türkiye üzerinde de bu oyunu oynamak istiyorlar. Ya Resulallah! Osmanlı torunlarının biricik mirası olan Türkiyemiz'de bu planlar gerçekleştirilirse binbir güçlüklerle bize ulaştırdığınız bu kutsal dinimiz maalesef vitrinsel bir din haline gelecek, vatan toprağımızda esaret altında yaşayacağız. Allah'ım bu tezgaha düşmekten bizleri muhafaza eylesin.

*Sizin varisiniz olduğumuzu söyleyen bizler kürsüde anlattıklarımızla yaşantımızın aynı olmadığını beyan etmek istiyorum. Enaniyet ve “hep ben” anlayışı kemiklerimize kadar  işledi, bana dokunmayan yılan bin yaşasın anlayışına kendimizi iyice kaptırdık. Biz din adamları olarak sizi mevlitlerle kutlu doğum konferanslarıyla andık, sizi övdük ama sizin izzetinize hakaret edildiğinde acaba koltuğuma zarar gelir mi diye muhtelif dünya hesaplarıyla size sahip çıkamadık. Sahip çıkanı da “show yapıyor canım” diyerek korkaklığımızı o şahsa iftira atarak bastırmaya çalıştık… Ey Allah’ın Elçisi

*Tevazudan bahsettik, israfın kralını yaptık, cömertliğin değerini anlattık bir tane yetimi okutup istikbale hazırlamadık, birlikte kardeşçe ve sevgi ile yaşamanın ulviyetini anlattık vaazlarda ama dünyevi mansıp ve mevki söz konusu olunca her türlü kuralsızlığı legalize ettik, çelme taktık ayak kaydırdık. Torpil marifetiyle yzübinlerce Müslüman kardeşimizin hakkını peynir ekmek gibi yedik, üstüne de Elhamdülillah çektik…

*Kitabını, ümmetin hayatına koyacağı yerde mezarlıkta okuma  kitabı ve de tribünlerde insanları ağlatma kitabı haline getirdi, sana olan sevgisinden aşkından dolayı Süleyman Çelebi’nin kaleme aldığı nazım olarak bir edebiyat harikası olan mevlidiniz, birilerinin para basma şiiri haline getirildi. Güzel sesleriyle mevlidinizi okudular ama aynı ağızlarla nargile çekmeyi sigara tüttürmeyi edebe mugayir görmediler…Zat-ı âlinizin mevlidi bir rant ve madde sektörü haline getirildi Ya Resûlallah!

*Bir kez bile hac yüzü görmeyen kardeşlerimiz varken 20 kez hacca gitmeyi “Kâbe bu sene de bizi davet etti, yine çağrıldık ne mutlu ” şeklinde istismar ederek  Kâbeye de iftira atabildik, Müslüman kardeşimizin hakkını da yedik. Bu konularda diğergam olan, müstağni davranan, paraya pula minnet etmeyenlere de akılsız adam gözüyle baktık. İşte ümmetinin ahval ve şeraiti böyle Ya Resûlallah!

Bu liste daha çok uzatılabilir, ama bu kadarla yetinmek isterim. Peki hiç müspet şeyler yok mu? Tabi ki var, müspetleri söyleyen çok adam var, ama olumsuzlukları, gidişatın kötü olduğunu, ahlaksızlığın hızla arttığını söyleyen pek yok, hatta hiç yok diyebilirim. Aslında söyleyecek potansiyelde çok insanımız var ama herkes zamanede gölgesinden korkar olmuş. Müslüman kardeşlerimiz, bir hakikati söylemesi gerektiğinde 88 tane dünyevi hesap yapınca atı alan Üsküdar’ı geçmiş oluyor. Hal böyle olunca Peygamberini çok seven biri olarak ben, Resûl-i Zişan Efendimiz’e lafı eğip bükmeden durumu arzedeyim dedim.

Bir şair demiş ki: Ey Yüce Peygamber! Yarın ümmetinin selameti için, onların cehennem ateşinde yanmaması için  Allah’a secdeye kapanıp yalvaracağını biliyoruz. Ama o ümmetin için secdeye koyduğun başını kaldır ve şu anda bencillik hastalığı ile biri bilerini yok eden ümmetinin içine düştüğü bu cehennem ateşini gel söndür.

Veladetiyle biçare gönüllere, mazlum milletlere, gariplerin naçar dünyalarına, fakirlerin, yetimlerin mütevazi sofralarına, zulmetin kol gezdiği beşeriyetin bunalımlı hayatlarına bir Hurşid-i Yezdân olarak doğan Aziz Peygamberimizin yüksek ahlâkını hayatımıza  nakşetmesini Bu kâinatın maliki Cenab-ı Hak’dan niyaz ediyorum.

 

Adnan Zeki Bıyık

Hz Peygamber’e dil uzatanlara ölünceye kadar tepki verecek olan  gariban neferi Müftü

Kırklareli Müftü Yardımcısı

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum