Aslan DEĞİRMENCİ

Aslan DEĞİRMENCİ

Anlaşılan yine kötü şeyler olacak!

Gazeteci Aslan Değirmenci, “haberduruş” için kaleme aldığı yazısında gündemi değerlendirirken, çok kritik bir uyarı da bulundu. İşte o uyarı:

Anlaşılan yine kötü şeyler olacak!

Reform süreci için düğmeye basılmıştı.

Açılım devamında gelmişti.

Gözler DTP’ye çevrilmişti ki, DTP’ye kapatma davası açıldı.

Dava görülmeye başlandığında Türkiye karışmıştı.

Sokak eylemleri sürerken; PKK, Tokat Reşadiye'de 7 silahsız askeri öldürmüş, parti de kapatılmıştı.

Şimdi benzer bir sürece doğru gidiyoruz!

Yeni anayasa çalışmalarını yürütecek olan Anayasa hazırlık komisyonu ilk toplantısını yaptı.

Uzlaşma komisyonunda ve sonrasında ilk defa katı şartlar yerine, espiriler gündeme oturdu.

TBMM’de farklı icraatlar gündemde iken,

Bu kez kırmızı çizgilerin aşılması yönünde BDP’den farklı iki adım geldi;

BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, erkek milletvekillerinin kravat takmaması, kadın milletvekillerinin başörtü takabilmesi yönünde içtüzük değişikliği için önerge verdi.

Ardından tartışmalar yaşandı ama kimse asıp kesmedi bu kez.

Kafalar karışmışken, atılan adıma medyadan şerh değil belki de ilk defa destek anlamına gelecek haberler geldi.

Farklı sese farklı çevrelerden destek gelirken, “BDP muhalefeti, PKK üzerinden değil, böyle özgürlüklerin genişlemesi yönünde yaparsa ülke kazanır” yorumlarını da beraberinde getirdi.

Türkiye partisi olma iddiası taşıyan bir partinin bu şekilde adım atması oldukça önemliydi.

Bildik söylemlerin dışına çıkmak,

Toplumun tüm kesimlerinin sorunlarını dillendirmek…

Kimlerin samimi olup olmadığını anlamak için böyle testlere her zaman ihtiyaç vardı.

BDP’nin şimdiye kadar başörtü konusunda dertlenmemesi, bundan sonra da dertlenmeyecek anlamı taşımazdı.

Partiye katılan yeni siyasetçilerin değişime destek verecek olması da şaşırtmamalıydı.

Ama eş zamanlı yine garip olaylar yaşanmaya başlandı.

Önergenin ve Anayasa Komisyonunun ilk toplantısının ardından 3 gece peş peşe şiddet olayları yaşandı.

Bölgeden yine kötü haberler gelmeye başladı.

Çatışma süreci TBMM’de esen diyalog rüzgârından olumlu yönde etkilenmemişti.

Anlaşılan birileri yine ‘iyi şeyler olacak’ kaygısıyla harekete geçmişti.

Bu hareketlilik devam ederken bu kez KCK belgeleri Yargıtay'a ulaştırıldı.

Anlaşılan yine kötü şeyler olacak!

KCK'ya yönelik, operasyonda ele geçirilen belgelerin, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmiş olması BDP’nin yeniden bir kapatma davasıyla karşı karşıya kalacağını akıllara getirdi.

Savcılığın belgeleri gönderme amacının bilgilendirme ve gereğinin takdirinin yapılması için olduğu öğrenilirken, “takdir yine kapatmadan yana kullanılırsa ne olur?” sorusu beyinleri kurcalamaya başladı.

Beceremiyoruz.

Yargısıyla, siyasetiyle ve toplumuyla çözüme giden yolları açmayı beceremiyoruz.

Hep şiddetten beslenenlerin ekmeğine yağ sürecek adımları gözlemliyoruz.

Ne zaman iyi yönde gelişmeler yaşanmaya başlansa, altüst edilmesini izliyoruz.

Demokratik açılımı toplum tartışırken; 7 askerin dost mayın patlaması sonucu ölümüyle sarsılıyoruz.

İlk defa Anayasa değişikliği süreci hareketlenirken Sarıyayla baskını, görüşmeler başladığında ise bölge yangın yerine dönünce her şeyi unutuyoruz!

Ama ne olursa olsun Anayasa Mahkemesi Demokratik Toplum Partisi’nin (DTP) kapatılmasını esastan görüşmeye başladığı günlere de geri dönmek istemiyoruz.

Etnik gerilim ve propaganda faaliyetlerinde milliyetçi figürler görmeye tahammül yok!

Şiddetin dilinin yeniden hâkim olması ve tükenirken yeşeren umutların hayal olması kimseye katkı sağlamaz.

Bu meclis gerçekten halktan yanaysa, daha fazla geç kalmadan sivil anayasa yapmalı.

Bizlerin bugünden gördüklerini danışman ordusuyla hareket eden partiler görüp, gerekli önlemleri almalı.

Meclis, mutlaka sivil, katılımcı, özgür ve sosyal adaletçi yeni bir anayasayı yaparak, gelecek muhtemel her yumruğa karşı gardını almalı.

Partiler, birbirlerine karşı muhalefeti acilen bir süreliğine kenara bırakarak, eşitliğe dayalı gönül birliği ile kardeşliği tesis etmelidir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.