Photoshop’suz Türkiye fotoğrafı...

Yunanistan’daki büyük karmaşa ve G-20’ler toplantısı...

Alıp başını gitmek isteyen enflasyon, düşen uçak ve şehit olan pilotlarımız...

Sürekli can alma peşindeki şiddet...

Dün gene temposu yüksek bir gündü.

Ben ise photoshop’suz bir Türkiye resmi peşindeydim...

***

Photoshop’suz Türkiye resmi nedir?

Photoshop’suz Türkiye resmi, İnsani Gelişme Endeksi’ndeki yerimizdir.

İnsani Gelişme Endeksi, ilk olarak 1990 yılında, sadece ekonomik bir ölçüt olan milli gelir gibi yöntemlere alternatif olarak ortaya konuldu.

Şimdi ise sağlık, eğitim ve gelir alanlarından derlenen en güncel uluslararası karşılaştırılabilir veriler ışığında yeniden hesaplanmakta...

Aslında 2011 raporu Türkiye’nin sürekli geliştiğini ortaya koyuyor...

Nitekim 1980-2011 yılları arasında Türkiye’de doğum anında umulan yaşam süresi 17,4 yıl, ortalama okullaşma süresi 3,6 yıl ve beklenen okullaşma süresi de 4,9 yıl uzamış.

Ayrıca, Türkiye’nin kişi başına düşen milli geliri de 1980-2011 yılları arasında yüzde 119 oranında artmış.

Bunlar iyi haberler...

***

Ama bir de kötü haberler var.

Biz ilerliyoruz ama dünya bizden daha hızlı koşuyor.

Örneğin, sürekli başarı göstermesine rağmen Türkiye, yüksek insani gelişme grubunda yer alan ülkeler ortalamasından da...

Avrupa ve Orta Asya ülkeleri ortalamasından da daha geri...

Böyle olunca 187 ülke arasında Türkiye kendine ancak 92’nci sırada yer bulabiliyor...

Nefret ettiğimiz ‘kıyas’ sistemini hayatın her alanında ve anında kullansak, gelişmemizi hem daha sağlıklı bir hale getireceğiz, hem de muhtemelen daha da hızlandıracağız...

***

Okullaşma, yaşam süresi ve kişi başına düşen gelirdeki ulusal ortalamalara odaklanan insani gelişme ölçümünün tamamlayıcısı olarak tasarlanmış iki endeks daha var:

Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi ve Çok Boyutlu Yoksulluk Endeksi. Ne yazık ki burada da durumumuz pek parlak değil...

Türkiye, Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi’nde 146 ülke arasında 77’nci sırada.

Çünkü Türkiye’de 2011 seçim sonuçlarına göre oran artsa da 2010 itibariyle meclisteki sandalyelerden ancak yüzde 9,1’i kadınlara ait.

Çünkü ülkedeki erkeklerin yüzde 46,7’si orta ya da lise eğitimi almış olmasına rağmen yetişkin kadınların ancak yüzde 27,1’i orta veya lise düzeyinde eğitim almış bulunmakta.

Çünkü her 100 bin canlı doğumdan 23’ünde kadınlar hamilelikten kaynaklanan sorunlar nedeniyle hayatını kaybetmekte.

Çünkü işgücü piyasasına kadınların katılımı yüzde 24 iken erkeklerde ise yüzde 69,6.

***

Çok Boyutlu Yoksulluk Endeksi’ne gelince...

Endeks, temiz su, yakacak ve sağlık hizmetlerine erişimin yanı sıra sadece gelir standartlarına bakarak anlaşılamayan resmin tamamını göstermeye yardımcı; temel ev eşyaları ve ev standartları gibi aile bazındaki etmenleri inceliyor.

Türkiye’nin Çok Boyutlu Yoksulluk Endeksi tahminleriyle ilgili olarak en yakın tarihli araştırma verileri maalesef 2003’e ait.

Türkiye’de nüfusun yüzde 6,6’sı çoklu yoksunluklar içindeyken buna ilaveten yüzde 7,3’lük bir kesim de çoklu yoksunluklar karşısında hassas konumda.

Aradan geçen zaman içinde bu oranların düşmüş olduğunu umuyorum...

***

2011 İnsani Gelişme Endeksi’nde Norveç, Avustralya ve Hollanda gibi ülkeler başı çekerken, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Nijer ve Burundi ise son sıralarda salınmakta...

2011 İnsani Gelişme Raporu, önceki gün İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde, benim de katıldığım bir toplantıda, BM Türkiye Koordinatörü Shahid Najam tarafından açıklandı.

Şaşırdığım ise dünkü birçok gazetede konuyla ilgili haberleri görememem oldu.

Buna anlam veremedim...

***

Acaba 187 ülke arasında 92’nciliği mi beğenmedik?

Yoksa kıyas nefretimiz mi depreşti?

Ya da photoshop’suz bir Türkiye resmi mi istemiyoruz, anlayamadım...

Ama belki de hem yerimizi beğenmediğimiz, hem kıyastan nefret ettiğimiz, hem de photoshop’suz Türkiye resminden hoşlanmadığımız için 2011 İnsani Gelişme Raporu’nu pas geçtik...

Ne yazık ki haberi pas geçmek, Türkiye’nin 187 ülke arasında 92’nci sırada olduğu gerçeğini ortadan kaldırmıyor...

Önceki ve Sonraki Yazılar