Yeni Anayasa, Yeni devlet ve ekonomisiyaset 3

Ekonomi önemli, hem de çok önemli. Neden önemli? Rüşdü Paşa, dünkü köşesinde yazdı: Krugman, 'üçüncü (ekonomik) depresyon devresi'nde olduğumuzu ilân etmiş. İlki, 1873'te başlayan 'Uzun Depresyon' ve sonucu Birinci Dünya Savaşı! İkincisi, 1929'daki 'Büyük Depresyon' ve sonucu İkinci Dünya Savaşı! Üçüncü depresyonda ne/ler olur, varın düşünün... Ben sadece 'işsizlik' ile başlayan, 'ekonomik krizler' ile devam eden ve hep hatırlattığım üzere artık 'SOSYAL TUFAN'a dönüşen sorunlarımızı hatırlatsam; ne dersiniz?

Bir... İki... Üç... Ama üçüncüsü sadece 'savaş' değil, aynı zamanda 'tufan'!

Yeni Şafak'tan İbrahim Kahveci (05.07.2010), 'Ekonomik tıkanıklığa bir adım daha' yazısında, 'büyüme iddialarına rağmen, ekonominin kriz öncesinin gerisinde olduğunu' ifade ettikten sonra, özetle şu soruyu soruyor: Üretmeyen Türkiye'de 'ekonomik büyüme' mümkün mü?.. Bir soru daha: Ve bu ekonomi tablosu 2009 ilk çeyreğinde yüzde 14,5 gibi dünyada eşine pek rastlanmayan bir küçülme yaşatıyor ki bunun telafisini nasıl başarı kabul edebiliriz?.. İmalat/üretim sanayii, büyümeye rağmen yüzde 10 gerilerde... İhracat artıyorken, ithalat patlıyorsa; 'dış ticaret' hep ekside demektir... Sebep: Enerji başta, bütün girdi maliyetleri yüksek... Sonuç: İşsizlik ve ekonomik çöküntü...

 

Nuriye Akman-Tarhan Erdem röportajında da, 'ekonomi' ağırlıklı birkaç soru-cevap kaldı: İki gündür üzerinde durulan önemli konular bir yana; bugün halkın bir numaralı önceliği olan 'ekonomik meseleler' ile devam ediyoruz... Sonunda, meseleyi 1950'lerden beri yapılan 'seçimler' ve bugünlerde gündemde olan 'erken seçim' ile noktalıyoruz.

 

CHP'den büyük bir patlama bekliyor musunuz?

Bence politikalarına bağlı... Türk insanı zannediyor ki, Türkiye'de oy verenler lafa göre oy verirler. Hâlbuki Türkiye'de oy verenler devlet yönetimi ile ilgili oy verirler... / Bana göre yeni bir parti bile çok iyi politikalar önererek, çok iyi iletişim kurarak umut edilmeyecek sonuçlara ulaşabilir.

Halk Partisi ne yapabilir?

CHP şu anda yeni bir genel başkanın avantajını taşıyor. Fakat bir de biriken politikalar var. Halk, o politikaların bir kısmını kabul etmediğini bundan evvelki seçimde gösterdi. Şimdi yeni bir politikası yok, ama olmayacak anlamına gelmez. Yeni politikaları olur... Biz sizinle karşılaştığımızda deriz ki, Nuriye hanım, bak adam ekonomide bunları yapacak, mâli politikaları bunlardır, ulaştırması şudur, siyasi politikaları şunlardır, anayasası bunlardır filan... Bu bir bütündür, tutarlıdır, bu adama oy verilir deriz. Ama böyle bir politika yok da, eski politikaları söylemeye devam ederse, eski oylarında kalırlar...

Oylarını yükselebilmesi için muhafazakâr kesimin de oyunu alması gerekiyor mu?

Hepsini değil.

Mesela türban sorununu biz çözeriz diyor ama nasıl çözüleceğini söylemiyor. Burada bir eksiklik görüyor musunuz?

Bu bir eksiklik ama o bir politikanın devamı. Politika değişikliği yok gibi görünüyor. Seçim sonucunu etkileyen başlıca unsur ekonomidir. Bir muhalefet partisi ne yapmalı? İlk başta Türkiye'nin ekonomik durumunu doğru görmesi lazım. / Bakın Türkiye'de 15 seçim oldu. Mesela 57 seçiminin sonucu yanlış mıydı? 65 seçimi yanlış mıydı? 73 yanlış mıydı? Hepsine bakın. Hepsi de doğrudur. Hepsi de maşeri vicdanın kanaatini yansıtır. Bu halkın aklı başındadır. Dolayısıyla, doğru olmayan, akla uygun gelmeyen bir seçim beklemeyin. Eğer seçim sizin aklınıza uygun değilse, siz kendi aklınızı kontrol edin.

Erken seçim bekliyor musunuz?

Anayasa Mahkemesi esasa girip kanunu iptal ederse, yani tartışmalı o dört maddeyi ortadan kaldırırsa, benim tahminim iktidar partisinin erken seçim kararı alacağıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar