Mesnevi Terapi

İnsanlığın erdem kuleleri vardır.

Bu kuleler her zaman ışık saçarlar. Yol gösterirler.

Bu yol göstericilik ruha dokunarak icra edilir…

Bu dokunuşlar ‘afak’ dediğimiz dış âlemin tortularından kişiyi kurtarır. Kendi içine yöneltir. Kendi arayışına vesile olurlar. ‘Enfüs’e davet ederler!..

Âlimlerle âriflerin tutumları ve çağırış biçimleri her zaman dikkatimi çekmiştir. Üzerinde düşünmüşümdür.

Zihnimdeki ayrışma şu şekildedir:

Âlimler genellikler eksiklikler, yanlışlıklar, hatalar, sapmalar, kaymalar üzerinden bakarlar. Eleştirerek düzeltmeyi yeğlerler. Yanlışları anlatırlar. Çoğunlukla bunu abartarak yaparlar. Korkutucu bir dil kullanırlar. Onların yanında rahat etmek zordur. Söküğünüzü nereden görüp çekecekleri kaygısını yaşatırlar. Teşhir edilme korkusu dolar içinize. Afişe olmaktan tasalanırsınız. Ürkersiniz.

Ârifler ise içten îmar ederler. Kandiller yakarlar içinizde. Bu yanan kandilin sıcaklığı sarar ruhunuzu. Kendinizi iyi hissetmeye başlarsınız. Değerli görürsünüz. Değerlerinizi fark ettirirler. Sadece gözünüzü değil gönlünüzü de o yana çevirirler. Bu değerlerle değerlenmenin gerekli olduğunu hissettirirler. Önce yapının içi düzelir. İçyapı düzeldikçe dışarıya da bu güzellik ve iyilik hâli yansımaya başlar.

Duygularınız değişir. Sevmeye başlarsınız. Başkalarını düşünürsünüz. Onlar için de tasalandığınız olur artık. Başkalarının imanını tehlikede görmek sizi üzer… Onların da kandili yansın, onlarda bu ışıktan yararlansın istersiniz.

Şefkat etmeyi öğrenirsiniz. Bunun yakınlarınızdakilerle sınırlı olmadığını kavrarsınız. Bu konuda kanatlanırsınız. Şefkatin kahramanı olmak yolunda yol alırsınız.

Empatiniz artar. Kınamaktan vazgeçersiniz. Eleştiriden uzak durursunuz. Başkalarının eksikleri, günahları, kusurları sizin için bir iktidar vesilesi olmaktan çıkar. Kendinizi onun yerine koyarsınız. Onu hissedersiniz. Anlarsınız. Onunla eşduyum yaparsınız.

Sözün özü şu: İrfan yolculuğu insanı kendine sefere çıkartır. Kendi gönül göğünde uçurtur. Kendini aratır, buldurur. Tanıtır. Bu irfan noktasına ulaştığında Hakkı da bihakkın tanımış olur kişi.

İrfan sofrası insanda duygu değişiminden sonra düşünce farklılaşmasına neden olur. Buradan aldığı gıdaları hazmetmeye başlar. Bu faaliyetten sonra da bir bakarsınız ki, kişinin eylemleri de değişmiştir. Sözleri kıvamını bulur. Düşünceleri temellenir. Davranışları yerindelik kazanır.

 Gecenin ilerlemiş şu vaktinde bu satırların sebebi nedir diye düşünmeyin. Elimde ‘Mesnevi Terapi’ kitabı var.

Psikiyatri dünyasındaki önemli çalışmaları ile tanınan Prof. Nevzat Tarhan Hoca yeni bir eserle okuyucu huzurunda… Timaş Yayınları çok zarif ve düşündürücü bir kapakla okuyucusunun ruhuna dokunuyor Nevzat Hocanın dilinden…

Tarhan Hoca mesleği ve aldığı irfan kültür geleneği münasebetiyle zaten yıllardır psikiyatri uzmanı olarak bu hizmeti sürdürüyordu. ‘Mesnevi Terapi’ kitabı ile insanın içsel yolculuğunda önemli bir kapı daha aralamış oluyor. Sağ olsun.

Hz. Mevlana insanlığın ruh mimarlarındandır. Kuşku yok bunda… Kişiyi içten îmar eden bir ruh mimarı… İnsanlığın ona olan ihtiyacını ve gösterdiği teveccühü hepimiz biliyoruz. Prof. Tarhan’ın bu kitabı ile ruha dokunuşun anlamını daha iyi kavrıyoruz.

Hz. Mevlana’nın bu dokunuşunun sırrını ‘Mesnevi Terapi’ kitabında Tarhan Hocanın yorumlamaları ile iyice fark ediyoruz.

Hangi duygulara nasıl dokunduğunu yakından görüyoruz.

Evet daha önce bunu hissediyorduk. Farklılık olduğunu yaşıyorduk ama yorumlayamıyorduk.

Nevzat Tarhan bu kitapla bize Hz. Mevlana’nın yıllar ötesinden insanın ruhunun şifrelerini nasıl çözdüğünü gözler önüne seriyor.

Psikiyatri bilimi ile Hz. Mevlana’nın meseller dediğimiz hikâyelerle anlattığı durumların uygunluğu çok şaşırtıcı. Dikkat çekici…

İddialı bir cümle kurmak istemem ama sanırım ‘Mesnevi Terapi’ kitabı ile Hz. Mevlana’yı daha iyi anlayacağız. Ezbere bildiğimiz, zaman zaman konuşmalarımızda dayanak yaptığımız cümlelerin dışında başka bir algımız olacak artık.

Ruhumuza dokunduğunu bildiğimiz Hz. Mevlana’nın bunu nasıl yaptığını ve ‘Psikoloji Bilimi’ ile uygunluğunu artık biliyoruz.

Nevzat Tarhan Hocaya, bu çalışmaya emek verenlere, yayınevi yetkililerine teşekkürümüz var.

Bu teşekkürü ifade ederken Nevzat Tarhan’ın kitap arkasına çıkarılan şu paragrafını alıntılıyorum:

“Bilgi çağını bilgelik çağına dönüştürürken yol göstericimiz Mevlana olacaktır. Çünkü o ruhsal yapımızdaki şifrelere dokunuyor, bizde var olan duyarlılığı harekete geçiriyor.”

Kitabın birinci bölümünde insanlığın Mevlana’yı yeniden keşfettiği anlatılıyor. Kitaba temel teşkil eden bu bölüm paradigma değiştirici bir etkiye sahip. Bu birinci bölüm iyi kavrandığında kitapta yer alan hikâyeler ve Nevzat Hocanın açılımlarının daha sağlıklı kavranacağı kanaatindeyim.

‘Dünya Çapında Vicdani Zeka Arayışları’ başlığı ile Nevzat Hoca hümanist anlayışa açılım getiriyor ve Hz. Mevlana’nın en büyük hümanist olduğu fikrini reddediyor. Hümanizm ile hümanisitenin ayrı şeyler olduğunu söylediği bu bölümde iyicil ve kötücül eğilimler konusunda da önemli bilgiler buluyoruz.

Nevzat Hoca ‘Duygusal Zeka ve Mevlana’ konusuna ayrı bir başlık açmış ve bağlantıları ortaya koymuş. Dikkate değer açıklamalar bunlar. Yeni zeka türü olan ‘Vicdani Zeka’ konusunun ele alındığı bu başlıkta diğer zeka türlerine de kısaca temas edilmiş.

Sorularla küçük bir vicdani zeka yoklaması yapan Tarhan Hoca ‘Vicdani Zeka Değerleri’ olarak şunları sıralıyor.

  • İç sesi dinleyebilmek
  • İç-dış sorumluluk
  • Hesap verebilirlik
  • Yaratıcı güce karşı sorumluluk
  • Etik değerlere sahip olmak
  • Ahlaki akıl yürütmeyi kullanmak
  • Bilgelik
  • Alçak gönüllülük
  • Dürüst ve ilkelilik

‘Mevlana ve Halk Terapisi’ bölümü benim dikkatimi çekti. Terapi dendiğinde genellikle batı verileri aklımıza gelirken artık sanırım yeni bir kategori ilave etmiş olacağız. Kişiye hikâyelerin verildiği ve o hikâyeler üzerinden kişinin zihinsel dönüşümünün sağlandığı ‘Halk Terapisi’ çalışmalarına artık ‘Mesnevi Terapi’ kitabı da önemli katkılar sağlayacak.

Kitabın hikâyelerden önce yer alan son başlığı üzerinde önemle durulmayı hak eden türden. Hz. Mevlana’nın ‘Mutluluk Bilimi’ne katkısının anlatıldığı bu kısa bölüm, zihin açıcı nitelikte hikâyelere geçmeden önce.  Nevzat Hoca kitapta anlatılan hikâyelerin öğretisi ile Pozitif Psikoloji biliminin öğretilerinin ne kadar birbirine benzediğinin hayret verici olduğunu dikkatimize veriyor.

İrfan dünyamızın güneşi Hz. Mevlana ruhlarımızı aydınlatmaya devam ediyor.

Bu kitapla hangi girdaplarımızın nasıl aydınlatıldığını, dünyanın ve nefsin benliğimize attığı düğümlerin nasıl çözümlendiğini göreceğiz.

Kendini keşfetmek, benliğini çözmek isteyenlere önemli bir fırsat…

Ve elbette ruhunu ızdıraptan kurtarıp mutluluğa ermek isteyenler için de öyle…

Bu kitaba kütüphanenizde yer açın…

Ruhunuza Nevzat Tarhan Hocanın yorumlarıyla Hz. Mevlana’nın dokunmasına fırsat verin.

İnanın kârlı çıkacaksınız!

HABER NAME/ 05.05.2012 canbolatugur@gmail.com/ https://twitter.com/ugurcanbolathttps://www.facebook.com/iyibakkendine 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
6 Yorum