Aslan DEĞİRMENCİ

Aslan DEĞİRMENCİ

‘Okus Pokus’ Elde Var ‘Kaos’

Son üç yılımıza bakmakta fayda var.

Önce 367’den başlasak hiçte fena olmaz.

Kalelerin bir bir halka devredildiği dönem!

Emekli paşaların TV’lerde boy gösterdiği günler…

Herkesin siyaset Bilimci, terör ve laiklik uzmanı kesildiği anlar.

Ama bir eksiklik vardı.

Monşerler bile ekranlardayken, Yargıçlardan ses yoktu.

Burada cidden bir gariplik var.

Öyle ya brifingli yargıçlar çoktu ama ortalıkta görünmüyorlardı.

Oysa düşen kaleleri kurtarmak için onlara ihtiyaç vardı.

Her türlü planlar deşifre olmuş, darbe yapılamamıştı.

Ancak Yargı darbesi (!) için fırsat kaçırılmış değildi.

Süreç gittikçe de kötüye gidiyordu.

Masada reformlar, halktan ise ‘daha fazla özgürlük’ talepleri geliyordu.

Özgürlük… Düşünün bu ülkenin insanına özgürlük…

En büyük tehdit ile karşı karşıyaydık!

Ancak toplum mühendisleri buna rağmen halen brifingli Yargıçlara başvurmuyordu.

Derken, 367…

Nihayet sihirbaz bulunmuştu.

Şapkasında meğer neler varmış neler…

İlk ‘Okus pokus’ elde var ‘kaos.’

Kaos’un adı 367 Kanadoğlu.

Bir anda ekranlarda hukukçular.

Hepsinin yüzü 28 Şubat’tan tanıdık.

El birliği ile Cumhurbaşkanlığı sürecini kilitlemek için sihirler.

İnanılmaz gösteriler.

Alkışlar.

Gürültü patırtılar.

Ve alanlarda binlerce destekler.

Aranan siyasetçiler, tehdit edilen insanlar ve tetikçi yazarlar.

Sihir baya kuvvetli.

‘Sarıkız’ ve ‘Ayışığı’ gibi de değil.

Ciddi ciddi yol alıyor.

Yol almasından öte şapkadan çıkan, ‘367 üye katılacak’ tutuyor.

Ara ki bulasın 367’yi.

Oturumlar açılıyor, kapatılıyor.

Sihirbazların şapkasını bir ara ele geçirmek isteyen Arınç,

Salonda protesto için bulunanları sayıyor.

Tutup bunu da tutanaklara geçiriyor.

Şapkayı bir sallıyor;

‘Toplantı yeter sayısı vardır, gündeme geçiyorum’ diyor.

Ama hesaplamadığı bir şey vardı.

O da şapkanın yırtık olması.

Çoktan o tutanaklara bunu işletirken sihirbazların stajyerleri koşarak salondan kaçıyordu.

Çokta süreci açmaya gerek yok.

Biz açmaya kalktıkça ‘açılıp saçılıyorlar’ eleştirilerini dikkate alarak, HSYK’ya geçelim.

Onunla beraber YARSAV’a ve Yargıtay’a…

Sonucu biliyorsunuz.

Çabalar çabalar ama sonuçta kazananlar.

Sihirbaz ‘okus- pokus’ dese de koltukta Cumhurbaşkanı Gül.

Biz artık ‘Milletin dediği oluyor’ demeye başlamıştık ki,

Şapka düştü kel göründü.

Artık sihirden öte bir durum ile karşı karşıyaydık.

Kara büyü gibi!

Yok yok koca karı büyüsü!

 ‘Laikliğe aykırı davrandın’ kapatalım gitsin büyüsü…

Hem elde şapka kadar ‘banel’ değil, ‘Google’ gibi bir malzeme var.

Şöyle birkaç büyü bilgisi.

Üfff neler var neler.

Google’de ‘AK Parti’ yaz yeter.

Büyünün içine koyulacak ne kadar uydurma argüman varsa hazır.

Yeterde artar bile. 

Ekranlar coştu.

Bulunan yeni büyü yere göğe sığmıyordu.

Tüm sihirbazlar şaşkındı.

Köşelerde, manşetlerde sadece bulunan sihir.

Sokakta, kahve de, stat da konuşulan yine sihir.

Derken beklenen iksir.

AK Parti’nin savunma dosyası.

İçinde büyünün ne kadar karanlık olduğunu gösteren deliller.

İksir o kadar etkili ki büyüyü bozamasa bile sarsıyor.

Bir sallantı iki sallantı derken Anayasa kapısı…

“ ‘Laikliğe aykırı davrandın’ kapatalım gitsin büyüsü çok ağır.

Kapatmayalım iğdiş edelim.

Elini kolunu bağlayalım.”

Neyse buda bir başarı olmakla beraber, sağlam bir iksir bulmak artık şart olmuştu.

Şöyle şapkaları etkisiz hale getirecek,

Darbecileri püskürtecek,

Başlayan operasyonları sağlıklı yürütülmesini sağlayacak,

Geleceğin Türkiye’sini yeniden inşaa edecek.

En iyi iksirciler kapandılar bir odaya.

Yazdılar, çizdiler, karıştırdılar.

İksirin içine bir tutam özgürlük,

Bir tutam adalet,

Bir tutam da eşitlik.

Hoppa, alsana ‘sivil anayasa.’

İksir cidden kuvvetli.

En az  ‘Laikliğe aykırı davrandın’ kapatalım gitsin büyüsü kadar etkili.

Olmaz olamaz.

Geliyor.

Derken,

Yeni Anayasa için 'kurucu irade' şart büyüsü.

Aman Allah’ım bu da ne şimdi?

Derken, ‘üniversitelerde başörtüsü özgür olamaz’ büyüsü.

Tehditler, kavgalar ve ‘toz duman’ büyüsü.

Üfff ne büyüler varmış.

İksirler raflara kaldırılırken ‘ETÖ savcılarını görevden alma’ büyüsü.

Her tarafta ‘okus-pokus’lar, her tarafta bağrışmalar.

HSYK’dan ‘yaz kararnamesi’ büyüsü

Ve sonunda ‘dinleniyoruz’ büyüsü.

Ne nefes varmış be.

100 metre değil 10000 metre oldu tükenmedi.

Koştukça açılıyor, açıldıkça koşuyor.

Hani ‘duman en çok ateş sönerken çıkar’ diyeceğim,

Şimdi de ‘Katsayı’ büyüsü.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
7 Yorum