Abdullah Öcalan Ahmet Türk'ü sildi

Abdullah Öcalan Ahmet Türk'ü sildi

28 Şubat döneminin aktörlerinden Perinçek yetiştirmesi Faik Bulut DTP'ye genel başkan oluyor. Bulut'u DTP'nin başına öneren kişi ise hayli ilginç.

İbrahim Kiras'ın yazısı....

 

Becerikli Bay Faik

 

28 Şubat döneminin “aktörlerinden” biri olarak hatırlıyoruz adını... İlginç bir biyografisi var: Doğu Perinçek’in aydınlık ekolünden yetişiyor... 1970’li yıllarda bir grup arkadaşıyla Lübnan’daki Filistin kamplarına gidiyor, “eğitim” için... Aydınlıkçıların lider kadrosundan Bora Gözen’in de yer aldığı bu gruptaki bütün arkadaşları bir İsrail operasyonunda öldürülüyor... Faik Bulut sağ olarak ele geçiriliyor ve 7 yıl 2 ay boyunca İsrail’de tutuklu kalıyor.

 

1980’lerde Türkiye’ye dönüp Perinçek’le çalışmayı sürdürüyor. 28 Şubat’a doğru “İslamcı örgütler” gibi konularda yayınlar yapmaya başlıyor. Derken postmodern darbe döneminin belli başlı televizyon yıldızlarından biri haline geliyor. Ali Kırcaların, Reha Muhtarların, Uğur Dündarların birbirleriyle yarışırcasına Müslüm Gündüz/Ali Kalkancı görüntüleri eşliğinde fikirlerine başvurdukları “uzman”lardan biri oluyor.

 

***

 

Bu dönemde “İslami sermaye” ve benzeri başlıklarla yayınladığı kitaplarda köftecilerden kuruyemişçilere kadar birçok firmanın yer aldığı listeler yer alıyor. Bu listeler Batı Çalışma Grubu tarafından karargâhlara dağıtılan “boykot” listelerine benziyor.

 

Bu bir şey değil. MGK kararlarındaki bazı cümlelerin bile Faik Bulut’un kitaplarından alındığı ortaya çıkıyor.

 

Hatta merhum Muhsin Yazıcıoğlu bu durumu dönemin cumhurbaşkanı Demirel’e anlatıp “bu nasıl oluyor” diye soruyor. (Demirel’in bu soruya vereceği bir cevap yok elbette.)

 

“Demek ki Faik Bulut’a imzasını taşıyan kitapları yazdıranlarla postmodern darbe döneminin MGK bildirilerini hazırlayanlar aynı argümanlara sahipler” yorumu yapılıyor. Bundan daha “ileri” bir yorum tehlikeli sulara girmek anlamına geleceğinden bu kadarla yetiniliyor!

 

***

 

28 Şubat sürecinin akabinde Faik Bulut bu sefer “Alisiz Alevilik” görüşüyle ortaya çıkıyor. Ülke gündemini uzun süre meşgul eden tehlikeli bir tartışmanın fitilini ateşliyor. Türkiye’nin Alevi toplumunu millet çoğunluğundan koparmaya yönelik sayılan bu girişim bütün kesimlerin tepkisini çekse de medyada aylar boyunca gündem başlığı olarak tutuluyor.

 

Ardından “PKK’ya terör örgütü demek yanlıştır” açıklamasıyla yeniden gündeme geliyor. Böyle bir becerisi var, gündem oluşturmayı iyi biliyor.

 

***

 

Şimdi ne iş yapıyor bu zat biliyor musunuz?

 

Ergenekon yanlısı yayın organlarında yazı yazıyor. Sıkı durun: Bir de DTP’nin yönetiminde görev yapıyor.

 

Kendilerini “derin devlet”le sözüm ona mesafeli göstermeye çalışan bir siyasi kadronun içinde yer alıyor yani.

 

DTP’nin geçtiğimiz ay yapılan kongresinde Parti Meclisi üyeliğine seçilmiş.

 

Nasıl seçilmiş, hiç tartışma olmamış mı? Galiba olmamış. Zaten önceden hazırlanmış bir liste gelmiş ve kongrede aynen onaylanmış bu liste.

 

Liste nereden geliyor, derseniz, onu bilmiyorum. Ama Faik Bulut’un adı zaten daha önce “Genel Başkanlık” için önerilmiş.

 

Kim önermiş? Abdullah Öcalan.

 

Şaşırdınız mı?

 

Etiketler :