AKP Sultanbeyli adayı Keskin anlattı

AKP Sultanbeyli adayı Keskin anlattı

300 bin nüfuslu Sultanbeyli ilk defa bir sinemaya kavuştu. İlçedeki seçmenler Büyükşehir için de ilk defa oy kullanacak. İlklerin ilçesindeki en büyük sorun ise mülkiyet...

AK Parti Sultanbeyli Belediye Başkan Adayı Hüseyin Keskin Haber 7’nin sorularını yanıtladı. Keskin, Sultanbeyli’nin üç temel sorununu sıraladı: Mülkiyet, Eğitim ve ulaşım… Keskin, mülkiyet sorunun çözülmeden hiçbir iş yapılamayacağının farkında. Projeler hazırlanmış, çalışmalar yapılmış. Ancak Sultanbeyli’de korku siyaseti yürütenlerin TOKİ ve KİPTAŞ’ı öcü gibi gösterdiğini belirten Keskin, halkın, korku üretenlere, belden aşağı politika yapanlara inanmamalarını istiyor.

Her projenin önüne çıkan mülkiyet sorunu için projeler geliştirilmiş. Tarihinde ilk defa bir sinemaya kavuşacak olan Sultanbeyli'nin başka bir özelliği de ilk kez Büyükşehir için oy verecek olması.

28 Şubat döneminde simgeleştirilen bir ilçeyi yönetmeye aday olan Hüseyin Keskin bölgedeki sorunları, kısır siyasi çekişmeleri ve projelerini anlattı.

Sadece İstanbul’un değil Türkiye’nin de farklı duran bir yeri. Temele baktığımızda ilk üç sorunu nasıl sıralarsınız?
 
Sultanbeyli’nin İstanbul’un diğer ilçeleri arasında farklı bir sıkıntısı var,  mülkiyet problemi hala çözülmüş değil. En önemli problem bu diye düşünüyoruz. Ayrıca TEM’den giriş çıkışta Sultanbeyli’de kangren haline gelmiş bir konu. Bunun dışında eğitim aslında ilk sıraya da koyulabilir.

Ancak vatandaşlarımızın asıl isteği mülkiyet sorununun çözülmesi. Ormanla alakalı problemlerden dolayı tapu verilememiş. Tapu senetler yoluyla bugüne kadar gelmiş 89 yılında belde olmuş, 94 yılında ilçe olmuş. 1989 yılında dönemin adayının ilk vaadi önce imar ve ıskan planları verilip sonra vatandaşlarımızın tapusu dağıtılacak diye ki o dönemde bu sorunu çözmek çok kolay çünkü kimse tapunun kıymetini bilmiyor. Ne tapu sahipleri ne mülk sahipleri.  Tapu konusunda 89 dan 2004 yılına kadar ciddi bir adım atılmamış. Hatta 2004 yılında Sultanbeyli belediyesini AK Parti devraldığında şunu çok rahat söyleyebiliyoruz,  ‘parası ödenmiş 1 metre kare dahi tapu belediyenin kasasında yok. 186 bin metre karelik bir tapu var onun sebebi de şu sebze hali var onun önünde petrol var gölet var onun altında bir tül fabrikası var buranın işletmecileri ile belediye yönetimi arasında hukuki bir problem vardı. İşletmeciler hisseli alıp burası benim diyorlardı belediye de ellerinde tapu olmadığı için 186 bin metre karelik bir tapu almışlar ama bunun parası da AK Partili belediye başkanı Alaaddin Bey döneminde ödendi. Sonra biz ciddi bir çalışma başlattık Sulatnbeyli’nin tamamında tapu konusunda vatandaşlarımızı bilinçlendirmeye yöneldik. Derneklerde kahvelerde çalışmalar yaptık ilçe başkanı sıfatıyla gittik ancak biz bu çalışmaları yaparken başka bir siyasi parti aleyhte bir çağrı yaptı, vatandaşlarımızı almamaları konusunda çaba gösterdi. 
 
  

Sultanbeyli Belediye Başkan adayı Hüseyin Keskin Haber 7'nin sorularını cevapladı.

Hangi partiydi?
 
Parti adı vermeyeceğim ancak bunlara güvenmeyin bunlar bu işi çözemez tarzında ciddi bir çalışma yaptılar

Etkili oldu mu?
 
İstediğimiz oranda vatandaşımızın belediye ye müracaat etmesini sağlayamadık bu yüzden etkili oldu diyoruz

BİZ KARDEŞ OLARAK GÖRDÜK ONLAR SALDIRIYOR

Ne zaman yaşandı bu olaylar?
 
Aladdin Bey dönemi tabi biz 2004 yılında alıyoruz AK Parti belediyeciliğini değerlendirmeyi. Bu konuda maalesef çalışma yaptılar. Biz onları kardeşimiz gibi gördük onlar için kötü laf söylememeye itina ettik ama o arkadaşlar sadece burada değil İstanbul’un bütün ilçelerinde çok farklı bir anlayışla saldırıyorlar. Bizim adaylarımızla ilgili partiyle ilgili iftiralar atıyorlar bu siyasi bir çekişme başka bir şey değil.


Tapuya niye karşı çıkıyorlar?
 
Bunlar çözemez biz çözeriz diye siyaset yapıyorlar. Adil mahallemiz var o mahallede vatandaşlarımızın tapuya müracaat etmesi için orada bir çalışma yapıldı ve orada çok az vatandaşımıza tapu verildi tabi burada iyi niyet vardı burada vatandaşlarımızın işi görmesini istiyordu bunu şöyle bir dezavantajı oldu oda tapu fiyatlarını tetikledi. Bu sefer vatandaş olayı gördükten sonra yoğunlaşmaya başladı. Ayrıca vatandaşlarımızın çoğunluğu da dışarıdan hisseli tapu aldılar mesela gittiğimiz her kahvede soruyorum her dernekte soruyorum diyelim ki 200 kişi varsa 7 kişi çıktı belediyeye müracaat etmemiş tapu almamış buda bizim dönemimizin ciddi bir kazanımıdır.

Ayrıca mevcut yönetim otobanın kuzeyi diye adlandırdığımız mahallelerimiz var Mimar Sinan, Adil mahallesi diye başlayan mahalleler var  Battal Gazi, Ahmet Yesevi, Turgut Reis, Mecidiye mahalleleri bu mahallelerde çalışmalar bitti. Tapu kadastroya gidip tapular kesilip seçimden önce dağıtılacaktı ancak görev değişikliği nedeniyle mevcut yönetim nezaketen bu durumu yeni yönetime bıraktı otobanın güneyindeki mahallelerde çalışmalar devam ediyor. Dediğim gibi vatandaşlarımızda ciddi anlamda tapu almış oldular tapu sahipleriyle mülk sahipleri ciddi derecede örtüşmüş oldu.
 
Ne kadarı çözüldü tapu sorununun?
 
Otobanın kuzeyi çalışması bitti güneyiyle alakalı çalışmalar devam ediyor orada 1561 parsel var ki büyük bir parsel 6 milyon metre karelik bir parsel onunla alakalı çalışmaları da inşallah ekibimizle birlikte biz çözeceğiz. Sonra yönetimimiz çok önemli bir şey daha yaptı belediyeye müracaat etmemiş tapu almamış vatandaşlarımız mağdur olmaması için belediyedeki tapuların hisselerinin bir kısmı parsellere dağıtıldı. Haliyle bu işin ticaretini yapanlar yarın öbür gün ya şu fiyattan alacaksın yada sizi mahkemeye veriyorum diyebilmesi için belediyenin onayını almış olmaları gerekecek.

KAÇAK YAPILAŞMA DURMALI

İstismarların önü kapanmış oldu.

Tabi oda çok önemli şimdi bizim tahminimizce bir iş adamında ciddi anlamda tapu var onun dışında hemen hemen işte 1500 kusur 2 milyon metre kareye yakın tapuda belediyemizin kasasında var şuan ve biz gittiğimiz her yerde diyoruz ki belediye yönetimimizin vatandaşımıza vatandaşımızın da belediye yönetimine yardımcı olması lazım yani belediyeye  müracaat edenin de dışarıdan hisse almayanı da bekleme şansı olmuyor. Önümüzdeki süreçte bunu çözmek istiyoruz aksi halde kaçak yapılanmanın da durması zor.

SİVİL TOPLUM KURULUŞLARYILA ORTAK ÇALIŞACAĞIZ
 
Temel ve en büyük sorun  bu, siz nasıl bir yöntem uygulayacaksınız?
 
Ekibimizle birlikte Allah izin verirse göreve geldiğimizde önce uygulaması biten bölgelerin çalışmalarını kendi felsefemizi kendi penceremizi tekrar değerlendirip bu çalışmayı tamamlayacağız. Sivil toplum kuruluşlarını da devreye sokarak istişare paylaşımıyla bilgi paylaşımı yoluyla otobanın güneyindeki mahallelerle ilgili bir kampanya yapacağız ayrıca elinde tapu bulunan özellikle bir isim var onunla alakalı da artık pazarlığımızı yapacağız
 

TAPULARIN YARISI İŞ ADAMINDA
Tapu derken geniş miktarda mı?
 
Bir iş adamı ciddi anlamada toplamış belediyenin elinde ne kadar varsa onunda elinde o kadar olduğu söyleniyor tam net bilinmemekle beraber
 
Tapularının sahibiyle ilişkilerimizi geliştirerek artık pazarlığımızı yapacağız. Bir kere o tapunun alınması lazım belediyeye o insanları da suçlamıyoruz tabi bir yatırım yapmışlar. Oradan da para kazanmak istiyorlar ancak biz başladığımızda tapu fiyatları 3 milyon 5 milyon iken şimdi ciddi anlamda yükseldi 50 milyon 150 milyon 250 milyon parsel parsel değişen fiyatlara geldi. Haliyle hem vatandaşın tapu alımında ciddi bir miktar ödemesi gerekecek hem de belediye aldığı vakitte aynı miktarı ödemesi gerekiyor. Yani o anlamda çalışmalarımızı yapacağız. Özellikle bilinçlendirmeyi çok iyi yapıp önümüzdeki dönemde bu yükü Sultanbeyli’nin gündeminden uzaklaştırmak istiyoruz
 

BÜYÜKŞEHİR'LE KOORDİNASYON
Büyükşehir’le koordinasyonunuz nasıl?
2004 yılında büyükşehir için oy kullanmamıştık. Sonradan bağlandı, Büyükşehir’in bu dönemde ilçeye yaptığı yatırım 270 Milyon TL (eski parayla 270 trilyon). Özel idareden de 30 milyon TL bütçe aldık. Bu yatırımları belediyenin bütçesinden yapsaydık 20 yılda yapardık. Ama 5 yıl içine bunu sığdırdık. İlk defa bu seçimlerde oy kullanacağız. İlçede sorunların ortadan kalkması için Büyükşehir ve hükümetin desteği şart.

KAÇAK YAPI TEŞVİK EDİLİYOR

Kaçak yapılaşma sorunu var mı?

İlçemizde inşaat yasak mı diye sordunuz da yasak diye biliniyor. Oysaki yasak değil müstakil tapulu alanlarda belediyeden ruhsat alınarak artık siteler yapılıyor Sultanbeyli’de. İşte Adil mahallesine bir site yapıldı bir tane daha yapılıyor fabrikalar yapılıyor mülkiyet problemi halledilmemiş yerlerde inşaat yasak bu konuda da ciddi gayret gösterildi bu dönemde ancak seçimler gelince de eski alışkanlıklar nüksetti  seçimlerde anormal bir tablo ortaya çıktı bu konuyla alakalı resmi işlemler yapılıyor tutanaklar tutuluyor savcılığa sevk ediliyor bununla ilgili İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımızla da il başkanımızla da konuştuk görüştük ama vatandaşlarımıza 184. maddeye ikna etmeye zorlanıyoruz her gittiğimiz yerde bana tek sorulan bu geldiğinizde ne yapacaksınız? Yıkacak mısınız yıkmayacak mısınız? Bu konuyla alakalı yine siyasi partiler çalışmalarını yaparken vatandaş inşaatını yapıyor kolay gelsin yapın yapın korkmayın AK Parti gelirse yıkacaklar biz gelirsek yıkmayacağız tarzında propaganda yapıyorlar biz tabi kolay gelsin demiyoruz

SULTANBEYLİ TOKİ’YE PEŞKEŞ ÇEKİLDİ’ İFTİRASI

Kaçak yapılanmaya teşvik eden siyasi partiler mi var?
 
Var tabi var bunu kullanıyorlar seçim için. O partilerin adaylarıyla görüştüğümüzde bizim söylediğimiz dışında bir şey söylemeleri zaten mümkün değil çünkü 2004 yılında çıkan yasaya göre Türkiye genelinde kaçak yapılaşmaya dur denildi. Yani mülkiyet probleminin o anlamda bitirilmesi gerekiyor ki bu işinde sonu gelmiş olsun. Yine mülkiyet problemiyle alakalı bizde tabi bu bahsettiğim tapu çalışmaları hisseli alanlarla alakalı bizim ilçemizde ayrıca birde 2B var tamamını zannediyorlar ancak üçte bir ama diyorum ki keşke 2B olsa hepsi işte ayrıca Hasanpaşa mahallemizin bir kısmı 390 evi ilgilendiriyor. Bunlar tamamen orman alanının içerisinde mahkemeyi kaybetmişler Yargıtay onamış orası da çok ciddi bir sıkıntı o da bizim elimizi öpecek 2B’lerle alakalı konu işte 2009 birinci ayın 10’unda çıkan yasayla çözümü çok kolaylaştı. Bu konuda yine aynı siyasi parti ciddi anlamda yaygara koparıyor yani gittikleri bütün yerde Sultanbeyli TOKİ’ye peşkeş çekildi Sultanbeyli yıkılacak tarzı bir iftira yürütüyorlar.

KORKUYA DAYALI POLİTİKA

Düşünün şimdi biz her akşam bütün mahallelerimizde ekiplerimiz çat kapı programı yapıyor yaşlı bir teyze açıyor evladım bizim evimizi mi yıkacaksınız yani korkuya dayalı bir şey üretmişler sadece oy kazanmak için bunlar yıkacaklar biz geldiğimizde yıkmayacağız tarzında siyaset yapıyorlar oysa 2B’yi incelediğimizde bu tamamen halkımızın lehinde  işte önceki hükümetimiz 2B’yi çıkardığında dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet sezer veto etmişti şimdi de tapu kanunu çıkınca bir ek maddeyle muhalefet uyanana kadar meclisten geçti. Bunu incelediğimizde tapu kadastro ve orman işletmelerimizin mühendislerinden oluşan bir komisyon 2B’lerle alakalı bir çalışma yapacak yaptığı çalışmalar dahilinde 2B yerlerini oradaki mülk sahiplerini ne zamana kadar kullandıklarını tapu kadastronun kayıtlarına kaydedecek. Sonra buralar hazine adına teslim edilecek sonrasında da bu yazılı değil ama mantık o belediyelere devredilecek belediyelerde uygun fiyata halka satmış olacak. Bu anlamda Sultanbeyli’nin tamamı keşke 2B olsa diyoruz. 2B’yi ve TOKİ’yi ciddi anlamda sorun olarak gösteriyorlar.

TOKİ VE KİPTAŞ’LA KORKUTUYORLAR

Düşünün kafanızda kentsel dönüşüm var TOKİ  var…  Sultanbeyli’de bahsini etme şansınız yok mesela Kadir Bey (Topbaş) de bir miting yaptı konuşmasında TOKİ de gelecek KİPTAŞ da gelecek falan dedi… Halk yanlış anladı. Korku siyaseti üretiyorlar diyerek konuyu düzeltti. Yani öyle bir noktaya getirilmiş ki TOKİ öcü gibi gösteriliyor işte dün akşam bir kahveye gittik orada da farklı bir durum oldu 650 bin evin yıkılacağından bahsediyorlar. Türkiye genelinde oysa cumhuriyet tarihinden günümüze kadar kamulaştırılan  ev sayısı Türkiye’nin genelinde 10 bin bizde 33 bin ev var yani böyle bir yaygara koparıyorlar düşünün TOKİ Sultanbeyli’de Türkiye’de ikincisi yaptırılan Sabiha gökçen havacılık lisesini yaptırıyor tabelası var vatandaş o tabeladan korkuyor.

İkinci bir konuda TEM’le ilgili. Sultanbeyli’nin kurulduğundan ya da temin açıldığından bu yana devam eden bir sorun bu…
 
Evet o konuyla alakalı şunu söyleyebiliriz Sultanbeyli 85’lere kadar 3500 lü bir köy nüfusu iken TEM yolunun oradan ile birlikte Anadolu’nun değişik illerinden oralara akın ettik. Bugün nüfusumuz tahmini 300 bin… Yani 300 bin nüfuslu bir ilçe haline geldik. 3 partiden oluşan koalisyon hükümetinde bu karayolunun üzerinde bir köprü yapıldı ve orda kaldı. Bu işin en kolay kısmıydı sonrasında devam ettiremediler çünkü ciddi sıkıntıları vardı. Şimdi kamulaştırma bedellerinin çok yüksek olması nedeniyle kamulaştırma yapıldı çünkü bilir kişiler çok fahiş fiyatlar belirlemişler aile kamulaştırma bedeli çok yüksekti belediye yönetimimiz bu dönemde Adil mahallesinde bir uygulama planı yaptı arsaları tevhit yoluyla birleştirdi. Artan yolarda belediyeye kalması gereken yoları da karayollarına devrederek bu işin teknik alt yapısını çözdü hazırlığını yaptı ve belediye başkanlarımızla birlikte bölge milletvekillerimizle bakanlarımızla defalarca görüştük. Biliyorsunuz karayolları önce yani sonradan bağlandı ulaştırma bakanlarımıza ilgili iki bakanımızla da defalarca görüştük hatta başbakanımızla görüştük finansman noktasında da kendisinden yardım istedik tüm konuları çözdük teknik alt yapıyı bitirdik.

Sultanbeyli nin bir diğer özelliği de işyerinin olmaması otel kent konumunda olmasını önüne geçebilecek bir çalışma var mı?

İlçemiz maalesef dediğiniz gibi kent otel konumunda sabah duraklara baktığımızda insanlarımız Sultanbeyli’yi terk ediyor akşam dönüyorlar.  Zaten Sultanbeyli’nin seçimlerdeki kaderini de bu kitle belirliyor. Sultanbeyli’nin en büyük mahallesinde arsa üretip okul yaptıramıyoruz yer kalmamış vatandaşlar Sultanbeyli ye akın ettiklerinde meskenle ilgili sorunları karşılanmış ama artık çocuklar büyüyor kültür merkezleri kapalı spor salonları istiyor mahallelerine park ve sağlık ocakları gibi istekleri var. Bunların karşılanmasında ciddi sıkıntılar yaşıyoruz düşünün Sultanbeyli’nin bu dönemde yapılan yatırımlar tapulu alanlarda yapıldı kamulaştırma yoluyla yapıldı diğer bölgelerde yapacağımız zaman ne yapıyoruz? Yatırımlar yoluyla çünkü resmi olarak şansı yok. Zorlanıyoruz işte hayır sahiplerini devreye sokarak arsalar alınıyor tahsis ediliyor belediye meclisinden kararlar çıkıyor okullar için il genel meclisine ve büyük şehre devrediyoruz okullar yapılıyor. Yanı başımızda Samandıra Belediyesi bir arsasını sattı 55 trilyona şimdi benim öyle bir arsam olmuş olsaydı ben Sulatnbeyli’nin tapu sorununu çözerdim. Bizde öyle bir alan kalmamış küçük parçalar halinde vatandaşa satılmış ciddi sorun var. Bu alanda fabrika alanları çok fazla yok Samandıra ve diğer beldelerde var. Bir kenti kurarken o kentin özelliklerini dikkate alarak kurmanız lazım yani şehir yeni kuruluyorsa istediğiniz yönde bir şey yapabilirsiniz sanayi kentimi yoksa sosyal alanda iyi bir yere mi gelecek bunun hesabını yaparsınız. Sultaneyli de bu saatten sonra sanayi kenti oluşturma şansımız yok ama bazı özellikleri var. Bölgede çalışan iş adamlarıyla görüşerek bazı çalışmalar yapmayı planlıyoruz.

2004 den bu yana Eğitim noktasında da bu dönemde mülkiyet sorununa rağmen 16 tane okul yapıldı yapılmasaydı sınıf mevcutları 55 değil 90 olurdu bu bir ilçenin mülkiyet problemine rağmen çok ciddi bir rakam.

PROJELER MÜLKİYETE TAKILIYOR

Hüseyin Keskin yönetimi devraldığında mülkiyet adına başlayan süreci devam ettirecek TEM’le ilgili devam eden çalışmalar sonuçlandırılmış olacak burayı sanayi kenti yapabilme imkanı yok dediniz peki hizmet sektörüyle ilgili bir açılım yapma anlamında iş alanları oluşturma anlamında bir şansı yok mu neler yapacak Hüseyin Keskin?

Olabilir eğitim kenti de olabilir hizmet sektörüne dönük bir kentte olabilir o anlamda projelerimiz var çalışmalarımız var. İlk engelimiz ise mülkiyet anketlerdeki taleplerde bu ancak daha önce asfalt vardı şimdi öncelik mülkiyet anketler yoluyla da vatandaşlarımızın taleplerini biliyoruz. Belediyemiz bir buçuk ay önce 33 bin evde yapılan bir anket yaptı bu çok ciddi bir çalışma bunu belediye başkanımızdan da aldık vatandaşlarımızın taleplerini biliyoruz yeni siz ekmek isteyene bal verirseniz onu memnun edemezsiniz bu sorunları çözüp
Daha sonra dediğiniz projelerimizi gerçekleştirmeyi düşünüyoruz.

Bütün sorunların çözümü mükiyete mi takılıyor? 

Evet şuan inşaat konusu sıkıntılı bu da mülkiyetle alakalı tapulu olan yerde mülki olanlar diyorlar ki bizim hatamız tapulu yerden yer almak mı?çünkü orda emsal değerleri belli yapabilecekleri belli ama öbür tarafta vatandaş istediği kadar gitmiş fırsatını bulduğu zaman tekrar gitmeyi hayal ediyor

Sultanbeyliyi atel kent olarak değerlendirdiniz sabah gidip akşam dönenler için kültürel bir çalışmanız var mı? Ücretsi ya da düşük ücretli tiyatro, sinema gösterimi gibi.

Bu dönemde iki tane kültür merkezi yapıldı açılışını inşallah biz yapacağız ilçemiz ilk defa sinemayla tanışacak.

İLK KEZ SİNEMA SALONU OLUYOR

Belediye mi yapıyor bunu yoksa destekliyor mu?

Şimdi şöyle kültür merkezinin birini İBB’ye yaptırdık diğerini de özel idareye. İki üç ay içinde bitecek. Bu anlamda ilk kez sinema salonu oluyor bu anlamda tabi tiyatro salonunun da olması gerekiyor.

Sultanbeyli Anadolu kültürünü yoğun yaşayan bir yer bunun avantajlarının yanında dezavantajları da oluyor. Mesela kente uyum konusunda sorunlar yaşıyoruz. Herkes kendi hemşerisinin bulunduğu yerde ikamet ediyor. Pendik’i ciddi anlamda inceledim Erol Bey orada il derneklerini kullanarak kentsel dönüşümü yapmış. Bizde bunlarla diyaloga girerek  Sultanbeyli’nin eğitimine kültürüne katkı sağlamak istiyoruz çünkü ciddi bir eksiklik var.

Zaten imajıyla alakalı ciddi sıkıntılar var. Önce bu imajıyla ilgili çalışma içine girmemiz gerekiyor ilgili herkesle görüşüyoruz konuşuyoruz. Yapımız da istişareye çok açık. İmaj anlamında ciddi bir çalışma yapmak istiyoruz bu imaj medya yoluyla nasıl bozulduysa aynen düzeltmek istiyoruz

SULTANBEYLİ’NİN İMAJ SORUNU VAR
Sultanbeyli’nin siyasi söylemlere de alet olan bir imajı vardı geçmiş dönemde. İmajı değiştirmek için somut projeler var mı?

Şimdi burada yaşayan vatandaşlarımız yeni şeni Sultanbeyli de oturuyoruz demeye başladılar. Eskiden bunun ezikliğini yaşıyorlardı. Kuruluşunda tartışmalar nedeniyle imajı yerlerde sürünüyor. 2004 yılında Aladdin Ersoy eski imajı çağrıştıracak çalışmalara girmediler. Yani bu dönem güzel geçti imaj noktasında bizde devam ettirmek istiyoruz bu kültürel çalışmalarla da olabilir belki bir ekibe ciddi bir çalışma yaptırıp da imajı nasıl düzeltiriz diye kafa yorabiliriz ama kafamızda net bir şey yok.

Projelerden başlıklar:

Gölet parkı, Devlet hastanesi, Şelale, Aydos Kalesi Restorasyonu, Botanik Park, Okul Bahçelerine Kapalı Spor Salonu, Cadde Sokak Aydınlatma, Asfalt ve Kaldırım Bordür Çalışmaları, Her Mahalleye Park, Kanalizasyon Doğalgaz ve Yağmur Suyu Kanalı Çalışmaları, Dere Islah Çalışmaları, Mülkiyet Sorunu Projesi, Prestij Cadde Düzenlemeleri, İlçe Merkezinin Yeniden Düzenlemesi, Fatih Bulvarı Düzenlemesi, Kat Otoparkı, Ulaşım Minibüs ve Taksi Durakları Projesi, Kamu Binaları İnşaası Projesi, Otoban Giriş Çıkış Projesi, Aşevleri Projesi, Meslek Edindirme Kursları, İlköğrim ve Lise okul projeleri, Kültür Programları ve Şehir Tiyatroları, Gezici Oyun Aracı ve Kütüphane...

Sultanbeyli ile ilgili konuşurken hep bir korku siyasetinden bahsettiniz siz bununla mı mücadele diyorsunuz şu anda?

Biz normalde Türkiye’de CHP ile mücadele ediyoruz söylemlerimizi ona göre geliştirmişiz. Şimdi bizim gibi ilçelerde maalesef farklı bir partinin ciddi bir hırçınlığı var. TOKİ konusunu işliyorlar hükümetimizin Sultanbeyli’yi TOKİ’ye peşkeş çektiğini ciddi anlamda yayıyorlar. Bu bizi üzüyor biz bu şehrin kaderiyle oynadıkları halde oynayan simalar şuan o kadroda kaldı hala çıkıp konuşuyorlar. Bizim söyleyecek çok sözümüz var ancak hem partimizin misyonu hem kişiliğimiz buna müsait değil biz saygı gösterip yolumuza devam ediyoruz.

Şimdi eğitimsiz insanlar daha bu tür söylemlere açık olabiliyorlar Sultanbeyli’de de eğitim problemi var bununla ilgili bir eğitim seferberliği yada halkı bilinçlendirme gibi bir çalışma düşündünüz mü?

İNSAN ODAKLI YÖNETİM ANLAYIŞI
İşte onu düşünüyoruz.  Pendik’i inceledim derken sadece kentsel dönüşümü değil bizim ilçemizde ciddi anlamda il dernekleri var ilçe hatta köy dernekleri var bunları da işin içine katarak ilçemizde ciddi bir seferberlik yapmayı düşünüyoruz biz onlara insan odaklı bir yönetim vaad ediyoruz. Bizim kitapçığa yazamadığımız en büyük projemiz ‘insan odaklı yönetim anlayışı’.  Belediyemizin kapılarını vatandaşımıza açmak istiyoruz. Yani yaşanan sıkıntıları ortadan kaldırmak gibi bir düşüncemiz var.

İnsanoğlu her şeyi affeder ama adam yerine konmamayı affetmez sözünü ciddi anlamda benimsemiş bir arkadaşınızız. Bu anlamda hem teşkilatımızla hem personelimizle hem vatandaşımızla Sultanbeyli’nin sorunlarını çözmek istiyoruz işimiz zor ateşten bir gömlek değil ateşin içine düşmek.

SEÇİME GARANTİ GÖZÜYLE BAKILIYOR
AK Parti’nin seçimi kazanma ihtimali nedir?

Toplantıya gittiğimizde adaylar bana rahat ol sen kazanacaksın diyorlar ama Sultanbeyli’de çok fazla sorun var. Biz bunları düşünüyoruz.
Sultanbeyli’de kesin kazanacağız beklentisi olduğu için rehavet oluşabilir. Onu kırmaya çalışıyoruz. Mevcut başkan ve adayımız birbirlerini destekliyorlar.

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :