Atalay: Bugün tarihi bir gün

Atalay: Bugün tarihi bir gün

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Kanal7'deki Başkent Kulisi programında Mehmet Acet'in balyoz davası sonuçları, Oslo görüşmeleri ve yakında gerçekleşecek Ak Parti kongresi hakkındaki sorularını yanıtladı.

Atalay'ın konuşmasından konu başlıkları şöyle:

- Türkiye büyük bir değişim yaşıyor. Biz başından beri bu değişimi normalleştirme olarak algılıyoruz. Türkiye olağanüstülüklerin olmadığı, ileri bir demokrasiye kavuşsun, amacımız bu.

- İsteğimiz, ordu sivil siyaset dizaynıyla uğraşmasın. Bu yönüyle bu Balyoz kararları şüphesiz tarihi.

- Davaların bitmesi iyi bir şey. Ama burada adaletsizliğe yer yoktur. Ben yargı kararlarını eleştirecek değilim. Umarım ki kararlar hukuka uygun olarak verilmiştir.

- Bütün bu görüntüler, inşallah normalleşmeye geçisin önemli örnekleridir.

- Böyle ortamlarda acılar da var. Acılar üzerinden popülizm yapmamak lazım. Bir zafer sarhoşluğu içinde değiliz. Ama bu dava önemli bir davadır.

Bugün tarihi bir gün

- Bu son olayın değerlendirmesinden sonra, bugünün önemli olayı olarak yer vermek istiyorum. Bugün önemli bir gün. 23 Eylül. Bizde İnsan Hakları Mahkemesi'nin yürürlüğe geçiş tarihi. Bugün yasal olarak 2 şeyin başlangıcı: Türkiye bugün İnsan Hakları Mahkemesi'ne kavuşuyor. Yarından itibaren insanlar buna başvurmaya başlayacak. İkincisi, Türkiye ilk defa İnsan Hakları Kurumu'na kavuştu.

- Bizde İnsan Hakları Mahkemesi olmadığı için AİHM'ye en çok giden ülkelerin başındaydık. Bunun için çok ceza alıyorduk. Bu uluslararası camiada iyi bir görüntü değildir.

Türkiye şu an terörün parladığı bir dönemde

- Terör süreci 30 yıllık bir süreçtir. Başka ülkelere de bakarsak, zaman zaman terörün parladığı, bazı kesitlerin yaşandığı dönemler olabilir. Türkiye de şu an öyle bir dönemde.

- Bizim terörümüzde uluslararası konjonktür her zaman çok önemli olmuştur.

- Türkiye'nin ne zaman uluslararası platformda bir sorun yaşasa, terör örgütü de orada olur ve Türkiye'yi nasıl daha zor duruma sokarım diye çalışır. Şimdi de öyle bir durum var.

- 2011 seçiminden sonra başlayan terör örgütünün yürüttüğü bir tırmanış var.

- Ak Parti'nin gerçek bir çoğulcu yapımı kurma çabamız var. Terör örgütünün Kürtler'in hakkı hukuku gibi bir derdi yok.

- Bölgede çok da terörist-vatandaş ayrımı yapılamadan çok haksızlıklar yapılmış. Zamanında adeta vatandaşın devlete güvenini sarsıcı her şey yapılmış. Ak Parti, bu ülkede köklü bir restorasyona soyunmuştur.

- Bugün devlet değişti. Kurumlar değişti. OHAL'in olmadığı, vatandaşla teröristin ayrıldığı bir sistem kuruldu. Yanlışları yapanların üzerine gidiliyor.

- Kendi sorunlarınızı çözmezseniz, birileri bunu sizin aleyhinize daima kullanır. Şu anda Türkiye için böyle bir şey yürüyor doğrusu.

- Terörün artması ya da devamı ile ilgili konularda, terör örgütünün zaman zaman taşeronlaştığını görmek lazım.

- Güvenlik birimlerimiz çok ciddi bir mücadele içinde. Bu tabii sınır içinde ve sınır dışında devam edecek.

- Biz terörle mücadeleyi daima hukukun içinde kalarak yürüttük. OHAL gelsin, bölgede eskiye dönülsün. İstenen bunlar. Ak Parti eskiye dönmeyecektir. Bizim ajandamızın başında daima soruna köklü çözüm var.

- Vatandaşları yılgınlığa sürüklemek, kaos yaratmak gibi çabalar var. Bunlar dönemsel şeylerdir. Türkiye büyük bir devlet. Büyük devlet olmanın gereklerini yerine getiriyoruz.

- Terör örgütü şu an büyük bir şaşkınlık içinde. Ve vatandaşları bunu sorguluyor.

Dokunulmazlıklar kalkacak mı?

- O milletvekilinin gidip de, o bayram gününde teröristleri kucaklaması, tabii ki de affedilemez.

- Dokunulmazlıkların kalkmasını sanki kendileri istiyor gibi. 90'lı yıllara dönülsün, kaos oluşsun. Keşke bu görüntüleri vermeseler. Keşke BDP gerçekten sivil siyaset yapsa. Keşke Türkiye'deki çoğulcu demokratikleşmeye katkıda bulunsun.

- Biz mecliste siyaseti hep önemsedik. Ama tabii bunun kararını ileriki safhada sayın başbakan ile birlikte verilecek.

- Biz BDP ile çok görüştük. Açılım sürecinin başında biz randevu istedik ve biz görüştük. Bu manada bizim görüşmek konusunda bir sorunumuz yok.

- Uluslararası bütün tecrübeler şunu gösterir: Terör, ülkelerin milli meseleleridir. Partilerin meselesi değildir. Medyanın, partilerin, vatandaşların ortak çabasıyla terör çözülür. Partilerin bunu siyaset malzemesi yapması kabul edilemez. Burada riskler alınması gerekir. Birileri risk alır. Vatandaşımız aldığımız riski gördü, son seçimde oyumuzu yükseltti.

OSLO belgeleri aylar önce yayımlanmıştı

- Ana muhalefet, bunu sürekli siyaset malzemesi yapıyor. Bu utanç verici bir şey.

- Açılım sürecinin ilk günlerinden itibaren en şiddetli muhalefeti hep CHP yaptı.

- Şimdi OSLO belgeleri anlaşmaları diye CHP sözcüsü açıklama yaptı. Yine birileri bunlara fotokopi göndermiş. Bunlar aylar önce gazetelerde yayımlandı.

- Hani teröre çözüm için şöyle yapalım böyle yapalım diyorlardı. Şimdi OSLO'yu tutup yargıya taşıyacaklarını söylüyorlar.

- CHP'nin iflah olmaz bir ulusalcılığı vardır. Türkiye'nin en ulusalcı partisidir. MHP falan onunla yarışamaz. Tek parti dönemindeki uygulamalarından beri bu hiç değişmez. Kılıçdaroğlu'nun bu konudaki politikalarının yetersizliğinin nedenlerinden biri bu.

- Burada kimse kimseyi aldatmasın, gereksiz suçlara girmesin. Türkiye içine kapanmayacak. Demokratikleşme adımlarını daha hızlı atacak. Ak Parti bu konularda gereken riski her zaman almıştır.

- Seçimden hemen sonra aniden terör başladı. Birileri bu Oslo sürecini sabote etti. Birilerinin kim olduğuna dair çok şey söylenebilir. Ama burada terörü başlatan terör örgütüdür. Karşılıklı şiddet gelişti. Birileri görüşmeleri sızdırdı. Sabote edici her şey yapıldı. Türkiye bu konuyu toparlamıştı. Aradaki bütün iniş çıkışlara rağmen, o süreç yürüyecekti. Ama yeniden terörün başlamasıyla bütün o ileri çözüm inisiyatifleri sabote edildi. Ve gerisini de hepimiz biliyoruz.

- Her ülkenin kendine özgü şartları var ama bu süreçte uluslararası uygulamalar çok birbirine benzerdir. Biz diğer ülkelerdekini ayrıntısıyla inceledik. Hiçbir ülke bunu kısa sürede çözememiş. Yıllarca sürmüş. Bizim yapmamız gereken, samimi olarak bunu nasıl çözerize yoğunlaşmak.

- Türkiye, Osmanlı'nın büyük bakışını korusun. Büyük bir coğrafyadayız. Suriye'deki duruma ecdadımızın bakışıyla bakmalıyız.

Oslo görüşmeleri yapılıyor mu?

-Devletin kurumlarının şu anda Oslo görüşmeleri tarzı bir inisiyatifi yok. Ama bizim bu konulardaki çalışmalarımız devam ediyor, edecek. Barzani ile Kuzey Irak ile zaten belli görüşmeler, çalışmalar var. Çünkü Kandil var, Irak sınırları var. Diğer görüşmeler, bunların hiç birisi göz ardı edilmez, edilmeyecek. O manada kapsamlı çalışmalarımız sürecek. Biz Türkiye'nin birliğini, bütünlüğünü, kardeşliğini ve o bütünlük içinde huzurla büyük Türkiye olarak yoluna devam etmesi için gerektiğinde yine o tür görüşmeler de yaparız, çalışmalar da yaparız. Ama şu anda yok. Bütün yapılanlar ve gelecekte yapılacaklar Türkiye'yi bu problemlerden kurtarmak ve daha büyük Türkiye olarak devamını sağlamak içindir. Burada kimse kimseyi aldatmasın, yanıltmasın, gereksiz suçlamalara girmesin.'

Büyük Kongre'de neler olacak?

- 11 yıl sonraki bu büyük kongremizde, Türkiye'nin reformlarına yeni bir ivme kazandıracağız.

- 2023'e bakışta, bugünün şartlarında Türkiye 2023'e nasıl gidecek, onları bu siyaset vizyonu belgemizde ortaya koyacağız.

- Bu kongreye yurtdışı katılımı çok fazla. Gelecek Pazar, Ankara'da büyük yeni anerada olacak. Ankara çok büyük bir gün yaşayacak.

- Kongrelerde mutlaka değişiklikler olur. Büyük kongrede başlıca seçilen şey, genel başkan ve merkez kurul yönetim üyeleridir.

- Reformları bıraktığımızda, o ruhu bıraktığımızda Ak Parti asıl işlevini bırakmış demektir.

- Ak Parti bir ihlas hareketi. Bir samimiyet hareketi. Birbirleri için fedakarlıkta bulunan insanların toplandığı bir yer. Bunun için Türkiye'nin Ak Parti'ye daha çok uzun süre ihtiyacı var.

- Ak Parti'yi statükoya teslim olmakla suçlamak, inanın insafsızlıktır.

- Tayyip Erdoğan partimiz için önemli. Genel başkanların karizması, liderliği çok önemlidir. Ama partimizin böyle bir kararı var. İlelebet aynı kişiler olmasın diye böyle değişimler yapılacak.

- Sayın başbakanın cumhurbaşkanı olup olmayacağı parti içinde konuşulmuş bir şey değil. Kendi aramızda bunları konuşuyoruz ama kamuoyuna duyurulacak bir konuşma olmamıştır. Bütün bunları zamana bırakmak lazım.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum