Yiğit Bulut'un yazısı...
Ortadoğu 'İsrail ve Türkiye'ye' dar gelir! DAHA açık yazayım; yeni dünya düzeninde bu bölgede bir "dev" kalacak ve muhtemelen bu Türkiye olacak!
Sevgili dostlar, bu tespiti "duygularımla" değil tamamen eldeki "verilerle" yaptım. Bu noktaya "nasıl" geldiğimi sizlere detaylarıyla aktaracağım...
İsrail ile Türkiye arasında "ne olduğu" sorgulanıyor. Bence "olan ve olacak" çok açık. Yaşananlar "doğal seçilim sürecinin" bir parçası ve bu sürecin doğası gereği, "ikisinden biri diğerinin altında kalacak" taraflar çarpışıyor!
Detaya gelince... 1997 sonrasında "oluşmaya başlayan" yeni dünya düzeninde "ABD'nin Irak savaşı" belirleyici oldu. Savaşı "kazanan" bir Amerika görseydik; İsrail'in "Washington destekli" Ortadoğu'nun "efendisi" olduğu, yeni kurulacak bir Kürt devleti-İsrail çizgisinin de Türkiye'yi bunalttığı bir dinamik içinde yaşayacaktık. Oysa "evdeki hesap çarşıya uymadı"; Amerika, Irak savaşını kaybetti ve 1997 yılında açıkladığı "strateji" çöktü. Türkiye öne çıktı ve "Yeni Dünya Düzeni" Türkiye "merkezli" bir odak üstüne oturdu.
Sonuç: İsrail için "yol bitti". Yeni Dünya Düzeni'nin "yeni efendisi" Türkiye. Bu gerçeği dikkate alınca yaşananlar doğal ve daha yolun çok başındayız.
'Erken seçim' Türkiye'ye zarar verir! Bunu göremiyor musunuz?
YUKARIDA aktarmaya çalıştım; Türkiye, 1997 yılında başlayan "bilek güreşinde" çok önemli bir noktaya geldi. Ortadoğu'da "yeni düzen" içinde "ana motor" olma yolunda hızla ilerliyor. Bu ilerlemenin "siyasi otorite" ile "özdeşleştirilmesi" de doğru değil. Sistem bu şekilde "gelişiyor". Bu noktada "olmaması" gereken, "zirveye giden" bir treni durdurup içeride "kaos" yaratmak...
İnanın "kimin iktidar" olduğu veya olacağı da önemli değil, önemli olan "kısa vadede" dalgalanma yaratacak her "dinamiğin" önünün kesilmesi...
Sevgili dostlar, uzun lafın kısası; yüzyılda bir kez gelebilecek bir fırsatı "birbirimizi" aşağı çekerek "tepmek" doğru olmaz! Seçim zamanında yapılırsa, sonucu ne olursa olsun, Türkiye için "en doğrusu" olacaktır. "Ben kendimi değil, Türkiye'yi düşünüyorum" diyenlere duyurulur!
Başbakan Erdoğan ve Osman Durmuş haklı çıktı!
DÜN Avrupa Konseyi Sağlık Komitesi Başkanı bir açıklama yaptı. Mesaj çok netti; domuz gribi "sahte" bir alarmdı ve yüzyılın en büyük sağlık skandalıydı!
Bu açıklamayı dinlerken aklıma, Başbakan Erdoğan'ın Sağlık Bakanı ve aşı kampanyasına verdiği tepki ve Osman Durmuş'un Habertürk ekranlarında yaptığı "sahte kriz" açıklamaları geldi. Her gün "ölüm haberleri" geliyordu ve "kötümserler" haklıydı!
Oysa bugün durum çok farklı. Aşı "krizi" geçti, geriye "çok ama çok ilginç" sorular kaldı: Türkiye "kaç milyon Euro"luk bir "kazık yedi" ve en önemlisi bu para kimlerin cebine girdi? Sağlık Bakanlığı umarım bu sorulara acilen cevap verir, bizler de öğreniriz!
HaberTürk Gazetesi
