Bu kitaplar ufkumuzu açacak!

Bu kitaplar ufkumuzu açacak!

Orada bir ülke var çok uzakta; onu bilmenin ve tanımanın yolu bu kitaplarda…

İHH, İlke Yayıncılık’la el ele vermiş; İslam coğrafyasını kitaplaştırarak oralardaki zulümlerden ve yaşananlardan bizi haberdar etmeye karar vermiş.

Daha önce televizyon programlarından, kitaplardan, haberlerden ve pek farklı yerlerden bilirdim bu ülkelerin isimlerini. Bir de yaz dönemleri eğitim almak için gittiğim Kur’an kursuna, talebelik ya da hafızlık yapmak için gelmiş olan o ülke insanlarından. Teferruatlı olarak ilk defa üniversite birinci sınıfta tanıdım Kosova, Makedonya, Arnavutluk, Bosna ve daha birçok Balkan ülkesi insanını. Aynı sıraları paylaşıyor, aynı mekânda barınıyor olmamız hasebiyle günlük hayatımızda ne çok hallerine, davranışlarına, hareketlerine şahit oluyordum. Aslında sadece bir arkadaşı değil, bir ülkeyi izlediğimi hissediyordum onları gördükçe. Bütün yapıp etmelerini mercek altına almıştım. Gözlemlerim derinleşip onlarla muhabbetim arttıkça onlar hakkında düşüncelerim de bir kaptan başka bir kaba geçiyordu.

‘Yaaa’ mı? ‘Pa’ mı?

Böyle bir ortamda bulunmam sebebi ile üzerine öyle ciddi okumalar yapmadığım halde çok şey öğrenmiştim o ülkeler hakkında. Dillerini öğrenmeye çalışıyor, öğrenmeye dair ümidimin kalmadığı yerde ise ‘en azından birkaç kelime bileyim’ diye uğraşıyordum. Bende onlardan, onlarda da benden bir şeyler olsun diye. Onlar bizlerin konuşmalarını taklit ediyordu, biz de onların. Cümlelerde vurgular değişiyor ardından gülmeler geliyordu. Hani ‘yaa’ diye başlarız ya biz bir cümleye. Boşnak arkadaşların ‘pa’ diye başlaması bizim için onlara takılma malzemesiydi. Ve bunlar dışında ayrı bir yazı konusu olacak pek çok yaşanmışlık. Bu arada, ‘onlar’ ve ‘biz’ ayrımı cümlelere bile yakışmıyor, fark ettiniz mi? Zihinlere, kalplere nasıl yakışsın ki?

Her bir uzvuna ‘acı’ sürülenler

İlke Yayıncılık’tan çıkan ‘İslam Coğrafyası’ serisini görür görmez zihnime düşenlerdi bütün bunlar. Kosovalı arkadaşların yaşadıkları sıkıntılar, Boşnak arkadaşların günlük hayatlarında dahi Sırplardan çektikleri, Makedonyalıların İslamiyeti diğerlerine göre daha iyi biliyor ve yaşıyor olmaları hep bu kitaplar vesilesi ile canlandı zihnimde. Kitaplar, insan hakları ve insanî yardım alanlarında faaliyet gösteren “İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsanî Yardım Vakfı” (İHH) tarafından İlke Yayıncılık için hazırlanmış bu seri. Açe, Mısır, Patani, Afganistan gibi pek çok ülke ele alınmış. Bu bölgeler ve diğerleri, dünya için her zaman bir acının, zulmün ya da ezilmişliğin yaşandığı bölgeler olmuştur yazık ki.

Her ülkenin ayrı sıfatı var

Şehit padişah Murat Hüdavendigar’ın yadigârı Kosova, “Mekke Kapısı” ünvanıyla Açe, çelişkiler coğrafyası Mısır, Asya’nın adeta kalbi sayılan Afganistan, Güneydoğu Asya’nın mazlum ama bir o kadar da bilinmeyen bölgesi Patani, kardeş ülke Azerbaycan, geleceğe dair attıkları her adımda Türkiye’nin desteğini bekleyen Batı Trakya ve tarih boyunca istenmeyen dinî grupların sığınağı olan Lübnan. Ve ortak vasıf; haritadaki yerleri tarafımızdan bilinmemek.

Boş tarla? Yabani otlar? Verimli ürün?

İlke Yayıncılık ve İHH’nın el ele vererek hazırladığı bu kitaplar, yaralı ülkeleri bir kez daha gündemimize taşıyor. İyi de yapıyor. İnsan tanıdıkça, bildikçe, öğrendikçe daha fazla önem veriyor, gündemine alıyor. Alsın da. Kendi gündemimizi oluşturmadıkça suni gündemlerin esiri olduğumuz/olacağımız aşikâr. Tarlayı boş bırakırsak yabani otların tarlayı kaplayacağı muhakkak.

Kitaplarda ele alınan ülkeler, bölgeler hakkında genel bilgilerle birlikte ülkelerin demografik yapıları, coğrafî konumları, sosyo-ekonomik durumları, kültürel ve siyasî hayatları, tarihî süreçleri, uluslar arası politikadaki yerleri ve insan hakları ihlalleri gibi başlıklara değinilmiş. Bilgi vermekle birlikte güncellik de yitirilmemiş.

‘Yan etki’ mi gerçekten?

Kütüphanemizde İslam coğrafyası serisinin bulunmasında çokça fayda var. En başta aklımıza bir soru geldiğinde –kitaplar çok yönlü olduğu için- sorumuzun cevabını hemen bulabileceğimiz bir kaynak. Yan etkileri de yok değil hani. Mesela sürekli gözümüzün önünde ‘Açe’, ‘Kosova’, ‘Batı Trakya’ vd. gibi iç acıtıcı ülke-bölge isimleri duruyor olacak. Ve vicdan rahatsızlığı görülecek. Belki zamanla bünye buna alışacağı için rahatsızlık geçecek ama durumun vahameti asıl o zaman ortaya çıkacak.

Kitapların yazarları ve isimleri şöyle;

* Ahsen Utku, Doğu Türkistan/İpek Yolu’nun Mahzun Ülkesi

* Fatma Tunç Yaşar, Batı Trakya/Meriç’in Öbür Yakası

* Aslıhan Akman, Azerbaycan/Kadim Coğrafyanın Genç Ülkesi

* Sude Sancak, Mısır/İç Savaşın Gölgesinde

* Metin Mutanoğlu, Afganistan/Moğol İstilasından Amerikan İşgaline

* Zahide Tuba Kor, Lübnan/İç Savaşın Gölgesinde

* Emrin Çebi, Patani/ Krallıktan Azınlığa

* Murat Yılmaz, Kosova/Bağımsızlık Yolunda

* Adil Yurtkuran, Açe/Güneydoğu Asya’da Bir İslam Beldesi

Kitapların adedine bakıp, seri dediğimizi göz önünde bulundurarak öyle fahiş fiyatlar gelmesin aklınıza. Oldukça makul fiyatlarla okuyucuya sunuluyor. Simit paramızdan ayırdıklarımız da yeter. Simit parasını kitaba ayıran neslin hâlâ tükenmediğini umarak…

Etiketler :