TBMM (AA) - CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer, kadına yönelik şiddetin nedenlerinin belirlenmesine yönelik Meclis araştırma komisyonunun, iktidarın, İstanbul Sözleşmesi'nden çıkma utancını maskelemek üzere kurulduğunu savundu.

Taşcıer, CHP'li kadın milletvekilleriyle Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, İstanbul Sözleşmesi'nin, bugüne kadar kadına yönelik şiddeti önleme noktasında hazırlanan en kapsamlı sözleşme olduğunu belirtti.

Sözleşmenin uygulanmasında, Türkiye'de ciddi sorunlar yaşandığını ileri süren Taşcıer, kadına yönelik şiddetin önlenmesi için Meclis'te bir araştırma komisyonu kurulması amacıyla önergeler sunduklarını, ancak bunların pek çoğunun reddedildiğini anımsattı.

Yakın zamanda ise bu doğrultuda parti gruplarınca verilen önergelerin kabul edilerek bir araştırma komisyonunun kurulduğunu hatırlatan Taşcıer, "Bu komisyon, iktidarın İstanbul Sözleşmesi'nden çıkma utancını maskelemek üzere kurulmuştur. Biz bu komisyonda, olacaklara tanıklık edip, AK Parti'nin ve üyelerinin içinde bulunduğu samimiyetsizliği tarihe not düşmek için bulunacağız. 42 milyon kadın adına görevimizi yapacağız. Kadını ikinci sınıf insan gören zihniyetin, nelere yol açtığını sürekli anlatacağız." dedi.

Komisyon Başkanı'nın, komisyona davet edilecek kişilerin belirlenmesi için toplantı çağrısında bulunduğunu aktaran Taşcıer, kendilerinin ise "Haftaya yapılacak bir toplantının daha doğru olacağını, önerilecek isimler konusunda çalışma yapmaları için süre verilmesi gerektiğini" dile getirdiklerini, ancak bunun kabul edilmediğini söyledi.

Gamze Taşcıer, şunları kaydetti:

"Cumhur İttifakı'nın tek başına yaptığı ikinci toplantıda, bir AK Parti milletvekili, bizim yazılı olarak verdiğimiz öneriler için 'radikal uç dernekler' olduğunu ifade etmiş. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Bu bahsettikleri dernekler hangileri merak ediyoruz ve bir açıklama isteyeceğiz. Tutanaklardan okuduğumuza göre, bir konuşmacının Müge Anlı'nın konuşmacı olarak davet edilmesi önerisi tam bir akıl tutulması. Buradan şunu anlıyoruz; devletin, kadına yönelik şiddetin önüne geçmesinden ümidini kestikleri için onlar da vatandaşlar gibi Müge Anlı'dan, televizyon programlarından medet umacak boyuta gelmiş durumdalar. Cumhur İttifakı tarafından önerilen isimlere baktığımızda amacın, kadına yönelik şiddeti önlemeden ziyade, şiddetin aile içerisinde kalmasını amaçlayan bir uğraş içinde olduklarını görüyoruz."