Kılıçdaroğlu, her siyasetçinin, iktidar olma özlemi ve hedefinin olduğunu, bunun, yerel ya da Türkiye genelinde olabileceğini vurgulayarak, ''İkisinde de asıl hedef, iktidar olmaktır. İstanbul'da en çok çalışan, üreten, geniş kitlelerle olabildiğince kucaklaşan bir siyasetçiydim. Toplumun her kesimiyle iletişim kurdum, görüştüm, sorunlarını dinledim, her kesime özgü çözüm önerilerini olabildiğince anlatmaya çalıştım. Politikacıların, bu çalışmalarını sürdürmesinden yanayım. Bir siyasal partide grup başkanvekili ve parlamenter olduğum için bu çalışmalarımı sürdürmeye devam edeceğim'' diye konuştu.

-''BUNU YAPARSAK, BAŞARIYI YAKALARIZ''-

''CHP'nin oy oranı, geçen yerel seçimlere göre yükseldi. Bunda, sizin ve İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin'in önemli rol oynadığı yazıldı. Oy oranındaki yükselişi siz neye bağlıyorsunuz?'' sorusuna Kılıçdaroğlu, ''Eğer çalışırsanız, halka giderseniz, sorunlarını dinlerseniz, onları kategorik olarak ayırmazsanız, halkın desteğini alırsınız. İstanbul seçimleri bunu göstermiştir. Sadece İstanbul'da değil, benzer tabloyu Antalya ve İzmir'de de görmek mümkün. Demek ki bizim halka daha fazla gitmemiz, onlarla kucaklaşmamız gerekiyor. Eğer biz bunu yaparsak, başarıyı yakalarız'' karşılığını verdi.

CHP'li Kılıçdaroğlu, kendisinin Ankara'dan aday olması halinde kesinlikle bu şehirden belediye başkanı seçileceği yönünde yapılan değerlendirmelere ilişkin bir başka soruya verdiği yanıtta, varsayımlar üzerinde hiç konuşmadığını kaydetti.

CHP'nin, bundan sonraki seçimlerde nasıl bir yol izlemesi gerektiğine ilişkin Kılıçdaroğlu,''Halkla daha fazla iletişim kurmalıyız. Kahvede, evlerde, sitelerde gençlerle, kadınlarla, toplumun her kesimiyle siyasetçiler, daha fazla içli dışlı olmalı. Bizim il, ilçe başkanımızın, kadın, gençlik kollarımızın da benzer çalışmaları yapmaları gerekiyor. Eğer bu çalışmaları, sanki yarın seçim olacakmış gibi sürdürürsek, sanıyorum 2011'de güzel bir tabloyu yakalamış olacağız'' diye yanıtladı.

-''DİNAMİZMİ KISMEN DE OLSA YAKALADIK''-

Kılıçdaroğlu, ''Türkiye'de değişimin adresi CHP'dir'' açıklamasının anımsatılarak, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a ilettiği değişim talebinin partide nasıl karşılık bulduğuna ilişkin soruyu yanıtlarken, değişimi; ''hayatın değişen sürecine siyasal partilerin de ayak uydurması'' olarak tanımladı.

Değişimin, halkla paylaşımı hızlandırma sürecini yakalamak anlanıma da geldiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, ''Ali gitsin, yerine Veli gelsin şeklinde, yani kişiye özgü bir değişimden söz etmiyorum. Türkiye'nin değişen dinamiklerine siyasal partilerin süratle ayak uydurması... Sorun burada yatıyor. Biz, bunu yakaladığımız zaman, Türkiye'deki değişimi yakalamış oluyoruz'' diye konuştu.

Siyasal partilerin, değişimin biraz önünde gitmesi gerektiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, toplumun sorunlarının çeşitliğini bilerek, ortak noktaları yakalayarak, çözüm üretmeleri gerektiğini belirtti.

CHP'nin de toplumdaki değişime ayak uydurması ve bu dinamizmi yakalaması gereğine işaret eden Kılıçdaroğlu, bu dinamizmi kısmen de olsa yakaladıklarını, bunu biraz daha güçlendirmelerinin şart olduğunu anlattı.

''CHP'nin, sadece toplumun, Türkiye'nin belli coğrafyasında değil, ülkenin bütün coğrafyasında güçlü olması gerekiyor'' diyen Kılıçdaroğlu, bunun, demokrasi açısından da çok önemli olduğunu vurguladı.

-''BİREYSEL BAZDA ÇÖZÜLECEK SORUN DEĞİL''-

CHP'de değişim isteyenlerin bulunduğu ve isminin genel başkanlık için geçtiğinin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

''Herkes, kendisine göre farklı bir çözüm üretebilir, farklı beklentileri olabilir. Bunları saygıyla karşılamamız lazım. Bunlar, demokrasilerde olan şeyler. Ama önemli olan; önerileriniz, beklentilerinizle, toplumun öneri ve beklentileri arasında uyum olması lazım, o uyumu yakalamamız lazım. Eğer halkın beklentileriyle, sizin önerileriniz uyuşmuyorsa, orada bir sorun var demektir. Biz, bu sorunu aşmak istiyoruz. Bu sorun, bireysel bazda çözülecek sorun değildir. Bu, bir siyasal parti kimliği içinde çözülmesi gereken sorundur. Eğer olayları, kişi bazına indirgerseniz, olayı çok dar görmüş olursunuz. Kişi bazında olayların ele alınmasının, sorgulanmasının doğru olduğu kanısında değilim. Bizim, bireylere bağlanmaktan çok, belli siyasal düşüncelerin, belli hedeflerin gerçekleşmesi için toplumsal bir çalışmayı başlatmamız lazım. O nedenledir ki siyasal partiler var. Demokrasilerin temel özü, bireylere aşırı bağlılığın ortadan kaldırılması demektir.''

Seçim sürecinde yaşadıklarını da anlatan Kılıçdaroğlu'na, kendisi için yapılan Gandhi benzetmesi anımsatıldı. Kılıçdaroğlu, benzetmelere saygı duyduğunu kaydetti.

Kılıçdaroğlu, 2011 genel seçimi için de tahminde bulundu, CHP'nin 2011'de iktidar olacağını savundu. CHP'nin yükselen bir ivmesi bulunduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, sözlerini, ''Çalışılan yerde, yükselen grafiği yakalıyorsunuz'' diye tamamladı.