Erdoğan Kerbela'yı Anlattı

Erdoğan Kerbela'yı Anlattı

Başbakan Erdoğan, Halkalı'daki Aşura Meydanı'nda Caferilerin organize ettiği matem töreninde konuştur. Hz. Hüseyin'in şehit edilmesi olayını anlatan Erdoğan 'şahitlik duası' yaptı, kardeşlik çağrısında bulundu.

 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İslam tarihinde yaşanan en acılı olaylarından Hazreti Hüseyin'in şehit edilmesinin mateminin tutulduğu Kerbela'nın yıl dönümünde Halkalı'da toplanan Caferilere hitap etti.

Erdoğan konuşmasında şunları kaydetti:

- Bu büyük matem gününde başta İmam Hüseyin olmak üzere Kerbela'da şehit düşen tüm Ehlibeyti rahmetle anıyorum... Şahitliklerine mazhar olmayı niyaz ediyorum...

- Hazreti Peygamber, "Ehlibeytlerinden en çok kimi severseniz" sorusuna hiç düşünmeden Hasan ve Hüseyin'dir demiş ve ardından da "Hüseyin bendendir, ben de Hüseyin'denim. Hüseyin'i seven Allah'ı sever, Allah'ı seven Hüseyin'i sever" diye konuşmuştur.

- Hz. Hüseyin bundan 1370 yıl önce bugün tarihin en büyük katliamı olan Kerbela'da ailesi ile birlikte şehit edildi.

- O günden beri şüphesiz yüreğimiz yanıyor, ciğerimiz kanıyor. O günden beri dualarımız, mersiyelerimiz arşı inletiyor. O günden beri yer yüzünün, arşta meleklerinin ağladığını biliyoruz.

- Hazreti Hüseyin'i susuzluğa, katliama terk etmenin sızısını insanlık o günden beri ağır bir şekilde taşıyor.

- Hz. Hüseyin'in şahadeti, ölüm değil, yok oluş değil, tam tersine diriliştir. Veda değil, kavuşmadır, Bir son değil başlangıçtır. Ayrılık değil, kavuşma, bir bütünleşmedir.

- Arşın gözyaşı döktüğü o mübarek insanın şahadeti, kardeşliğin vesilesidir. Kim ki Kerbela faciasının, insanlığın bölünmesi için istismar etmeye kalkarsa bilin ki Hazreti Hüseyin'in aziz hatırasına haksızlık etmiştir.

-Peygamber efendimiz torunlarını, arşın iki yanına asılmış küpeler olarak tarif etmişti. O küpelerden biri, Hazreti Hasan Medine’de şehit edildi. Hazreti Hüseyin ise 1370 yıl önce bugün Kerbela’da ailesiyle birlikte, tarihin şahit olduğu en büyük katliamda şehit edildi.

- Biz 1370 yıldır Kerbela'nın acısını sadece 10 Muharrem'de değil her zaman yüreğimizde taşıyoruz...

- Bir masumun katledildiğini duyduğumuzda, gördüğümüzde, Kerbala’yı, Hazreti Hasan’ı, Hazreti Hüseyin’i, Ali Ekber’i hatırlıyor, gönül telimizi titretiyoruz. İşte dün İran’da Sunni ve Şii’lerden oluşan 38 masum hayatını kaybetti. Bu saldırıyı ve dünyanın neresinde kime karşı gerçekleştirilirse gerçekleştirilsin, tüm terör saldırılarını telin ediyoruz.

- Biz nerede olursa olsun, yeni Kerbela’lar görmek istemiyor, yeni ölümlerle sarsılmak istemiyoruz.

-  Pakistan'da, Yemen'de Irak'ta camilerde bombalar patlatıldığında inanın bağlarımız çözülüyor, kollarımız yana düşüyor. Tekrar tekrar içimizde yeniden Kerbela'ya yaşıyoruz..

- Tamamı provokasyon olan Gazi Mahallesi'nde Çorum'da Sivas'ta yaşanan olayları biliyor, hazreti Ayşe'nin acısını içimizde hissediyoruz...

- Masumlara katletmek alçakça cinayettir. Aşım Veysel gibi söylüyoruz: "Yezit nedir, ne Kızılbaş değil miyiz hep bir gardaş, Bizi yakan bizim ataş Söndürmektir tek çaresi..."

- Gün dayanışma günüdür. Gün paylaşma günüdür. Matemleri ortak olan milletin, geleceği de idealleri de, bu coğrafyada ortaktır. Biz birbirimizle farklılık içinde iletişim kuramayız. Biz birbirimize semboller üzerinden konulamayız, ayrı gayrı gözlerle bakamayız.

- Değil mi ki hepimizin gönlünden onun sızısı var. Onun için birbirimize gönüllerimizi açmak vazifemizdir.

- Hazreti Peygamber’in torunlarına kıyanlar, bu katliama sebep olalar, bize kardeş olmayı acı bir şekilde de olsa öğretmediler mi?

- Ben bir kez daha Hazreti Hüseyin'i rahmetle yad ediyor, Allah'ın selamı Hüseyin'in üzerine, Ehlibeyt üzerine olsun. 

Etiketler :