Eşi ölen erkeğin ahretteki durumu ?

Eşi ölen erkeğin ahretteki durumu ?

Eşi ölen erkeğin durumu? Ahirette birlikte olmak için yeniden evlenmemesi mi gerekiyor? Birden fazla evlilik yapan bir erkeğin ahiretteki durumu... Mehmet Paksu yazdı:

Mehmet Paksu; Sorularınızı yanıtlıyor ve sorunlarınıza çözüm üretiyor.

Eşi ölen erkeğin durumu için ne dersiniz? Ahirette birlikte olmak için yeniden evlenmemesi mi gerekiyor? Birden fazla evlilik yapan bir erkeğin ahiretteki durumu için ne dersiniz?

Dünya şartları ayrı, âhiret şartları ayrı. İki hayatı birbirine karıştırmamak lazım. Birisinde sınırlı bir ömür, sınırlı nimetler ve sınırlı istifade yolları... Diğerinde ise sonsuz bir hayat, sonsuz/sayısız nimetler ve sınırsız doyum ve tatmin imkanı mevcut...

Üstelik hastalık, yaşlılık, usanmak, bıkmak, üzüntü, sıkıntı söz konusu değil. Haset, kin, kapris, çekememek, sevmemek gibi olumsuz duyguların ve düşüncelerin olmadığı bir âlem...

Burada bir şeye sahip olmak, hazırlamak, elde etmek için birçok sebep var, epeyce bir emek ve zaman gerekli. Cennette ise içinin çektiği önünde, aklından geçen hazır, canını istediği her şey ama her şey anında yanında...

Hiçbir istek geri çevrilmiyor, hiçbir talep reddedilmiyor, hiçbir şeyin yokluğu, darlığı çekilmiyor.

Saymaya çalıştığımız bütün bu konular hep âyetlerinde genişçe anlatılıyor.

Cennette kaç kadın verilecek?

Diğer yandan dünyada iken bir mü'min neden zevk alıyor, neden lezzet alıyor, hangi nimete ihtiyaç duyuyorsa, hepsi fazlasıyla, akla hayale gelmez çeşidiyle cennette var ve hazır...

Buradaki nimetler ana başlıklarıyla, yeme, içme, mesken, evlilik gibi dört sınıftır. Burada insan, yiyip içtiği gibi orada da yiyip içecek, burada evi barkı olduğu gibi, orada da sarayları, köşkleri olacak, burada eşi olduğu gibi orada da eşiyle birlikte olacak. Cinsellik dahil her tür nimetler yer alıyor.

Bazı hadislerde cennetlik olan her mü'mine iki dünya hatunu verileceği yer alır. Bundan fazlası var mıdır, kul isterse Allah verir mi, orasını pek bilemeyiz ama "Cennette yok, yok" olduğuna ve âyetin açık ifadesiyle "Cennette canların çektiği, gözlerin hoşuna giden her şey vardır."

Dört kere evlenen adamın durumu

Bir de meselenin şöyle bir yönü var. Kur'ân'da adalete, eşitliğe ve dengeye dikkat etmesi kaydıyla dörde karar evliliğe müsaade edilmiştir. Kur'ân'da bu bilgi yer aldığına göre, faraza insan dört hanımla evlenecek olsa, kendisi ve hanımları cennetlik olsalar demek ki, dördüyle de cennette birlikte olma imkânı vardır.

Buradan da anlaşılacağına göre, buradaki evlilik şartlarını âhiretle, cennetle kıyaslayarak düşünmemeli.

Çok az olsa da bir insanın hanımı vefat ederse, tekrar evlenir; eşinden boşanır tekrar başka birisiyle evlenir. Bu evlilikler, şartlar gereği sırasıyla dört de olur, beş de olur, ömrü varsa altı bile olabilir.

Şimdi bu durumdaki bir adam, "Ne yapayım, hanım genç yaşta öldü veya geçinemedik, ayrıldık. İlk eşim iyi bir insandı, onunla cennette birlikte olmak istiyorum" diyerek genç yaşta evliliği erteleyebilir mi?

Ertelemez, evlenerek dünya şartlarına göre hayatını devam ettirir, âhiret şartlarını oraya bırakır.

Bunun için "Hele Allah bir nasip etsin, cennete bir girelim de gerisi Allah Kerim" demek en güzelidir.

O kadar şey yaşadık ki...

Ben 2 aylık evliyim. Eşim benden boşanmak istiyor. O kendi dünyasında, sadece kendisi için yaşayan bir insan. O kadar çok şey yaşadık ki, 2 ayda artık ondan nefret eder hale geldim. Nişanlılık döneminden bu zamana kadar Allah rızası için her şeye katlandım, artık olmuyor. Ne yapayım?

Neden olmuyor, niçin olmuyor? Nefret etmenizin sebebi sadece bu ise, bu gerekçe ayrılmak için tek başına yeterli bir sebep olarak görülmemeli.

Yaşadıklarınız, gerçekten hiçbir şekilde telafisi, tamiri, düzeltilmesi mümkün olmayan şeyler midir? Çok şiddetli geçimsizlik, saygı ve sevgi yokluğu mudur? Hakaret, şiddet, baskı ve aile mahremiyetini zorlayan, sarsan şeyler midir?

Yakınlarınızla, samimi arkadaşlarınızla, dini ve ahlaki yönden yeterli gördüğünüz birisiyle konuştuğunuzda onlar da size hak verdi mi?

Bütün kapılar kapalı mı? Eşinizle oturup konuştuğunuzda anlaştığınız hiç mi bir şey yoktur? "Sözün bittiği" yere mi geldiniz?

Gelin, isterseniz çevrenizin yardımını ve desteğini alarak son bir kere daha düşünün, konuşun; kararınızı ona göre verin.

Daha çok yenisiniz. Dün bir, bugün iki gibi... Evliliğinizin oturabilmesi için iki ay hiçbir zaman yeterli olmaz. Eşinize biraz fırsat vermeniz, imkân tanımanız, fedakârlık dozunu biraz daha arttırmanız yararlı olacaktır.

Son olarak, şimdiki hayatınızla, ayrıldıktan sonra yaşayacaklarınızı gözden geçirin, daha makul bir sonuca varırsınız.

Bugün

Etiketler :