Evde Kürt, okulda Türk...

Evde Kürt, okulda Türk...

Bir üniversitelinin anlattıkları fazla söze de gerek olmadığını ortaya koydu: Bu ülkede Kürtler, Lazlar, Çerkezler olduğunu okulda değil mahallede öğrendim...

Tarih Vakfı'nın, "Toplumsal ve Siyasal Çatışmaların Yaşandığı Toplumlarda Uzlaşma Aracı Olarak Eğitimin Rolü Projesi", Türkiye'deki eğitim sistemin bazı farklılıkları yok saydığını ortaya çıkardı.

'Benlik' ve 'Öteki'

Türkiye'nin farklı bölgelerindeki 20 ilinde ilk ve orta öğretim öğretmenleri, öğrenciler, öğrenimini tamamlamış farklı meslekteki kişiler, dershane öğretmenleri ve öğretim üyeleriyle görüşüldü. Görüşülen kişiler özellikle Türkler ve Kürtler arasında seçildi. Görüşmeler İstanbul, Ankara, Diyarbakır, Trabzon, Sivas, Mardin, Erzurum gibi toplumsal çatışmaların en fazla yüzeye çıktığı, gündelik hayatı en fazla etkilediği ve son dönemde Türk ve Kürtleri karşı karşıya getiren gerilim ve çatışmaların en çok gözlendiği illerde yapıldı.

Eğitim süreçlerinin içinde bulunulan toplumsal bağlamla ilişkili olarak nasıl deneyimlendiği; okulda sunulan bilgilerle belirli toplumsal bağlamların etkileşimi sonucunda na sıl bir kim lik, top lum ve tarih vizyonu geliştirildiği; "benlik" ve "öteki" algılarının eğitim süreciyle nasıl şekillendiği; eğitimde şiddet dili, ayrımcılık ve ötekileştirme gibi olgu ve eğilimlerin ortaya çıkıp çıkmadığı gibi sorulara cevap arandı.

Farklılıklar yok sayılıyor

Raporun sonuç değerlendirmesine göre eğitim sisteminin içeriği toplumları uzlaştırmıyor. Milliyetçilik vurgusunun yapıldı eğitimde, farklılıklar yok sayılıyor, Türk kimliği yüceltilirken Kürt kimliği düşmanlaştınlıyor. Hatta Kürt kimliği Türkiye toplumunun çeşitli kesimlerince çoğu zaman ya da doğrudan PKK ile özdeşleştirile-rek hain, bölücü ve terörist olarak nitelendirilmekte ya da köylü, cahil ve ilkel olmakla birlikte düşünülüyor.

ÖTEKiLEŞTiRiCi DEĞİL BİRLEŞTİRİCİ OLMALI

Araştırmaya katılan kişilerin çoğu "farklılıkların çatışma nedeni olabildiği bu ortamda eğitimin ötekileştirici değil, farklılıkların bir arada var olmasını sağlaması gerektiği" görüşünde. Araştırmayı değerlendiren uzmanlar, kişiler, toplumsal çatışmaların ve şiddetin hakim olduğu yerlerde, çatışma dilinin dışında, başka diller ve yöntemlerle konuşmayı öğrenmeleri için eğitimin önemli bir imkan ve bir alan olarak değerlendirilmesi görüşünde.

Bunun için eğitimin kendinden farklı olanla çatışmak, onu dışlamak ve ötekileştirmek yerine eşit zeminde bir diyalog kurabilmelerini sağlayacak anlayışı aktarabilmesi gerekir. Böylesi bir anlayış ise eğitimin dili ve içeriğinin "barış için eğitim" perspektifi çerçevesinde, ayrımcılık ve ötekileştirmenin her türünden arındırılmasıyla geliştirilebilir.

Tek tip yanlış

Milli Eğitim eski Bakanı Hasan Celal . Güzel, araştırmanın sonuçlarını değerlendirirken "Ben bu kanaatte değilim. Elbette eğitim sisteminde tek tip adam çıkartmaya çalışmak yanlıştır. Cumhuriyetin ilk yıllarında bu tip yanlışlığa düşülmüştür. Milli Eğitim'in gerektirdiği o millete mensubiyet duygusu ve o millete ait kültürün verilmesi lazım. Dinimiz bunu özendiriyor. İslam sevgi ve barış dinidir. Ama mensubiyet ve aidiyet duygusunun verilmesi gerekir" dedi.

Tespitler doğru


AK Parti Diyarbakır Milletvekili ve İnsan LHakları Komisyonu Üyesi Abdurrahman Kurt, "Eğitim sistemimizde milliyetçi duygular ön planda. Tespitler doğru. 19. yüzyıldan taşıdığımız eğitim sisteminin etkilerini görüyoruz. Milliyetçi eğitim sisteminin tahribatının ölçülmesi gerekiyor. Kimse kendi ideolojik kalıplarını kendi gerçekliğimizmiş gibi topluma dayatmaya kalkmasın. Milyonlarca insan eğitim sistemi nedeniyle ötekileşti-riliyor" diye konuştu.

BİZ YAŞADIK...

Ben nereden geldim?


STK çalışanı (Tunceli)

Tarih dersini çok sevdiğimi söyleyemem. Nedir bu, niye ezberliyorum ben bunu? Beni ilgilendiren, bana ait hiçbir şey yoktu ki orada! Buranın (Tunceli) tarihini bilmiyorum, buraya ait hiçbir şey bilmiyorum. Kendime ait hiçbir şey bilmiyorum. Ben nereden gelmiştim? Nasıl gelmişim? Niye ben gidiyorum İstanbul'un kurtuluşunu biliyorum?

Sadece Türkler yokmuş


Ünv. öğrencisi (Adapazan)


Bu ülkede Lazlar'ın, Alevi-ler'in.Çerkezler'in.Manav-lar'ın ve diğerlerinin var olduğunu müfredattan öğrenmedim. Karşılaştığım arkadaşlarımdan öğrendim Düzce gibi bir yerde. Yani orada çok millet olduğu için ben çoğunu oradan tanırım. Ama bize sadece Türk tarihini, Osmanlı taribini,sadece Türkler'i anlattılar. Ben eskiden dünyada sadece Türkler varmış gibi düşünüyordum.

Siz dağdan geldiniz


Lise öğrencisi (Mersin)


Bizim okul hep Kürt öğrencilerden oluşuyordu. Orada hiç sorun yaşamadık. Ama o okul kapatılıp da başka okula gittiğimizde 'Siz dağdan geldiniz' dediler aşağıladır. 'Siz Apo'nun piçisiniz' dediler. Nevruz'da da dalga geçerlerdi bizimle. Bunu hep öğrenciler yapıyordu. Ama öğretmenler iyiydi.

Benden bir şey yok mu?


Öğretmen (39) Antalya


Öğrencinin Kürt olduğunu biliyorum. Kürt öğrenci gözümün içine bakıyor. "Peki hocam benden de bir şey yok
mu?" diyen o hazin bakışı yakalıyorum. "Tarihte ben neredeyim" diyemiyor. Maalesef biz de "nerede?" diyemiyoruz.

'Kürtlerin hepsi ölezek'

Reklamcı (26) İstanbul


Bir tarih dersinde hocanın dediği bir laf vardı. Karadenizli olduğu için o aksanla; "Doğu'daki bütün barazları açazaksın, bunların hepsi ölezek" derdi. Yani Kürt olanların hepsi ölecek. Bingöllü bir arkadaşımla buna itiraz ettiğimiz için ders boyunca sınıfta sırtımız dönük şekilde ayakta bekletti. Dahası bizi okuldan atmakla tehdit ettiler.

Evde Kürt, okulda Türk

Bürokrat (39) Ankara


Hepimiz andımızda sıkınti çektik. Daha 2'nci 3'üncü sınıfta "Biz kimiz" sorusumı sormaya başladık. Evde Kürt'tük. Kürtçe konuşuyorduk. Ama okula başladığımızda bize "hayır Türk'sünüz" deniliyordu. Biz neyiz sonuçta? Evde Kürt'sek okulda Türk'sek sonuçta hangisiyiz?

Nesrullah SONAY / İSTANBUL- BUGÜN

Etiketler :