Hizmet-İş’e KCK baskısı

Hizmet-İş’e KCK baskısı

Hizmet-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, BDP’li Belediye Başkanlarının 28 Şubat destekçisi DİSK’in militanı gibi hareket ettiğini açıkladı.

ASLAN DEĞİRMENCİ’nin haberi

 

Hak-İş Genel Başkan Yardımcısı ve Hizmet-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan gazetemize önemli açıklamalarda bulundu. Arslan, BDP’li belediye başkanlarının 28 Şubat destekçisi DİSK’in militanı gibi hareket ettiğini açıkladı.

DİSK’E ÜYE OLMAYAN İŞÇİLERE ZULÜM

“Sendikamız HİZMET-İŞ’in işçi tabanlı ve işçi iradesinin talepleri doğrultusunda devam eden örgütlenme süreci, 29 Mart seçimlerinden sonra özellikle Barış ve Demokrasi Partisi’nin seçimi kazandığı il, ilçe ve belde belediyelerinde haricî baskılarla engellenmekte ve sendikamız tasfiye edilmektedir” diyen Arslan, “Sendikamızın örgütlü olduğu il, ilçe ve belde belediyelerinde seçimi kazanan BDP’li belediye başkanları DİSK/GENEL-İŞ sendikasının militanı gibi hareket ederek HİZMET-İŞ üyelerini istifa ettirmektedirler. BDP’li belediyelerde sendikacılığı bizzat belediye başkanları yapmaktadır. Malûm sendika ve sendikacılar ise işyerine gelememekte, işçinin içerisine girememektedir. Üyelerimiz, BDP’li belediye yönetimlerinin DİSK/GENEL-İŞ’le işbirliği içerisinde yürüttüğü istifa operasyonu sonucunda, özgür iradeleri ve rızaları dışında yoğun bir baskı, tehdit, yıldırma ve sürgünlerle karşı karşıya kalmışlardır” dedi.

BELEDİYE BAŞKANLARINDAN DİSK İTİRAFI

Yaşanan skandal gelişmeleri de anlatan Arslan, “Sendikamızın uzun bir süreden beri örgütlü olduğu Van Belediyesi, Yüksekova Belediyesi, Ağrı/Patnos Belediyesi ve Bingöl/Karlıova Belediyelerinde HİZMET-İŞ üyeleri Barış ve Demokrasi Partili belediye başkanlarının baskıları sonucu sendikamızdan istifa ettirilmişlerdir. Tatvan Belediyesi ve Güroymak Belediyesi’nde de üyelerimiz istifa etmemek için direnmektedirler. Güroymak’ta sendikamız HİZMET-İŞ 3 yıllık sözleşme yapmasına ve sözleşme 2013’ün Ocak ayına kadar yürürlükte olmasına, Van Belediyesi’nde de 2012 Ocak ayına kadar sözleşmemiz yürürlükte olmasına rağmen; baskı, şiddet ve yıldırmalarla üyelerimiz sendikamızdan istifa ettirilmiş ve ettirilmektedir. Üyelerimiz ayaklarına çağrılarak zorla notere gönderilmektedir. Hatta BDP’li bazı belediye başkanları Doğu bölgemizde bir şube başkanımıza ‘Sizin sendikanızla bir problemimiz yok. Bize partiden talimat geldi. Hiçbir işçi Hizmet-İş’te kalmayacak. Üzerimizdeki siyasi iradenin sendikal tercihi DİSK/Genel-İş’tir’ demişlerdir” diye konuştu.

TAŞERONLUK YAPIYORLAR

DİSK’i çok ağır eleştiren Arslan, “İşçilerin kendi iradeleriyle sendika tercihi yapamadığı, yönlendirdikleri sendikanın işçinin içine giremediği, sendikacılığı belediye başkanının yaptığı yerel yönetim anlayışı barışçıl ve demokratik değil baskıcı ve totaliter bir anlayıştır. DİSK/GENEL-İŞ’in de işçi iradesini yandaşı oldukları belediye başkanlarına ihale eden sendikal anlayışını şiddetle kınıyoruz. Türkiye’nin batısında başka, doğusunda başka yüzüyle varlığını sürdürmek isteyen DİSK’in ve GENEL-İŞ’in bu ikiyüzlü tavrını kamuoyu bilmelidir. Bu zihniyeti iyi tanımalıdır. Kimlerin taşeronluğunu yaptıkları, hangi karanlık ilişkiler içinde bulundukları ve hangi siyasî zihniyetlerle işbirlikçilik yaptıkları kamuoyunca da bilinmesine rağmen, bukalemun karakterlerinin gereğini yapmaya devam etmektedirler” dedi.

ARSLAN’DAN BEŞLİ ÇETE HATIRLATMASI

“İşçi tabanında sendikacılık yapamayanların tek umutları zihniyet ortaklığı kurdukları birtakım siyasi partilerle işbirliği olmuştur” diyen Arslan, “Bir tarafta “solda yeni arayış toplantıları”nı organize eden DİSK, diğer tarafta patronlar kulübü TÜSİAD için “gerekirse eyleme geçerek TÜSİAD patronlarından Koç’u destekleriz. Koç için gerekirse sokağa çıkarız ” diyerek çifte standartlı, ikiyüzlü politikalarını sürdürmektedir. Fiili ve postmodern darbelerle adı özdeşleşen bir zihniyetin işçi zihniyeti olduğundan bahsedilebilir mi? Adlarına “Bizim Çete” ismiyle kitap yazılan antidemokratik süreçleri besleyen “çete”lerin işçinin alınteriyle, işçi iradesiyle ilgisi olabilir mi? Bunların Devrimci İşçi Sendikaları olduklarından bahsedilebilir mi? HİZMET-İŞ’i işçiler tabanında durduramayan DİSK/GENEL-İŞ’in belediye başkanlarıyla kurduğu koalisyonlarla önünü kesmeye çalışması da antidemokratik işbirlikçi zihniyetlerinin gereğidir” şeklinde konuştu.

“İŞÇİ İRADESİNİN ÖNÜNDEN ÇEKİLİN”

Baskıların kendilerini yıldırmayacağını vurgulayan Arslan, “Biz, bütün bu gelişmelere rağmen işçilerimizin/üyelerimizin yanlarındayız. İnanıyoruz ki; siyasi baskılar ortadan kalktığında Tatvan’da, Güroymak’ta ve sendikamızın örgütlü olduğu bütün BDP’li belediyelerde üyelerimiz tekrar Sendikamız HİZMET-İŞ’e kenetleneceklerdir. Hem Barış ve Demokrasi Partili belediye yönetimlerine hem de GENEL-İŞ’e çağrıda bulunuyoruz: Kendisi dışındaki sendikaları “işverenle birlikte sendikacılık yapmakla” suçlayanlar bugün Van’da, Güroymak’ta, Tatvan’da, Yüksekova’da, Patnos’ta, Karlıova’da kiminle kol koladırlar? GENEL-İŞ’e ve Belediye yöneticilerine sormak istiyoruz! Bu mudur işçi iradesine saygı? Bu mudur özgür sendikacılık? Bu mudur barış ve demokrasi? İşçinin iradesine yönelik saldırılara son verin. İşçi iradesinin önünden çekilin” diye konuştu.

BDP, KCK VE DİSK KOL KOLA

KCK iddianamesini hatırlatan Arslan, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Yargıya intikal eden KCK iddianamesinde de belirtildiği üzere DTP/BDP’li belediyelerde ‘sendikalar içerisinde yoğun miktarda kendi adamları olduğu’ndan bahisle niçin sendikamızdan işçileri istifa ettirerek belli bir sendikaya üye olmaya zorluyorlar? Yine aynı iddianamede belediyeleri kendi illegal örgütlerine finans kaynağı olarak gördükleri, finans kaynaklarının kesilmemesi için de seçim öncesinde Toplu İş Sözleşmelerinde işçilere herhangi bir ücret zammı yapılmaması yönünde talimat verdikleri yer almaktadır. Bunların işçiye ve sendikaya bakış açıları budur. Sendikamızı bu anlamda engel görmektedirler. İsmi ‘Barış ve Demokrasi’ olan, ağzından barış ve demokrasiyi düşürmeyen bir siyasi partinin DİSK/Genel-İş’le kol kola, hatta onun işyeri temsilcisi hüviyetiyle hareket edenlerin barış ve demokrasi çığırtkanlıkları sadece kendilerinin inandığı bir makyajdan ibarettir.”

VAKİT-

Etiketler :