'İkinci bir dip yaşama riski düşük'

'İkinci bir dip yaşama riski düşük'

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin küresel krizde ikinci bir dip nokta yaşama riskinin son derece düşük olduğunu söyledi.

Gelişmiş ülkelerin çok yavaş büyüdüğünü, gelişmekte olan ülkelerinde temellerinin çok sağlam olduğu için global büyümenin sağlıklı olmaya devam edeceğinin altını çizen Şimşek, dünya ekonomisine bakıldığında, Avrupa ve Amerika'da ekonominin ciddi şekilde yavaşladığına dikkat çekti.

Bakan Mehmet Şimşek, Hür Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (HÜRSİAD) düzenlendiği toplantıda gündemi değerlendirdi. Ekonomiye yönelik saptamalarını aktaran Şimşek, "Şu an itibariyle bir yavaşlama sürecindeyiz, ama ikinci bir dip yaşama riski son derece düşük. Gelişmiş ülkelerin çok yavaş büyüdüğü bir dönemdeyiz, ama gelişmekte olan ülkelerin temelleri çok sağlam olduğu için global büyüme sağlıklı olmaya devam edecek. Dünyanın ağırlık merkezi doğuya kayıyor. Global ekonomi makul bir tempoda yoluna devam eder gibi düşünüyoruz.'' dedi.

Dünyada faiz seviyesinin uzun bir süre düşük kalmaya devam edeceğini aktaran Maliye Bakanı, gelişmekte olan ülkelerde henüz istihdam oluşturulamadığını, son dönemde yaşanan büyümenin iş ve aş üreten bir büyüme olmadığını ifade etti. Euro bölgesinde işssizliğin yüzde 10, büyük bir toparlanmaya rağmen Amerika'da yüzde 9,5 ve Güney Afrika'da yüzde 25 olduğuna işaret eden Mehmet Şimşek, ''Bu, dünya ekonomisi açısından bir risk. Çünkü iş olmadan, büyümenin devamının getirilmesi daha zor. Türkiye o açıdan şanslı. Beklentilerimizin de ötesinde büyümeyle birlikte istihdam arttı. Son bir yıl içinde 1,6 milyon vatandaşımız iş buldu. Türkiye'nin zaten bankacılık ektörü sağlamdı. Vatandaşın mali durumunda çok kötüleşme yoktu, yani servetinde büyük erime olmadı. Ev fiyatları çökmedi, altın fiyatları düşmedi, döviz fiyatları çok abartılı şekilde. Vatandaş parasını nerede saklıyor; ya konutunda ya altında ya dövizde ya banka hesabındadır. Hepsinde vatandaş kriz öncesine göre iyi durumdadır.'' diye konuştu.

Şimşek, devletin bilançosunun çok iyi durumda olduğunu vurgularken, notu iki kademe artan tek ülkenin Türkiye olduğuna dikkat çekti. Bu yıl Türkiye'nin OECD ülkeleri arasında büyümede, Avrupa'da istihdam oluşturmada, iş aş üretmede rekor kıracağını savunan Şimşek, şu görüşleri dile getirdi:

"Bu yıl Türkiye makul düzeyde bir bütçe açığıyla, makul düzeyde bir enflasyon oranıyla hakikaten makro ekonomik performansıyla iyi. Bütün bunlar tesadüf değildir, bütün bunlar reformlarla, istikrarla ilişkilidir. İstikrar da demokrasinin gelişmişlik seviyesiyle, temel hak ve özgürlüklerin seviyesi, iyi işleyen bir hukuk sistemiyle ilişkilidir. Ne kadar istikrar o kadar büyüme, ama bunun arka planına baktığınız zaman bugün yapılan düzenlemelerle bire bir ilişkisi var.''

"ANAYASA DEĞİŞİKLİKLERİNİN İŞ, AŞLA DOĞRUDAN İLİŞKİSİ VAR"

Anayasa değişiklik paketinden de bahseden Şimşek, 12 Eylül 2010'da yapılacak referandumda ne iktidarın ne de muhalefetin performansının oylanacağını belirtti. Aslında oylamanın memleketin geleceği olduğunu vurgulayan Bakan, "Bu değişikliklerin iş, aşla doğrudan doğruya ilişkisi var. Batı Avrupa ile Orta Asya ülkelerinin birisinde kişi başına milli gelir, 3-5 bin dolar diğerinde ise 30-100 bin dolar seviyesinde. Gelişmiş ülkelerde hak ve özgürlükler çok geniş. Demokratik ve hukuk sistemi iyi işliyor. Anayasa değişiklik paketinde, kadınlara, yaşlılara, özürlülere, şehitlerin dul ve yetimlerine, gazilere devlet pozitif ayrımcılık getiriyor. Daha çok kadın aktif şekilde ekonomide rol alırsa Türkiye'nin refahı artar. Hiç ummadığımız maddenin bile Türkiye'nin uzun dönemli refahı, aş işle ilgisi var. Bu maddenin nesine karşı çıkıyorlar, anlamakta zorluk çekiyorum.'' şeklinde konuştu.

''ASKER BİZİM GÖZ BEBEĞİMİZDİR''

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yeni anayasayla birlikte askeri mahkemelerde, sivil vatandaşların yargılanmayacağını bildirdi. Şimşek, konuyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:

''12 Eylül darbesi yapıldı, bu darbeyi yapanlar kendilerini korumak için bir madde koydular. Onlar yargılanır yargılanmaz hiç önemli değil, önemli olan bir mesaj vermekti. O maddeyi kaldıralım diyoruz, yani 12 Eylül darbesini yapanların koruma zırhını, yargı karşısında bu imtiyazlı durumlarını kaldıralım diyoruz. Artık, bu ülkede darbeler konuşulmasın. Bu ülkede sivil irade var, AB ile müzakere süreci var. Medeni bir ülkeyiz. Herkes kendi işini yapsın. Askerimiz bizim göz bebeğimiz. Onlar vatanın savunması için ellerinden geleni yapıyorlar, bunu yapmaya devam etsinler. Ama irade sivil iradedir, vatandaşın iradesidir. Batının en gelişmiş ülkelerinde hangi irade geçerliyse burada da o geçerli olacak. 3. dünya ülkelerinde Afrika'da bile artık çok çok seyrek şekilde gündeme gelen darbe tartışmaları veya darbeler, böylesine zenginliğe sahip, bu kadar birikime sahip, AB sürecinde bir ülkeye yakışır mı? Darbeler konuşulmasın. Konuşulmaması için de bu maddeyi kaldırıyoruz.''

Şimşek, yargı denetiminin genişleyeceğini, daha bağımsız hale geleceğini söyledi. Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK)'nun en fazla tartışılan düzenlemelerden biri olduğunu söyleyen Şimşek, anayasa değişiklik paketine göre HSYK'nın kendi bütçesi, sekretaryası, binası, teftiş kurulu olacağını anımsattı.

HÜRSİAD Başkanı Mehmet Taşdemir de bütün partilere eşit mesafede olduklarını belirtti. Taşdemir, "Bu iş memleket meselesidir. Dernek olarak referandumda 'evet' diyeceğiz. Bu referandum, demokrasi için basamak olacak. Bu dönemi doğum sancısı olarak görüyoruz." yorumunu yaptı.

(CİHAN)

Etiketler :