İsrail'den MİT ve Fidan için kirli operasyon

İsrail'den MİT ve Fidan için kirli operasyon

ABD ve Batı medyasında Hakan Fidan hakkında arka arkaya çıkan yazıların perde arkasında İsrail var. Yahudi lobisi kirli bir operasyon yürütüyor.

Batı basınında Türkiye karşıtı haberlerin sayısında belirgin bir artış var. Son olarak Washington Post ve WSJ gazetelerinde MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın İran ile işbirliği yaptığına ilişkin iddialar çıktı.

Peki ama MİT'in Fidanı neden hedefte? 
Bu yazıların perde arkasında Yahudi lobisi mi var? 
Gerçekte amaç ne? Fidan'ın kellesi mi isteniyor? Onun üzerinden Erdoğan mı hedefleniyor?

Dünya basını Fidan'ı mercek altına alınca Türk medyasında da köşeler Hakan Fidan analizleri ile doldu. Bunlardan dikkat çeken yorumları sizlere sunacağız. 

Önce Star Gazetesi yazarı Sedat Laçiner'in Fidan üzerine yaptığı analize gözatalım. Laçiner'e göre hedef sadece Fidan değil. Durumu şöyle analiz ediyor;


MESELE FİDAN'DAN İBARET DEĞİL?

Hürriyet yazarı Mehmet Yılmaz da bugün MİT'e yönelik kampanyayı mercek altına aldı. Yılmaz'ın yorumu da özünde aynı; Mevzu sadece Fidan değil. İşte yazısından bir bölüm;

BAŞBAKAN Yardımcısı Bekir Bozdağ, “Fidanımızı yedirmeyiz” dedi. Konu, ABD basınında çıkan yazılarda MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın, İran ile işbirliği yaptığına ilişkin iddialar. İddiaya göre MİT, İsrail hesabına çalışan 10 İranlı ajanın adını İran gizli servisine bildirmiş.

Doğru mudur, değil midir, önümüzdeki kısa vadede yanıtını alabileceğimiz sorular değil.
Ama şunu söyleyebiliriz: 
Eğer Türkiye’nin çıkarları için öyle yapmanın daha doğru olduğunu düşünmüşse bunu yapabilir.

Bu tür haberlerin yayınlanması ve bu tartışmanın başlaması da esasen Amerika ve İsrail’in “Hakan Fidan’ı yeme çabası” da değildir.
Hakan Fidan’ı görevden aldırsalar ne değişecek? Yerine yenisi gelir, aynı politikayı sürdürebilir. Mesele, Obama yönetimini Ortadoğu’daki tercihleri konusunda sıkıştırmakla ve temel olarak Amerikan iç politikası ile ilgili olmalı.
Bu tür haberlerin, yorumların asıl etkisi, Türkiye’de değil, Amerika’da ortaya çıkar çünkü. Konuya doğru teşhis koyarsanız, onun karşılığında önlem almanız da mümkün olabilir.

“Adamımı yedirmem” diye yola çıkıyorsanız, varabileceğiniz yer de orası olabilir, daha fazlası değil.
Yöneticilerimiz belli ki kendilerini “kabilecilik” ruhundan sıyırıp meselelere yukarıdan bakabilme becerisine sahip değiller.

"Haberlerin İsrail kaynaklı ve Fidan'ı yıpratmaya dönük olduğu söyleniyor. Bunlar kısmen doğru tespitler, ancak gerçeğin tamamı değil. Çünkü mesele 'İsrail kaynaklı' olmanın ötesine geçti, ABD ve küre ölçeğinde faaliyette bulunan bazı Musevi ağlarının işi haline geldi.

Hedefte Hakan Fidan'ın ve MİT'in olduğu tespiti de gerçeğin sadece bir kısmı. Hedefte sadece Fidan değil Başbakan Erdoğan ve hükümeti de var. Daha önce de çeşitli vesilelerle izah etmeye çalıştığımız üzere Erdoğan Hükümeti ve Türkiye marjinal gösterilmeye çalışılıyor. Bir anlamda Erdoğan'dan yasal bir Üsame Bin Ladin, Türkiye'den ise bir tür İran, Hizbullah veya Hamas çıkarılmaya çalışılıyor.

ERDOĞAN VE FİDAN NİYE HEDEFTE?

"Mavi Marmara sonrasında İsrail adeta Türkiye'ye savaş ilân etti. Netanyahu'nun konuşmasını hatırlarsanız, o konuşmada sanki Türkiye'deki hükümeti değiştirme yemini vardı. Görebildiğim kadarıyla Mavi Marmara'dan bugüne kadar İsrail sözünü tuttu, elinden geleni arkasına koymadı... İsrail, bir yandan Türkiye ile uzlaşmaya çalışan taraf izlenimini verirken, diğer taraftan Erdoğan Hükümeti'ne verebileceği zararların hesabını yaptı...
Mavi Marmara'dan sonra Erdoğan, Fidan ve diğer yetkililer hakkında tuhaf haberlerin sayısında bir patlama yaşandı.

KÜÇÜCÜK İSRAİL Mİ HEPSİNİ YAPIYOR?

Diyeceksiniz ki küçücük bir İsrail tüm Batı medyasını canının istediği gibi yönlendirebilir mi? Evet, yönlendirebilir, çünkü İsrail sıradan bir devlet değildir... Devlet dışı bir oluşumdur ve dış ağlar, dış komiteler tarafından korunup kollanmaktadır. Eğer ABD'nin aynı zamanda bir Musevi devleti olduğunu bilmiyorsanız İsrail'i küçük bir Ortadoğu devleti olarak değerlendirebilirsiniz.

GEÇMİŞİN İNTİKAMI DEĞİL GELECEĞİ ŞEKİLLENDİRME AMACI

Bugün Gazetesi yazarı Adem Yavuz Arslan da MİT Müsteşarına yönelik kampanyayı irdeleyen isimlerden. Arslan'ın kanaatine göre mevzu geçmişin intikamı değil, Türkiye'nen geleceği. Yorumu şöyle;

"Söz konusu kampanya her ne kadar Fidan'ı hedefe koymuş gibi gözükse de aslında Türkiye'nin dış politikasını hedefliyor gibi...

Kartların yeniden dağıtıldığı Ortadoğu'da (tabii 2014 sonrası Türkiye'sinde de) Erdoğan-Davutoğlu ve Fidan üçlüsünün söz sahibi olmamasını, olursa bile kolunun kanadının kırılmasını istiyorlar.

Düğmeye şimdi basılması ise 'geçmişte yaşandığı iddia edilen olayların hesabını görmek' olamaz. Kanaatimce Türkiye'nin ve bölgenin geleceğini etkilemekistiyorlar.

(...) Dertleri Türkiye'yi yönetenlerin uluslararası camiada 'güvenilmez, iş yapılmaz siyasetçiler' ve 'Radikal İslamcılarla iş birliği yapan liderler olduğu' imajı oluşturabilmek.

Öte yandan çizdikleri Fidan ve MİT portresi ile de Türkiye'yi 'Ortadoğulu istihbarat devleti' gibi göstermek istiyorlar.

Proaktif bir dış politika izleyen Türkiye'nin uluslararası alanda manevra sahasını daraltmak istiyorlar.

INTERNETHABER

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.