Ivana Sert: Huzuru Kur'an'da buldum

Ivana Sert: Huzuru Kur'an'da buldum

İvana Sert: Kitap okumayı hep sevdim. Geceleri Kuran okuyorum. Türkçe mealini okumak huzur veriyor. Rahatlayıncaya kadar okurum.

Önümüzdeki hafta piyasaya çıkacak olan 'Ivana Sert-Bizimlesin' adlı kitabında, kadınlara kusurlarını örtmenin inceliklerini anlatan İvana Sert: Ben de kusursuz değilim. Vücudum 90-60-90 değil; belim ve basenlerim kalın ama onları örtmeyi iyi biliyorum. Kusuru olan biri de stil sahibi ve şık olabilir
 
İvana Sert, 10 parmağında 10 marifet olanlardan... Manken, stilist, moda tasarımcısı, mobilya tasarımcısı, moda ikonu, iş kadını, programcı... Şimdi de yazarlığa soyunan Sert'in; 'Ivana Sert-Bizimlesin' isimli kitabı, gelecek hafta raflardaki yerini alacak. Kitabında kadınlara kusurlarını örtmenin inceliklerini gösteren Sert'le; bu yeni projesinden yılan hikayesine dönen boşanmasına kadar her şeyi konuştuk.
 
- Kitap yazmaya nasıl karar verdiniz?
Dünyanın her yerindeki kadınların bu kitaba ihtiyacı olduğunu düşündüm. Ben de kusursuz değilim ama onları nasıl örteceğimi çok iyi biliyorum. Kusuru olsa da; herkes stil sahibi ve şık olabilir.
 
- Sizin kusurlarınız neler?
Vücudum 90-60-90 değil. Belim ve basenim kalın. Korse ya da belime oturan elbiseler giyerek belimi forma sokuyorum. Çok fön çektirmekten saçlarımın uçları kırılıyor, cildim makyajdan yıpranıyor. Saçıma ve cildime bakım yaptırıyorum.
 
- Kadınlara neler tavsiye ediyorsunuz?
Kadınlar; vücut, cilt ve saç yapılarını bilmeli ama ondan önce kendilerini sevmeli. Kendini sevmiyorsan, başkaları da seni sevmez. Çok kilolu olabilirsiniz ya da koca bir burnunuz olabilir... Demek istediğim; kilolu bir kadın, doğru giyinmesini, doğru makyaj yapmasını bilirse, pek çok mankenden daha alımlı olabilir. Ben Barbie gibi vücutlardan çok hoşlanmıyorum. Ufak tefek kusurlar olmalı ki; o kişinin farklılığı ortaya çıksın. Ben kusursuz istemem.
 
- Ama "Kusurlarınızı örtün" diyorsunuz?
Evet, çünkü kendinizi daha iyi hissediyorsunuz. Başkaları için değil, kendiniz için yapın bunu.
 

TÜRK KADINI VÜCUDUNU TANIMIYOR

 
- Neler var kitabınızda?
Mesela bir test var; 'Vücudunuzu Tanıyın' diye. Önce bu testi yaparak kendilerini tanıyacaklar sonra elbiselerini ona göre seçecekler. Ama nereye gideceklerini göz önünde bulundurmaları da gerekir. Kitapta ayrıca doğru makyaj yapmanın püf noktaları, cilt ve saç bakımı ile ilgili bilgiler de var.
 
- Bu kitabın devamı gelecek mi?
Evet, kadınların sürekli yanlarında taşıyabileceği, modayla ilgili A'dan Z'ye her şeyi içinde bulabilecekleri bir kitap yazmayı düşünüyorum.
 
- Türk kadınını nasıl buluyorsunuz?
Türk kadını vücudunu tanımıyor. Nerede, nasıl giyineceklerini bilmiyorlar. Kıyafete uygun aksesuvar seçmesini de öğrenemediler. Tabii ki bizim programımız 'Bugün Ne Giysem?'in faydası oldu. Ama program bitince; insanlar ne yapacaklarını bilmiyor. Ben bu nedenle kitap yazdım; kadınların elinin altında bulunsun ve ihtiyaç duyduklarında başvursunlar diye.
 
- Manken, stilist, moda tasarımcısı, TV programcısı... Yorulmuyor musunuz?
Önce hayal kuruyorum, sonra yapıyorum. Allah'tan istiyorum. İsteyince kesinlikle veriyor. Çok yönlü bir insanım. Her şeyi yapmak istiyorum. Bir noktaya gelince; sıkılıyorum demeyim de, hedefime ulaşınca, başka alanlara gözüm kayıyor.
 

BOŞANMADA GERİ DÖNÜŞ OLMAZ

 
- Tatminsiz bir insan mısınız yani?
Hayır, yapabileceğime inanıyorum. Mesela mayo tasarladım ve mayolarım 'Sex and The City 2' gibi bir filmde kullanıldı. Bir tasarımcı için bundan daha gurur verici ne olabilir ki?
 
- Biraz geçmişe dönelim... Sırbistan'dan Türkiye'ye nasıl geldiniz?
'Miss Globe' yarışması için Türkiye'ye geldim. Ben geldim ama valizlerim gelmedi. İstanbul'da dört gün kaldıktan sonra Kıbrıs'a geçtik. Yine valizlerim gelmedi! Nereden tuvaletler alacağımı düşünerek kabuslar görürken, bir de kafamı çarptım. Acil servise kaldırıldım ve kafama dört dikiş atıldı. Kıbrıs'a bandajla gittim...
 
- Yabancı bir ülkede başınıza gelen bunca şeyden sonra ülkenize neden geri dönmediniz?
Valizlerimi kaybetmiştim ama o valizlere bir daha hiç ihtiyaç duymadım. Hemen para kazanmaya başladım. Hatta aileme bile bakabilecek kadar çok kazanıyordum. Sonra burada severek bir evlilik yaptım ve hayatımın yine en güzel hediyesine, çocuğuma kavuştum.
 
- Yurdal Sert ile boşanma davanız sonuçlanmadı. Neden bu kadar uzadı?
Bu konuda yorum yapmak istemiyorum.
 
- Peki geri dönüş olur mu?
Kesinlikle hayır!
 
- İç huzurunuzu nasıl sağlıyorsunuz?
Kitap okumayı hep sevdim. Geceleri Kuran okuyorum. Türkçe mealini okumak huzur veriyor. Rahatlayıncaya kadar okurum. Yoga, meditasyon gibi konular da güzel ama gece yatmadan önce bunu yapmak insanı daha fazla dinlendiriyor Zaten bütün dinlerin, aynı bütünün parçaları olduğuna inanıyorum. Hepsinden alabileceğimiz şeyler var.
 

OĞLUM GÖZE BATAN KIYAFETLER GİYMEMİ İSTEMİYOR

 
- Oğlunuz Ateş sizin bu yoğun temponuzdan arada sırada da olsa hiç şikayet etmiyor mu?
Ben oğluma her zaman vakit ayırıyorum. Zaten tasarımlarımı evimde yaparım. Diğer işlerimi de Ateş'in okulda olduğu saatlere denk getiriyorum.
 
- Ateş, moda konusunda annesine mi çekti?
Evet nerede nasıl giyineceğini çok iyi bilir. Zaman zaman bana "Şunu giyme, bunu giy" dediği de olur. Ama kıskandığı için beni göze batan kıyafetlerle görmek istemiyor.
 

KÜÇÜKKEN KENDİMİ HEP ŞARKI SÖYLERKEN HAYAL EDERDİM!

 
- Çocukken böyle bir hayatınızın olacağını hayal ediyor muydunuz?
O yaşlarda en büyük hayalim şarkıcı olmaktı. O zaman saçım kısaydı. Kısa etekler alıyor, peruklarla uzun saçlar yapıyordum kendime. Pantolonlarımı kesiyor, yırtıyordum. Kendi tarzımı yaratmaya çalışıyordum. Bir gün gelip tasarımcı olmak aklımda yoktu ama star olacağımı biliyordum. Kendimi hep sahnede yürürken, şarkı söylerken hayal ediyor, elimde makasla kıyafetlerle uğraşıyordum.
 
- Müzik eğitimi aldınız mı?
Küçükken babam bana piyano almıştı. Bu piyano hayatımda aldığım en güzel hediyedir. Şu anda da Sırbistan'da duruyor. O piyanoyla çok şey paylaştım. Özellikle akşamüstü ya da gece olunca piyano çalmayı severim. O piyano ile ilk bestelerimi yaptım, şarkılar yazdım. Bunların bazılarını televizyonda çalma şansım da oldu. ŞARKILARIMI
 

TÜRKÇE SÖYLERİM

 
- Bundan sonra sizi sahnede şarkıcı olarak görebilir miyiz?
Olabilir tabii. 'Bugün Ne Giysem?'in galasında şarkı söylemiştim. Kolay bir şarkıydı. Mesela Belgrat'ta gittiğim mekanlarda şarkı söylediğim oluyor. Şarkı söylerken çok duygulanıyorum.
 
- Albüm çıkarırsanız şarkılarınızı kendi dilinizde mi çıkarırsınız yoksa Türkçe mi?
Kesinlikle Türkçe söylerim.
 
- Kendinizi Türk olarak mı yoksa Sırp olarak mı görüyorsunuz?
Tabii ki Türk'üm. Mesela mayolarını tasarladığım 'Sex and the City 2' filminin galası için New York'a Türk tasarımcı olarak gittim.
 

O KİTABI HİÇ GÖRMEMİŞTİM!

 
- Kitap kabağınız 'Sex and the City' dizisindeki Sarah Jessica Parker'ın canlandırdığı 'Carrie Bradshaw' karakterinin çıkardığı kitabın kapağına çok benziyor. Oradan mı esinlendiniz?
İnanmıyorum, gerçekten öyle mi? Ben açıkçası o kitabı hiç görmedim. Aslında kitabımın kapak tasarımının bu şekilde olmasını ben istedim. Yürüyen bir kadın... Üzerinde beyaz bir gömlek; beyaz ayakkabılar, çok az makyaj... Böylece herkese doğru bir kombinle, sade kalarak da aslında ne kadar şık olunabileceğini göstermek istedim.
 

İVANA'DAN GÜZEL GİYİNMEK İÇİN TAVSİYELER

 
- Omuzların geniş, basen ve kalçanın daha dar olduğu vücut tipindeki kadınlar, omuzlarını öne çıkarmayacak seçimler yapmalı. Kalça ve basenin darlığını, bol kesim etek ve pantolonlarla kapatmalılar.
 
- Dikdörtgen vücut yapısındaki, yani omuz, basen ve bel kısmı birbirine yakın olan kadınların; korseli kıyafetler giymesi gerekiyor. Bol elbiseler de giyebilirler. Önemli olan; kalın olan bel ve basen kısmını göstermemek.
 
- Armut tipli yani omuzları dar, basen bölgesi geniş kadınlar; uzun kazak ve ceketler giymeli. Böylece geniş olan basen kısımlarını gizlerler. Ayrıca bol etek giymekten de kaçınmalılar.
 
Kaynak: SABAH
 

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum