Öğretmeni Ramazan olan çocuklar!

Öğretmeni Ramazan olan çocuklar!

Ramazan başlı başına bir okul, oruç ise en güzel öğretmendir Allah'ın izniyle. Ve hangimize neler öğretmemiştir

Ramazan başlı başına bir okul, oruç ise en güzel öğretmendir Allah'ın izniyle. Ve hangimize neler öğretmemiştir ve hayatımıza neler katmamıştır oruç denilen o güzel mana...

Herkes için farklı manalar ve anlamlar taşıyan oruç elbette çocuklar içinse farklı bir mercidedir. Yavaş yavaş bu ruhun öldüğünü de fark ediyoruz herhalde. Nerede o eski ramazanlar diyesi geliyor insanın. Normalde bir sabah kahvaltısı ve akşam yemeğinde bile çok zor bir araya gelebilen bir ailenin, düşünün sahurdaki halini... Yorgun bakışlar, sahte gülücükler, agresif tavırlar... Zoraki, yapmacık, isteksiz birliktelikler. Çünkü çocuklara öyle bir rol biçti ki bu düzen onlar da çocuk olmayı istemiyorlar ve kabul etmiyorlar. Çocuklara baktığım da hepsinin yanına yaklaşıp çocukluğunuzu yaşayın demek geliyor içimden. Yaşayın çocukluğunuzu kalmasın içinizde uhde... Ve Allah'ın izniyle öldürmeyin o çocuğu...

Ne zaman ki biz bizi kaybettik, çocuklarımızı da kaybettik...

Bizim zamanımızda çocuklar başkaydı, işledikleri suçlar da başka. O zamanlar çocuk suçları olarak okul koridorlarında koşmak, istiklal marşı okunurken düzgün durmamak, el kaldırmadan öğretmenle konuşmak ve en önemlisi Ramazan geldiğinde bazen oruç tutmaktan yorulduğumuzda elimizi yüzümüzü yıkar gibi yaparken gizliden su içmek... Çocuk aklı diyesin. İşte o zamanda bu suçlar vardı. Bunları yapanlar büyük edepsizlik yapmış olurdu. Çevrenin ve anne-babanın gözünde...

Ne oldu ki artık çocuk suçları olarak annesini kesmek, babasını doğramak ya da silahla tehdit etmek, sokakta araba yakmak, öğretmenini köşe başında şişlemek, güvenlik kamerasına el sallayarak hırsızlık yapmak hem de gülerek ve gurur duyarak.

O çocuklar mı başkaydı, bu çocuklar mı başka? O anne babalar mı başkaydı, bu anne babalar mı başka? O günkü ramazanlar mı başkaydı, yoksa bugünkü ramazanlar mı?

Çocuklar Ramazan'da ne öğrenir?

Oruç, bir çocuğun dünyasında tam olarak hangi koordinatlarda gezinir? Bunları, çocukluğumuza yeniden dönüş yapmadığımız müddetçe göremeyeceğiz elbette... Ama inandığımız bir şey daha var ki; hiçbir karanlık hakikati duyumsamayı engellemez...

7 Maddede öğretmen olan oruç!

1) SABREDEBİLMEK

Özellikle de şu yaz günlerinde büyükler bile oruç tutmaya zorlanırken, bütün gün ya da anne-babasının kendine uygun gördüğü (yani tutabileceği) saatlere kadar aç-susuz durabilen bir çocuk, isteklerine ve arzularına gem vurmayı ve nefsine dur demeyi öğrenebilir. Kendi kendine söz geçirebilen, nefsinin isteklerine karşı dur diyebilen, kavuşmaya murat ettiği şey için çaba sarf ederek beklemeyi öğrenen çocuk, zamanla bu sabır halini kişilik olarak üzerinde taşımaya başlayacaktır Allah'ın izniyle.

2) ÖZDENETİM

Özdenetim ya da İslami manasıyla 'nefs mücadelesi' İslam'ın insan bilincine ve hayatına yerleştirmeye çalıştığı en temel mücadelelerden birisidir. Hiçbir insan, kendi vücudu ve ruhu üzerinde mutlak hâkimiyete sahip değildir elbette. Yapılması gereken bu denetimi ve sahipliliği en üst düzeyde çabayla sağlamaya ve korumaya çalışmaktır. Ramazan da bu açıdan en büyük yardımcılardan biridir. Zira oruç ibadetinin bütünü nefs muhasebesi üzerine kuruludur. Çocuklar için de, kendi vücuduna söz geçirebilmek ve tanıyabilmek açısından, Ramazan çok büyük bir fırsat olabilir. Ama çocuklara yalnızca aç kalarak değil, gözümüzü, kulağımızı ve dilimizi koruyarak ta oruç tutmayı gösterebilmek. Yani örnek olabilmek...

3) ÖZGÜVEN

Özgüven, en çok da özdenetimle ilgilidir. Yani yaşadığı olaylar karşısında çocuğun kendi kendini kontrol edebilmesi. Çocuk, Allah'ın izniyle gücünün yetip oruç tutmayı başarabildiği zaman (tabi yaşına ve durumuna göre günün sadece belirli saatleri de dahil olmak üzere), kendi iradesiyle yüzleşip neler yapabileceğinin farkına varmaya başlar. Çünkü kendi isteklerine gem vurabilmiş 'büyük'lerden bir küçük gibi ibadet edebilmiş, kendi kendine kanıtlayabilmiştir. Mevlana'nın dediği gibi 'çocuk insan ufağı değil adam ufağı'dır.

4) NİMETLERE ŞÜKÜR

Diğer üç seçenek gibi, nimetlere şükür de yalnızca çocukların Ramazan'dan öğrendiği güzelliklerden biridir. Fakat hayatın anne karnına düştükleri ilk günden itibaren hayatın en fazla iz bıraktığı, çizgileri, duyguları ve hisleri en derin yaşayacak olanda yine çocuklardır Allah'ın izniyle. Bu nedenle, nimetle ilişkisini 'şükür' ve 'hamd' alt yapısıyla kurabilmeyi başarabilen bir çocuk, ömür boyu yaşadığı her anın fevkinde ve farkında olarak, nefesin ve soluklanmanın kıymetini bilir, güneşin, ayın ve yağmurun dahi ümmetin bireyleri ve parçası olduğuna her daim iman eder...

5) KULLUK BİLİNCİ

Allah Teâlâ ile insan arasında bir sözleşmedir İslam. Bütün çilemiz, kavgamız ve imtihanlarımız bu sözleşmeye ne kadar bağlı kalabildiğimizin mücadelesidir. Oruç da bu sözleşmenin en esaslı maddelerinden biridir. Ramazan ayında, çocuklarımıza kulluk bilincini aşılayabilmek için gerekli çevre ve koşullar ziyadesiyle sağlanmış olur. Yalnız sözle değil, fiille de iyi bir örneklik, çocuklarımızın kulluk bilinci edinmesinde sağlam bir basamaktır.

6) BENMERKEZCİLİKTEN UZAKLAŞMAK

Ramazan'da kendi isteklerine gem vurarak, aç ve susuz kalmayı deneyen çocuk, anne ve babasının da sürekli telkinleriyle kendi dünyasından çıkabilir. İçinde olduğu sosyo-ekonomik koşullara sahip insanlar dışında, başka insanların da varlığından haberdar olur. Kendisinin sahip olduğu şartlara sahip olmayan, kendi istekleri dışında da aç-susuz kalmak zorunda olan insanları bilmek, çocukta dünyanın merkezinde yer almadığı, başka hayatların- başka dünyaların da var olduğu duygusunu oluşturur. Özellikle, anne ve babanın bu konuda bu konuda duyarlı davranarak, yaptıkları yardımlara çocukları da ortak etme çabaları, bu yolda oldukça büyük adımların atılmasını sağlayacaktır. Ayrıca çocuk, kendisi için aç-susuz kaldığı başka bir Varlıktan haberdar olarak, O'na karşı merak ve inanç duygusuyla birlikte dünyanın merkezinde kendinin yer almadığını fark edecektir.

7) NAMAZ ALIŞKANLIĞI

Çocuklara namaz alışkanlığını kazandırmak için Ramazan ayı büyük bir fırsattır. Çevrede oluşan manevi iklimler, içine çocukları da alabilecek kadar yaygın ve güçlü olursa, anne-babalar tarafından çocuğa verilmesi farz olan namaz alışkanlığı Ramazan ayında çok daha kolay olabilir inşallah.

Etiketler :