Raporda, Hula'yı ağır silahlarla bastığı ve sayılarının 800'ü bulduğu iddia edilen silahlı gruplar, katliamdan sorumlu tutuldu.

Suriye Dışişleri Bakanlığı binasında yapılan toplantıda konuşan, soruşturma komisyonu başkanı Tuğgeneral Cemal Süleyman katliamın meydana geldiği Hula'nın halkının isyancı olmadığını, öldürülenlerin rejim karşıtı herhangi bir gösteriye katılmadığını belirtti.

Ölümlerin bombardıman nedeniyle meydana gelmediğini ileri süren Süleyman, cesetlerde yakın mesafeden ateş açıldığına ve kesici aletler kullanıldığına dair izler bulunduğunu söyledi.

Katliamın ardından ülkede bulunan BM gözlemci heyetinin başkanı General Robert Mood da kasabada top mermisi izlerine rastladıklarını, ölümlerin infaz şeklinde meydana geldiğini söylemişti. Ancak Mood, görgü tanıklarının katliamı Şam yönetimine bağlı Şebiha milislerinin işlediğini söylediklerini aktarmıştı.

BEYAZ AYAKKABI MUAMMASI
Süleyman, katliam sırasında bölgede 800 kadar silahlı militanın bulunduğunu ve bu grupların makineli tüfekler, havan topları ve tanksavar füzeleriyle bölgedeki beş askeri noktaya saldırdığını anlattı.

Suriye'nin raporunda, katliamın olduğu bölgede, silahlı grupların kullandığı beyaz ayakkabılardan bulunduğu bilgisine yer verildi.

Öte yandan, Perşembe günü Financial Times'a konuşan 11 yaşındaki bir görgü tanığı köye saldıranların üzerinde asker üniforması olduğunu ancak farklı olarak beyaz ayakkabı giydiklerini söylemişti.

"İLK HEDEF MİLLETVEKİLİNİN AİLESİ"
Süleyman, katliam olduğu esnada bölgenin silahlı grupların kontrolünde olduğunu ve askerlerin noktalarından ayrılmadıklarını söyledi.

Suriye'nin raporunda, saldırının ilk hedefinin Milletvekili Abdulmuti Meşleb'in yakınları olduğu bilgisi yer aldı. Ölenlerin arasında yönetime yakın Meşleb'in akrabalarının da bulunduğuna yer verilen raporda, silahlı grupların daha sonra diğer insanları da hedef aldığı belirtildi.

MAKDİSİ'NİN AÇIKLAMALARI
Suriye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Cihat Makdisi ise katliamın, istikrarı sabote etmek için büyük çaba harcayan uluslararası karanlık güçlerin işi olduğunu söyledi.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, katliamın Suriye'ye yönelik dış müdahalelere zemin hazırlamayı hedeflediğini ileri sürdü.

ZAMANLAMAYA DİKKAT ÇEKTİ
BM Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan'ın ziyaretiyle eş zamanlı olarak katliamın meydana geldiğini belirten Makdisi, Suriyeli diplomatları sınır dışı eden ülkeleri de eleştirdi.

Şiddetin tek taraflı olarak sona ermesinin mümkün olmadığını belirten Dışişleri sözcüsü, muhalefetin bu sorumluluktan kaçtığını ve çözüm çabalarını engellemeye çalıştığını iddia etti.

ABD'DEN İLK TEPKİ
ABD'nin Birleşmiş Milletler Büyükelçisi Susan Rice Suriye'nin raporunun "apaçık bir yalan" olduğunu ileri sürdü.

Suriyeli muhalifler katliamla ilgili Şam yönetimini suçluyor. Muhalifler katliamı, Suriye askerlerinin değil, rejime bağlı Şebiha milisleri tarafından yapıldığını söylüyorlar.