Tekbir'den podyumda namaza savunma

Tekbir'den podyumda namaza savunma

Tekbir Giyim'in Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Karaduman,'podyumda namaz'a savunma yaptı

Tekbir Giyim'in geçtiğimiz haftalarda 2012 Sonbahar-Kış Koleksiyonunu tanıttığı defilede, üç erkek mankenin ilahiler eşliğinde podyumda cenaze namazı kıldığı yönünde basında çıkan haberler ve tartışmalara ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Karaduman, şunları kaydetti:

''Cenaze namazı olması için önceden bir cenaze olması lazım. Sizin de tekbir getirip buna niyet etmeniz lazım ki ondan sonra cenaze namazı olsun. Defilede erkek mankenler sağ tarafa bakmışlar. Bu bir selamlamadır, namazla alakası yok. Eli bağlanmış ama o saygıdan dolayı. Eğer başınızı eğerseniz belki ibadet olur ama sağınıza baktığınızda ibadet olmuyor. Ben tesettür yapıyorum, dini motiflerin arkasında duruyorum, tabii ki dini motifleri oraya koyacağız ama cenaze namazı yakıştırması çok alakasız bir şey.''

Türkiye'de ve dünyada ilk tesettür defilesini 1992'de kendilerinin yaptığını, bunun modaya alternatif çizgiler, tasarımlar içerdiği için dünyanın da ilgisini çektiğine işaret eden Karaduman, ''Londra'da  Tekbir bayimiz var, 'Bundan sonraki defilemizi Londra'da yapalım' diyorlar. Bu prestij açısından daha farklı olur diye düşünüyorlar. Bu teklifi değerlendiriyoruz'' dedi.

Modanın politik bir hareket değil, kültürel bir hareket olduğunu, modacıların birbirinden etkilendiğini söyleyen Karaduman, kendisinin de moda dünyasını etkilediğini düşündüğünü belirtti.

Karaduman, ''Dünyadaki modayı takip etmek gerekiyor. Ben de modacı olarak cep, yaka şekli gördüğümde bunu uyarlarım. Benim yaptığım şeylerden de moda dünyası etkileniyor. Türkiye'de mini etek giyen var ama çok az kaldı. Eskiden mini etek furyası vardı ve bütün ülkeyi kapsamıştı. Bugün onlar tarihe karışmış oldu. Demek ki Türkiye'deki moda dünyası da bir şekilde etkileniyor. Dünya da etkileniyor. Eski filmlerde pardösü boyları diz kapağının hemen altındaydı, şimdi ciddi anlamda uzun'' şeklinde konuştu.

''BUGÜN TESETTÜRE UYGUN ÜRETİM YAPMAYAN HEMEN HEMEN HİÇ BİR FİRMA YOK''

Türkiye'de tesettür sektörünü ilk kendilerinin oluşturduğunu, 1978 yılında fason üretim yapıp, 1982 yılında imalata başladığını anlatan Karaduman, inançları gereği imalatta tesettüre uygun çizgi ve tasarımları tercih ettiklerini, hedeflerinin Türkiye'nin, dünyanın gündemine tesettürü getirmek olduğunu, bugün baktıklarında tesettüre uygun tasarım yapmayan hemen hemen hiç bir firma bulunmadığını söyledi.

Mustafa Karaduman, perakende mağazalarındaki müşterilerinin yüzde 35-40'ına yakınını ise tesettürlü olmayan kadınların oluşturduğunu, bunun sebebinin markayı ucuza almak ve rahat giyinmek olabileceğini belirtti.


 Tekbir adı ile faaliyet gösteren yaklaşık 100 mağazaları bulunduğunu, önümüzdeki 5 yılda yüzde 100 büyümeyi hedeflediklerini ifade eden Karaduman, ''Yurtdışında Almanya ağırlıklı, Hollanda, Belçika gibi 7-8 tane  Tekbir isminde faaliyet gösteren mağazamız var. Şimdi İslam ülkelerinde Mısır, Fas, Cezayir, Tunus'tan da talep oluştu'' diye konuştu.

Karaduman, mağazalar ve fabrika dahil 850 çalışanları olduğunu, tedarikçilerle birlikte bu sayının 2.500'e çıktığını, üretimleri içinde ihracatın payının da yüzde 15 olduğunu kaydetti.

''AVM'LERDE DAHA FAZLA YER ALMAYI DÜŞÜNÜYORUZ''

Cadde mağazacılığının yanı sıra  AVM'lere de girdiklerini belirten Karaduman, ''Şu anda 7-8 AVM'de varız. Daha önce cadde mağazacılığında ağırlığımız vardı, şimdi AVM'lere de taşınıyoruz. AVM'lerde genelde doluluk var ama illa çıkanlar olur, biz onları takip ediyoruz. Boş gördüğümüzde gireriz. AVM'lerde daha fazla yer almayı düşünüyoruz'' dedi.

Tesettür giyimi olarak 4 mevsime uygun kreasyon hazırladıklarını, nano teknoloji ile üretilen ürünleri de bulunduğunu ifade eden Karaduman, leke tutmayan, kırışmayan, parfüm kokusu olan kumaşlardan takım ve pardösüler ürettiklerini belirtti. Karaduman, şirkette ikinci kuşağa da yer verdiklerini, Oğlu Fatih Karaduman'ın şu anda perakende mağazalarını koordine ettiğini söyledi.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.