YAŞ Kararlarına Yargı Yolu

YAŞ Kararlarına Yargı Yolu

Yeni anayasa değişikliği çalışmaları kapsamında TBMM'de yaşanan son dakika gelişmesi...

TBMM Anayasa Komisyonunda, Anayasa değişikliği teklifinin, siyasi parti hakkında kapatma davası açılmasını TBMM'de kurulacak komisyonun iznine bağlayan hükmü de içeren 8. maddesi, değiştirilerek kabul edildi. 

Anayasa değişiklik teklifinin parti hakkında kapatma davası açılmasını TBMM'de kurulacak komisyonun iznine bağlayan hükmü de içeren 8. maddesi, TBMM Anayasa Komisyonunda değiştirilerek kabul edildi. AK Parti milletvekillerince verilen önergenin kabul edilmesiyle Anayasanın 68. maddesinde değişiklik öngören 8. maddede değişiklik yapıldı.

Buna göre, siyasi partilerin mali denetimi Sayıştay tarafından yapılacak. Siyasi partiler hakkında kapatma davası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın talebi üzerine, TBMM'de grubu bulunan her siyasi partinin 5'er üye ile temsil edildiği komisyonun üye tam sayısının üçte 2 çoğunluğu ve gizli oyla vereceği izin üzerine açılacak dava sonucunda Anayasa Mahkemesince kesin olarak karara bağlanacak. Komisyona TBMM Başkanı Başkanlık edecek ancak, oy kullanamayacak. Komisyonun kararları, yargı denetimi dışında olacak. İzin talebinin Meclis'e ulaşmasından itibaren 30 gün içinde komisyon oluşturulacak ve komisyon kararını izin talebinin Meclise ulaşmasından itibaren en geç 60 gün içinde verecek. Meclisteki siyasi parti gruplarınca izin talebiyle ilgili görüşme yapılamayacak, karar alınamayacak.

Anayasa Mahkemesi, bu kapsamda, kapatma yerine dava konusu fiillerin ağırlığına göre ilgili partinin devlet yardımından kısmen veya tamamen yoksun bırakılmasına karar verebilecek. Devlet yardımından yoksun bırakılma, bağlı olduğu kapatma davasının ve kararının usulüne tabi olacak ve tek başına dava konusu yapılamayacak. Anayasa Mahkemesinde görülen parti kapatma davasında TBMM çalışmalarındaki oy ve sözler, ileri sürülen düşünceler ile idarenin eylem ve işlemleri partinin odak olup olmadığının tespitinde gözetilemeyecek.

Partinin kapatılması durumunda kapatmaya beyan ve faaliyetleriyle neden olan üyeler için daha önce 5 yıl olan siyasi yasak süresi 3 yıla indirilecek. Siyasi partiler ile ilgili ''temelli kapatma'' değil, ''kapatma'' kararı verilecek. Kapatmanın önündeki ''temelli'' sözcükleri kaldırılacak. Temelli kapatılan bir partinin başka adla kurulamayacağına dair hüküm de Anayasa'dan çıkarılacak.

Teklifle Anayasadan çıkarılması öngörülen 68. maddenin 4. fıkrası, verilen önergenin kabul edilmesiyle korundu. Buna göre, bir siyasi partinin tüzüğü ve programının ''devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine, millet egemenliğine, demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı olması, sınıf veya zümre diktatörlüğünü veya herhangi bir tür diktatörlüğü savunması ve yerleştirmeyi amaçlaması ile suç işlenmesini teşvik etmesi durumunda'' hakkında kapatma kararı verilebilecek.

YAŞ KARARLARINA YARGI YOLU

Anayasa değişikliğini öngören taslak metinde partilerin kapatılmasına ilişkin 8. madde ile YAŞ kararlarına yargı yolunu açan maddeler de dahil toplam 12 madde Anayasa Komisyonu'ndan geçti.

AK Parti'nin Meclis Başkanının kapatma izni konusunda oy kullanmasını engelleyen önergesinin eklenmesi ile ele alınan Anayasa'nın 69. maddesi şöyle değiştirildi:

"MADDE 8- Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 69'uncu maddesinin üçüncü, dördüncü ve yedinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, altıncı fıkrasının sonuna "Meclis çalışmalarındaki oy ve sözler, Mecliste ileri sürülen düşünceler ile idarenin eylem ve işlemleri, odaklaşmanın tespitinde gözetilemez." cümlesi eklenmiş, dokuzuncu fıkrasındaki "beş yıl" ibaresi "üç yıl" şeklinde değiştirilmiş, altıncı ve dokuzuncu fıkralarındaki "temelli" sözcükleri, onuncu fıkrasındaki "temelli olarak" ibaresi ile beşinci ve sekizinci fıkraları yürürlükten kaldırılmıştır.

Anayasanın 69. maddesi yapılan değişiklikten sonra şöyle düzenlendi: "Siyasî partilerin gelir ve giderlerinin amaçlarına uygun olması gereklidir. Bu kuralın uygulanması kanunla düzenlenir. Siyasî partilerin malî denetimi Sayıştay tarafından yapılır. Sayıştayca siyasî partilerin mal edinimleri ile gelir ve giderlerinin kanuna uygunluğunun tespiti, bu hususun denetim yöntemleri ve aykırılık halinde uygulanacak yaptırımlar kanunda gösterilir. Sayıştayın bu denetim sonunda vereceği kararlar kesindir. Siyasî partilerin kapatılmasına ilişkin davalar, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının talebi üzerine, talebin Türkiye Büyük Millet Meclisine ulaştığı tarihte Mecliste grubu bulunan her bir siyasî partinin beşer üye ile temsil edildiği ve Meclis Başkanının başkanlığında oluşturulacak Komisyonun üye tam sayısının üçte iki çoğunluğu ve gizli oyla vereceği izin üzerine açılır ve Anayasa Mahkemesince kesin olarak karara bağlanır. Meclis Başkanı, bu komisyona başkanlık eder; ancak oy kullanamaz. Komisyonun kararları, yargı denetimi dışındadır. İzin talebinin Meclise ulaşmasından itibaren otuz gün içinde Komisyon oluşturulur ve Komisyon, kararını izin talebinin Meclise ulaşmasından itibaren en geç altmış gün içinde verir. Meclisteki siyasî parti gruplarınca, izin talebiyle ilgili görüşme yapılamaz ve karar alınamaz. İzin talebini karara bağlayacak Komisyonunun oluşumu, izin talebinin görüşülme usul ve esasları Meclis İçtüzüğüyle düzenlenir. Anayasa Mahkemesi, yukarıdaki fıkraya göre kapatma yerine, dava konusu fiillerin ağırlığına göre ilgili siyasî partinin devlet yardımından kısmen veya tamamen yoksun bırakılmasına karar verebilir. Devlet yardımından yoksun bırakılma, bağlı olduğu kapatma davasının ve kararının usulüne tabi olup tek başına dava konusu yapılamaz."

Öte yandan yaklaşık 5 saat süren müzakerelerin ardından kabul edilen 8. maddenin ardından taslağın obdusmanlık, bilgi edinme yasası, milletvekilliğinin düşürülmesi ile YAŞ kararlarını yargıya açan 12. maddeye kadar ki kısımlar da Komisyon'da oylanarak kabul edildi. YAŞ kararı ile ilgili düzenleme şöyle: "Ancak, Yüksek Askeri Şuranın, terfi işlemleri ile kadrosuzluk nedeniyle ayrıma hariç her türlü ilişik kesme kararlarına karşı yargı yolu açıktır. Yargı yetkisi, idarî eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı olup, hiçbir surette yerindelik denetimi şeklinde kullanılamaz."

 

Etiketler :