Yavuz Bingöl, İstanbul 4. Uluslararası Halk Müzikleri Festivalini değerlendirdi

Yavuz Bingöl, İstanbul 4. Uluslararası Halk Müzikleri Festivalini değerlendirdi

"Çok kıymetli sanatçılar ülkemize geldi, konuk oldu. Seslerini, nefeslerini getirdiler. Azize Mustafazade'den Paco Pena'ya, Hümayun Şeceryan'dan Alim Kasımov'a, Buika'dan Hindi Zahra'ya kadar çok önemli dünya starları geldi"

İSTANBUL (AA) - FATİH TÜRKYILMAZ - Bu yıl dördüncüsü düzenlenen "İstanbul Uluslararası Halk Müzikleri Festivali" sona erdi.

Türkiye'nin tek halk müzikleri festivali olan etkinlik, Beyoğlu Kültür Yolu Festivali çatısı altında, Atatürk Kültür Merkezi'nde Buika, Yavuz Bingöl ve İrfani Türküler konserlerine ev sahipliği yaptı.

Sanat Hayattır Derneğince hazırlanan festivalin sanat yönetmenliğini üstlenen Yavuz Bingöl, etkinliğe ilişkin gelecek planlarını AA muhabirine anlattı.

Bingöl, bu sene festivalde bazı aksilikler yaşandığına işaret ederek, "İranlı sanatçı Alireza Ghorbani'ye İran'da yaşanan olaylar nedeniyle çıkış izni verilmeyince bütün trafiğimiz şaştı. Doğal olarak 6 Ekim'de yapacağımız İrfani Türküler programını 4 Ekim'e kaydırdık. 6 Ekim'e de aradığım sanatçılar müsait olamayınca ben festivalin kurucusu olarak kendimi koymak zorunda kaldım." dedi.

- "Doğu ve batı müziğinin tınıları tartışılsın"

Festivalin ilk ikisinin bağımsız, son ikisinin ise Beyoğlu Kültür Yolu içinde gerçekleştiğini dile getiren Bingöl, şunları kaydetti:

"Geçen sene Sayın Bakan 'Kültür yolunun içinde yer alın.' dedi. Ben de 'Olur.' dedim. Geçen sene de bu sene de içinde yer aldık. Tabii festivalle ilgili bize ayrı bir başlık açmaları lazım ki insanların haberi olsun. Kültür Yolu Festivali o kadar büyük bir etkinlik ki 5-6 bin sanatçının her köşede etkinliği var. Şimdi önümüzdeki seneyi belki bağımsız tarihlerde yaparım diye düşünüyorum."

Sanatçı Bingöl, gelecek sene festivalin içeriğinde bazı yenilikler düşündüğünü aktararak, "Belki ilk yılki gibi 5 gün olur. Paneller, Anadolu'nun değişik sesleri, nefesleri, bütün o müzik varyantlarını sunacağız. 7-8 tane çadır kuracağız. O çadırlarda türkülerin öyküleri anlatılsın, diğer tarafta ninniler anlatılsın. Festivalin içeriğini biraz daha genişletmeyi düşünüyorum. Paneller olsun istiyorum. Doğu ve batı müziğinin tınıları tartışılsın. Çok sesli ve tek sesli müzik konuşulsun. Akşamlarına da konserler koyalım." ifadelerini kullandı.

"Bu Toprağın Sesleri" adlı bir enstrüman sergisi düzenlediklerini ifade eden Bingöl, "Atık Enstrümanlarla Müzik Atölyesi’" ve Çer Çöp Sergisi gibi geri dönüşüm bilincini artıracak faaliyetlerde bulunduklarını ifade etti.

Yavuz Bingöl, ünlü perküsyon sanatçısı Okay Temiz'in de ritim atölyesiyle festivalde yer aldığını vurgulayarak, "Bağlama sanatçısı ve saz yapım ustası Oktay Yılmaz festivalde her sene olduğu gibi Bağlama Yapım Atölyesi verdi. Ardahanlı baba ve oğul aşıklar, Orhan ve İsrafil Üstündağ da aşıklık geleneğini sürdürdü. İrfani Türküleri Sayın İbrahim Kalın, İsmail Altunsaray, ben, Ümit Yılmaz ve 4 önemli müzisyen arkadaşlarımızla icra ettik." diye konuştu.

- "81 ili kapsayan bir şeye dönüştürmek istiyorum"

Sanat Hayattır Derneğinin faaliyetlerine de değinen Bingöl, sponsorlarla "Enstrümansız okul kalmasın" kampanyası yürüttüklerini ve Türkiye'de, okullarda 67 müzik sınıfı yaptıklarını sözlerine ekledi.

Bingöl, Uluslararası Halk Müzikleri Festivali kapsamında bugüne kadar 12 ülkeden çok sayıda sanatçının Türkiye'de konser verdiğine dikkati çekerek, "Çok kıymetli sanatçılar ülkemize geldi, konuk oldu. Seslerini, nefeslerini getirdiler. Azize Mustafazade'den Paco Pena'ya, Hümayun Şeceryan'dan Alim Kasımov'a, Buika'dan Hindi Zahra'ya kadar çok önemli dünya starları geldi. Kendi ülkemizden de 50'ye yakın Türk halk müziğinin duayenleri geldi. Üniversitelerde bedava konserler verdiler. Türküleri gençlerimizin ayağına götürdük." değerlendirmesinde bulundu.

Müziğin dünyayı değiştireceğine ve güzelleştireceğine inandıklarını vurgulayan Bingöl, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Müzik, sanatın en kuvvetli, en güçlü dalı. İnsan hayatı kadar eski, insana eşlik eden bir araç. O açıdan dünyanın bütün seslerini, nefeslerini ülkemizde ağırlamaya devam edeceğiz. Bu festivali her sene başka bir şehirde yapmak istiyorum. Türkiye'nin bütün illerine götüreyim istiyorum. Gelecekte belki bunu yaparım. 81 ili kapsayan bir şeye dönüştürmek istiyorum. Bu festivalle ilgili, en büyük hayalim bu. Türkiye'nin ücra köşelerine götürebilmek."

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.